Erdoğan işkenceyi değerlendirdi

Recep Tayyip Erdoğan, İşkenceye sıfır toleransla geleceğe yürüdüklerini söyleyerek ve sağlıksız cezaevi şartlarının da bir işkence olduğunu belirterek şunları açıkladı:

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''İktidarımız işkenceye sıfır tolerans anlayışıyla geleceğe yürüyor. Sadece gözaltında işkence olmuyor, aynı zamanda sağlıksız koşullardaki cezaevi şartları da bir nevi işkencedir'' dedi. Başbakan Erdoğan, Alanya Adliye Sarayı'nın açılış töreninde yaptığı konuşmada, belediye başkanlığı döneminde de Anadolu'nun çeşitli yerlerini dolaştığını ifade ederek, ''Anadolu'nun değişik yerlerinde öyle adalet sarayları var ki kahve köşesini ararsınız'' diye konuştu. Adliye personelinin sağlıklı ortamlarda sağlıklı şekilde çalışabileceğini dile getiren Başbakan Erdoğan, ''Öyle imkansızlıklar içinde bu işin mücadelesi verilmiş ki on yıllar boyunca gittiğimiz her yerde, savcılarımızın, hakimlerimizin şikayetleriyle karşı karşıyaydık. 6 metrekarelik alan içinde hakim ve savcı aynı odada çalışıyor, masalar birbirine girmiş, bir misafirini dahi ağırlayamayacağı şartlar var'' diye konuştu. CEZAEVLERİNDEN ISLAHEVLERİNE... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, son 2 yıl içinde Adalet Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın çalışmalarıyla bütçeden ''hatırı sayılır bir payı adalet saraylarına ayırdıklarını'' ifade etti. Bu çalışmalar çerçevesinde, cezaevlerine de pay ayırdıklarını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Suçluya muamelenin, mahkuma muamelenin tarzını da bu dönem değiştirmeliydik. Farklı bir dönemi başlatmalıyız. Çünkü iktidarımız işkenceye sıfır tolerans anlayışıyla geleceğe yürüyor. Sadece gözaltında işkence olmuyor, aynı zamanda sağlıksız koşullardaki cezaevi şartları da bir nevi işkencedir. Biz bundan da vatandaşlarımızı kurtarmak durumundayız. Cezaevlerinden çıkan, olumsuz izlenimlerle çıkmamalı. Daha olumsuz, daha negatif bir hale dönüşmüş olarak değil, topluma kazandırılmış olarak çıkabiliyorsa, işte o zaman bizler de hükümet olarak ve devletin başı olarak üzerimize düşen görevi yapmış oluruz.'' FELLİK FELLİK AVRUPA Avrupa'da Türkiye'yi iyi tanımayan ve anlamayan ülkeler bulunduğunu ifade eden Erdoğan, ''Onun için Avrupa'nın değişik ülkelerini şu anda fellik fellik dolaşıyoruz. Oraların entelektüel kesimleriyle, siyasileriyle, işadamlarıyla, hükümet olarak, muhalefet olarak, sivil toplum örgütleri olarak, birlikte bir çalışmanın gayreti içindeyiz'' dedi. Türkiye'nin imarının Avrupa'da Türkiye'ye yönelik olumsuz görüş sahibi olanlar açısından önemli olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: ''Art niyetli olanlar kalkıp da güzelliklerimizi yansıtmıyor. Art niyetli olanlar, nerede hakikaten çağdışı bir pozisyon veya bir resim yakalıyorsa, onu yakalayıp, orada çoğaltıp, dağıtıyor. Onu görenler Türkiye'yi bu sanıyorlar, siz de olsanız öyle düşünürsünüz. Ama Türkiye bu değil. Eğer arayacak olursak biz de Avrupa Birliği üyesi ülkelerin bir çoğunun içerisinde olumsuz resimleri rahatlıkla yakalarız.'' YOL YAPIM ÇALIŞMALARI Başbakan Erdoğan, konuşmasında son ekonomik gelişmelere de değindi. Paradan 6 sıfırın atılmasıyla yeniden 1922'ye dönüleceğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, ''Sene 1922. 1 dolar 1.5 Türk Lirasıydı. Şimdi biz yeniden 1922'ye dönüyoruz'' diye konuştu. 2001 yılında 37 milyar dolar olan ihracatın bu yıl 60 milyon dolara yükseldiğine de dikkati çeken Başbakan Erdoğan, enflasyonun ise 23 aylık süre içinde tek haneli rakamlara düştüğünü vurguladı. Türkiye genelinde 5 bin kilometre bölünmüş yol yapım çalışmasının sürdürüldüğünü kaydeden Erdoğan, ''2 yıl içinde 5 bin kilometre bölünmüş, kendi ifademle duble yol tabir ettiğim yolu hizmete aldık. Çünkü biz yola medeniyetin nişanesi olarak bakıyoruz'' dedi. Tören alanında bulunan vatandaşlara plansız yapı yapmamaları konusunda uyarıda bulunan Erdoğan, belediye başkanlarına da ''Lütfen ufak hesaplar peşinde koşup da şehirlerimizi, beldelerimizi feda etmeyelim'' diye seslendi. ''ER KİŞİ NİYETİNE...'' Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: ''Unutmayalım ki kimse bu makamlarda kalıcı değil. Başbakan olsan ne yazar, bakan olsan ne yazar, belediye başkanı olsan ne yazar. Hepimiz gidiciyiz. Kimse bu makamlarda kaldı mı? Hangi makamda, hangi mevkide olursan ol, eninde sonunda gidicisin. Ama öyle git ki arkandan hoş sedalar yükselsin. Son nefesi verip musalla taşına yatırdıkları zaman kimse için (Başbakan niyetine) demiyorlar, (Er kişi niyetine) diyorlar. Her makam sahibinin etrafı dalkavuklarla doludur. Toplumda da geçici zaman için bunlar çok prim yapar. Adalet Sarayı'nın önünde bunları konuşmamın anlamı var. Bizim de etrafımızda bu tür dalkavuklar yok değil, var. Kimini onların diliyle uzaklaştırırız, çünkü onların anladıkları dil vardır, anlamadıkları dil vardır. Anlamadıkları dili de yeri geldiği zaman kullanırız. Bütün mesele bu konuda kararlı olmamızdır. Bunu yapmazsak sadece kendi geleceğimizi değil, ülkenin de geleceğini karartırız.'' -YUNUS EMRE'NİN SÖZLERİ...- Konuşmasının ardından Başbakan Erdoğan'a, Alanya Adalet Sarayı'nın yapımına katkılarından dolayı teşekkür plaketi sunuldu. Alanya'da yaşayan bir grup Alman da Başbakan Erdoğan'a teşekkür plaketi verdi. Erdoğan'a ayrıca Alanya'nın yöresel kıyafetleri hediye edildi. Törenin ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve konuk bakanlar Alanya Adalet Sarayı'nı gezdiler. Burada Türk Alman Dostluk Derneği üyeleriyle bir araya gelen Başbakan Erdoğan, Alanya'da yaşayan yabancılara yaşadıkları sıkıntılarda Kaymakamlık ve Belediye aracılığıyla kendilerine ulaşabileceklerini söyledi. Erdoğan, ''Bütün kurumlar insanca yaşamak için buradayız. Bizim bir Yunus Emre'miz vardır. O'nun sözüyle ifade edeyim, (Yaradılanı severiz, yaradandan ötürü'' dedi.