Başbakan Erdoğan, El Cezire televizyonunda karikatür krizini değerlendirdi. Erdoğan tüm dünyaya seslenerek, öncekille özgürlüklerin tanımının yapılmasını istedi.
Abone olEl Cezire televizyonuna karikatür krizini değerlendiren Başbakan Erdoğan, dünyanın öncelikle özgürlüklerin tanımını yapması gerektiğini belirtti. Erdoğan anti-semitizmin insanlık suçu sayıldığını hatırlatarak “aynı şeyin İslam düşmanlığı için de geçerli sayılması gerekir” dedi. Hazreti Muhammed'in karikatürlerine gösterilen tepkileri de değerlendiren Başbakan, cuma namazlarının istismar edilmemesi gerektiğini söyledi. “Adımlar bilinçli atılsın, kimse zarar görmesin” diyen Başbakan Erdoğan’a göre dünya öncelikle özgürlüklerin tanımını yapmalı. Erdoğan, El Cezire’deki yayında “özgürlüklerin sınırları nedir, sınırsız özgürlük var mıdır? Önce bunun tanımı yapılmalı. Bunun tanımı yapılmadığı sürece bundan sonra da kişilerin, toplumların ve inanç gruplarının özgürlüğüne tasallut eden gruplar ortaya çıkacaktır” dedi. Erdoğan bu tanımlamaların Türkiye'de yapılması için harekete geçeceğini de açıkladı. Başbakan “her alanda bir sınır var ve önce bu belirlenmeli, tanımları yapılmalı ve o sınırda durulmalı” ifadelerini kullandı. Meclis’ten bildiri atağı Öte yandan TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, İslam dünyasını rahatsız eden karikatürlere tepki amacıyla bildiri yayımlayacak. Karikatür krizini değerlendirmek üzere, AKP Nevşehir Milletvekili Mehmet Elkatmış başkanlığında olağanüstü toplanan komisyon, konuyla ilgili bildiriyi kaleme almak üzere alt komisyon oluşturulmasına karar verdi. CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, AKP Tokat Milletvekili Resul Tosun ile AKP Şanlıurfa Milletvekili Atilla Maraş'tan oluşan komisyonun, yarın bildiriyi kaleme alarak duyurması bekleniyor. Aznar: “Müslümanlardan özür dilenmesin” İspanya'da geçmiş hükümetlerde sekiz yıl başbakanlık yapan Jose Maria Aznar, karikatürlere gücenen Müslümanlardan özür dilenmemesi gerektiğini savundu. İspanyol haber ajanslarının verdiği haberde, Washington'da İspanyol gazetecilerle konuşan Aznar, İslam dünyasını rahatsız eden karikatürlerin yayınlanmasından sonra çıkan olayları ve gelişmeleri değerlendirdi. Aznar, ''eğer bir karikatür için özür dilersek, nükleer silahtan konuşurken nasıl bizi ciddiye alırlar?'' dedi. 'Kriz İran'daki gelişmelerle bağlantılı' iması Bazı İslam ülkelerinde yapılan gösterilerde elçiliklerin yakılmasına yönelik Avrupa'nın 'kuşkulu bir tepki' verdiğini savunan Aznar, ''tolerans, yasaya saygıdır. Yasanın önünde hiçbir ayrıcalık olmaz. Batı'daki demokrasiyle İslam ülkelerindeki teokrasi arasındaki fark, ifade özgürlüğünden geçer. Son zamanlarda büyüyen korku, yasaya ve ifade özgürlüğüne saygının sona ermesiyle başladı'' yorumunda bulundu. İspanya eski başbakanı, eylül ayında yayınlanan karikatürlerin 'şimdi ateş almasının bir rastlantı olmadığını' kaydedip, İran'daki gelişmelerle bağlantılı olduğunu ima etti. Aznar, İran'ın nükleere silaha sahip olmasına karşı uluslararası örgütlerin birlik içinde 'çok güçlü ve koordine' bir mesaj göndermesi gerektiğini savundu. Karikatür krizinin gelişimi 30 eylül: Danimarka'nın muhafazakar gazetesi Jyllands-Posten 'ifade özgürlüğü' çerçevesinde 12 serilik Hz. Muhammed karikatürleri yayımladı. 10 ocak: Norveç gazetesi Magazinet de aynı karikatürleri yayımladı. Bu gelişmeler üzerine birçok Müslüman ülke, örgüt ve kurum Danimarka ve Norveç ürünlerini boykot çağrısında bulundu. 31 ocak: Jyllands Posten gazetesi özür diledi. Norveç gazetesi Magazinet de 'üzüntülerini bildirdi'. Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen ise karikatürlerin yayımlanmasını şahsen kınadığını söyledi ancak gazete adına özür dilemeyi reddetti. Fransa, Almanya, İspanya, İsviçre, Ürdün ve Macaristan'daki bazı gazeteler, Jyllands-Posten gazetesindeki karikatürleri yayımladı.