Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bişkek'te düzenlenen "Kırgızistan-Türkiye İş Forumu"nda iş adamlarına seslendi.
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kırgızistan'daki programı kapsamında Kırgızistan-Türkiye İş Forumu'na katıldı. Erdoğan, "Şu iki sır kelimeye çok inandım: Bunun bir tanesi güvendir, bir tanesi istikrardır" dedi.
Forumda iş adamlarına seslenen Erdoğan, 10 yıl önce göreve geldiklerinde "Su akar, Türk bakar" denirken, baraj yapımı ve HES'lere önem vermelerinin ardından bu ifadenin bugün "Su akar, Türk yapar" haline dönüştüğünü söyledi.
Kırgızistan'ın su potansiyeline işaret eden Erdoğan, hidroelektrik santraller kurularak enerji kapasitesinin yükseltilebileceğini belirtti.
Böylece hem enerji hem de içme ve kullanma suyunun elde edilebileceğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan'ın, "Su akar, Kırgız yapar olsun, bunu başarmak lazım" şeklindeki sözleri, salonda alkışlarla karşılandı.
PARA CIVA GİBİDİR
"Para aynen cıva gibidir, kendisi için uygun olduğu yere kaçar"
Erdoğan, "Kırgızistan ile Türkiye arasındaki mevcut ticaret hacmimini 1 milyar dolara çıkaralım" derken iş adamlarına inandıklarını vurguladı.
Türk iş adamlarının Afrika, Latin Amerika, Avrupa'da iş yaptığını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Orta Asya'da niye olmasınlar, Kırgızistan'da niye olmasınlar? Ama bir şey istiyoruz. Nedir? Ekonomide bir kaide vardır, bize öyle öğrettiler. Para aynen cıva gibidir, kendisi için uygun olduğu yere kaçar. Parayı rahat bir zemine kavuşturmak lazım.
İKİ SIR KELİME
Yatırımcıların her zaman eşit muamele, belirlilik ve önünü görmeyi istediğini ifade eden Erdoğan, Türkiye'de de çok sıkıntılı dönemler geçirildiğini ama yatırım ortamını hızla iyileştirmek suretiyle engellerin ortadan kaldırıldığını anlattı.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Dünyada uluslararası yatırımları en fazla artıran ülkeler arasına girdik ve şu konuşulmaya başlandı, 'Türkiye güvenli bir limandır' denmeye başlandı. Şu iki sır kelimeye çok inandım: Bunun bir tanesi güvendir, bir tanesi istikrardır. Eğer ekonomide güveni ve istikrarı sağlayamazsanız o ülkeye yatırımcı girmez. Onun için güven ve istikrar çok önemli. Ondan sonra tüketim gelir, ondan sonra yatırım gelir, ondan sonra üretim gelir, ondan sonra istihdam gelir. Bunu bu şekilde başarmak gerekir."