BIST 9.725
DOLAR 35,21
EURO 36,77
ALTIN 2.975,08
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Erdoğan depremin son bilançosunu açıkladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir depremiyle ilgili son rakamları kamuoyu ile paylaştı. Erdoğan, İzmir'deki depremde vefat edenlerin sayısının 12'ye yükseldiğini duyurdu. Erdoğan'ın bu açıklamasının ardından can kaybı 20 olarak güncellendi.

Abone ol

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir depreminde vefat edenlerinin sayısının 12'ye yükseldiğini yaralı sayısının ise 438 olduğunu açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu açıklamasının ardından saat 00.05'te rakamlar güncellenerek depremde hayatını kaybedenlerin sayısı 20 olarak güncellendi.

Başkan Erdoğan, katıldığı programda İzmir depremiyle ilgili son rakamları kamuoyu ile paylaştı. 

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları;

"Vefat sayımız 12 idi, yaralı sayımız 438 idi ve bunların içerisinde 5 vatandaşımız ameliyatta, 8 vatandaşımız yoğun bakımdaydı. Şu an itibariyle 17 binada arama çalışmalarımız devam ediyor. Devletimiz bakan arkadaşlarımızla tüm kurumlarıyla deprem anından itibaren yıkıntılar altında olan vatandaşlarımızı kurtarmak ve sarsıntıdan etkilenen herkese yardımcı olmak üzere hareket geçmiştir.

"Tüm imkanları seferber ettik"

AFAD, emniyet teşkilatımız sağlık birimlerimiz ve diğer ilgili kamu personeli canla başla işlerini yapıyor. Bakanlarımız koordinasyonu bizzat yerinde sağlamak üzere süratle olay yerine ulaşmışlardır. 

Kurtarma çalışmalarının biran önce sonuçlanması için tüm imkanları seferber ettik. Binaları hasar gördü veya olay şokundan kurtulamadıkları için henüz evlerine giremeyen vatandaşlarımıza da gereken iaşe desteğini sağlıyoruz. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfımıza bunun için gereken kaynak hemen aktarılmıştır. Hedefimiz yaralarımızı bir an önce sarmaktır.

"Projeleri kararlılıkla hayata geçiriyoruz"

Ocak ayında meydana gelen Elazığ ve Malatya depreminin acıları hala yüreğimizde tazeyken İzmir'den gelen bu haber bizi derinden üzmüştür. Ülkemizin en doğusundan en batısına kadar tehlikeli bir deprem kuşağında olduğu gerçeğini her sarsıntıyla bir kez daha hissediyoruz. Afet ve acil durumlarla mücadele için uzun zamandır hazırlanan projeleri kararlılıkla hayata geçiriyoruz. Kentsel dönüşüm projeleriyle depreme dayanıksız yapılarımızı yeniliyoruz. İnşallah ülkemizi her geçen gün afetlere karşı çok daha hazırlıklı hale getiriyoruz. Bir kez daha İzmirli kardeşlerime geçmiş olsun diliyor, vefat edenlere Allah'tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum. Bu acılı günümüzde yardım teklifinde bulunan tüm dost ülkelere tekrar teşekkür ediyorum.

Koronavirüsle mücadele

Koronavirüs salgınına karşı hala kesin ve etkili bir çare bulunamamıştır. Artık fiilen kullanım aşamasına gelen aşı çalışmaları bu konudaki en büyük ümidimizdir. Türkiye bir yandan Çin, Rusya, Amerika gibi ülkelerdeki aşı çalışmalarını yakından takip ederken diğer taraftan da kendi aşı çalışmalarını geliştirmek için yoğun bir çaba içerisindedir. İnşallah önümüzdeki bahar aylarında kendi aşımızı uygulama aşamasına gelmiş olacağız. Yıl sonu itibariyle de dünyadaki aşı çalışmalarından bilim insanlarımızdan uygun gördüğü birini veya birden fazlasını vatandaşlarımıza sunmayı planlıyoruz. Amacımız öncelikle yüksek risk gruplarından başlayarak bu hizmeti tüm vatandaşlarımıza ulaştırmaktır.

Salgın döneminde 155 ülkenin ve 8 uluslararası kuruluşun tıbbi malzeme talebine olumlu cevap vererek elimizdeki imkanları paylaştır.


"Elimizdeki imkanları paylaştık"

Salgın karşısında mazlum ve mağdurlar kaderlerine terk edildi. Türkiye bu konuda örnek bir tavır ortaya koydu. Hiçbir ayrım yapmadan yardıma koşmayı kendimize görev adlettik.  Maskeden solunum cihazına ve kimi ilaçların üretimine kadar kendimiz ve tüm dostlarımız için en iyisini yapmanın gayreti içerisinde olduk. İnşallah bundan sonrada aynı insani ve vicdani tavrımızı sürdüreceğiz.

Türkiye artık 84 milyonu bulmak üzere olan nüfusu içerisindeki 15 milyona yaklaşan ilk, orta, lise öğrencisi ve 8 milyon üniversite öğrencisi ile gerçekten imrenilecek genç bir insan kaynağına sahiptir. Hala hazırda 30 yaş nüfusun toplam nüfusa oranı yüzde 40'a yaklaşıyor. Ayrıca çeşitli statülerde ülkemizde yaşayan 5 milyon yabancıyı da bu insan havuzuna ekleyince rakam 90 milyonu buluyor. Her ne kadar doğum oranları düşüyor olsa da hala dünyanın en genç ve nitelikli nüfusu arasında ilk sıralarda yer alıyoruz. Her zaman dile getirdiğim en üz 3 çocuk temennisi öyle rasgele söylenmiş bir ifade değil. Ülkemizin geleceği açısından hayati öneme sahip bir tespittir. Genç ve yetişmiş insan gücümüzü korumak mecburiyetindeyiz."