Erdoğan İslam ve terörü tanımladı

Başbakan Erdoğan, bölgelerinde terörün ciddi boyutlarda irtifa kaydettiğine dikkat çekti. Erdğan 8. Uluslararası İş Forumu Kongresi'nde terör ve din ile ilgili konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, özellikle bölgemizde terörün ciddi boyutlarda irtifa kaydettiğini belirterek, ''Mevcut terör anlayışını bizler tek tek müslümanlar olarak telin etmek, lanetlemek durumundayız'' dedi. Erdoğan, 8. Uluslararası İş Forumu Kongresi'nde yaptığı konuşmada, özellikle şu anda bölgemizde terörün ciddi boyutlarda irtifa kaydettiğini ifade ederek, şunları söyledi: ''Ortadoğu'da, Kafkaslar'da son zamanlardaki gelişmelerde, mevcut terör anlayışını bizler tek tek müslümanlar olarak telin etmek, lanetlemek durumundayız. Zira bu yapılan teröre 'islami terör' veya 'islamcı terör' ifadesini kullanma yanlışına müslümanlar asla düşmemelidir. Zaman zaman bu yanlışa müslümanların da düştüğünü görmek bizleri üzmektedir. Zira terörün dini, ırkı, milleti, milliyeti olmaz. Terör kimi, nerede, nasıl, ne zaman vuracağı belli olmayan bir fenomendir. Bunu böyle bilmeliyiz. Olsa olsa şahsen ben bu terör anlayışına 'dinci terör' diyebilirim ama 'islamcı terör' asla diyemem.'' Başbakan Erdoğan'ın bu sözleri, salondan alkış aldı. Erdoğan konuşmasında, hangi bireyden, hangi örgütten, hangi devletten gelirse gelsin terörün dünyada nasıl şekillendiğini, nerelerde nasıl bir gövde gösterisi yaptığını takip ettiklerini söyledi. Şu anda Irak'ın terörün en önemli alanlarından birisi olduğunu ifade eden Erdoğan, Irak'ta Türkiye'nin 30'u aşkın vatandaşının teröre kurban gittiğini, değişik müslüman ülkelerden de Irak'ta teröre kurban verilen insanlar bulunduğunu belirtti. Erdoğan, ''Maalesef Irak'ta, Iraklı müslüman kardeşlerimiz de her gün yine işgalin birer kurbanı olmaktadır'' dedi. Bu gerçeği hep birlikte paylaşmak durumda olduklarını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi: ''Kafkaslar'da Kuzey Osetya'daki olayın da bir terör olduğunu ve bir dinci terör anlayışının neticesi olduğunu görmekteyiz. Nerede, nasıl olursa olsun öldürülen insan olduğuna göre, hepsini de biz lanetlemek durumundayız. Ve ben huzurlarınızda bunu lanetliyorum.'' Kongreyi düzenleyen MÜSİAD ve katılımcılara teşekkür eden ve başarılar dileyen Erdoğan, bundan sonraki çalışmaların hayırda yarış anlayışı çerçevesinde rekabete dönüşmesini diledi. Uluslararası İş Forumu Başkanı Erol Yarar, Başbakan Erdoğan'a konuşmasının sonunda günün anısına bir çini tabak hediye etti. Erdoğan, daha sonra kongrenin aile fotoğrafında yer aldı. Erdoğan, Türkiye'nin ekonomik olarak şu anda dünyanın en dinamik organizmalarından biri olmaya doğru gittiğini belirterek, ''Enflasyonist ortam etkisini yitirmiş, ekonomi yönetimimiz istikrara kavuşmuştur'' dedi. Grand Cevahir Oteli'nde başlayan 8. Uluslararası İş Forumu Kongresi'nde konuşan Erdoğan, böyle önemli bir buluşmanın Türkiye'nin ağır ekonomik sıkıntılarını üstünden attığı ve iyileşme yolunda büyük güç ve moral kazandığı bir dönemde gerçekleşmesinin mutluluk verici olduğunu söyledi. Erdoğan, Türkiye'nin her geçen gün büyüyen, buna bağlı olarak da ticaret hacmi genişleyen aktif ekonomik bir yapıya kavuştuğunu dile getirerek, büyüme rakamının 2004 yılı itibariyle yüzde 10'lar civarında olacağını bildirdi. Bu rakamın Türkiye'nin son 40 yıldaki en büyük büyüme oranı olduğunu kaydeden Erdoğan, sanayi üretiminin de bir önceki yıla göre yüzde 12.8 oranında arttığını bildirdi. ''Bütün sektörlerimizde yükseliş trendi yakalanmıştır'' diyen Erdoğan, bugün 180'i aşkın ülkeye 19 binin üzerinde tür ve çeşitte mal satıldığını söyledi. Bunun bir başlangıç olduğunu, herkesin gayreti ile hem Türkiye'nin hem de diğer dost ve kardeş ülkeler için bu gelişmenin arkasının geleceğini anlatan Erdoğan, turizm alanında 2010 yılının beklentilerini şimdiden yakaladıklarını kaydetti. Bunların sevindirici olduğu kadar taşıdığı büyük potansiyeller bakımından da dikkat çekici göstergeler olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: ''Şu an rahatlıkla söyleyebilirim ki Türkiye şu anda dünyanın en dinamik organizmalarından biri olmaya doğru gitmektedir. Enflasyonist ortam etkisini yitirmiş, ekonomi yönetimimiz istikrara kavuşmuştur. Hükümete geldiğimiz günden bu yana gerçekleştirdiğimiz yapısal değişim çalışmalarıyla gerek yurtiçindeki ticari hayatın gerekse yabancı sermaye girişimlerinin önünü açtık. Büyük bir potansiyele, genç bir iş gücüne, zengin kaynaklara sahibiz. Sizi ticaretin güzelliklerini paylaşmaya ve işbirliği imkanlarını daha da fazla geliştirmeye davet ediyorum.'' DOSTÇA REKABET Başbakan Erdoğan, farklı ölçek ve sektörlere yönelik 305 Türk firmasıyla birlikte 41 yabancı firmanın ürünlerinin sergilendiği MÜSİAD Fuarı'nın 200 bin civarında ziyaretçisi olmasını beklediklerini bildirdi. Giderek önemini artıran bu ticaret platformunda pek çok yeni ticari fırsatın ortaya çıkacağından, üretim ve teknoloji paylaşımı konusunda çok önemli adımlar atılacağından şüphe duymadığını da dile getiren Erdoğan, ''Tabii tatlı bir rekabet de olacak. Eşitler arasındaki tercihler şüphesiz ki kardeşlerden biri olacaktır'' diye konuştu. Erdoğan, bugünün dünyasında ticari kaliteyi yükselten temel değerin dostça rekabet olduğunu ifade ederek, böyle fuarların Türk firmalarının kendi özeleştirilerini yapmaları, eksikliklerini görmeleri ve uluslararası rekabete hazırlanmaları için çok değerli fırsatlar sunduğunu söyledi.