İstanbul'da peşpeşe meydana gelen saldırılar sonrasında istifa çağrıları yapılan Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'a Başbakan Erdoğan sahip çıktı.
Abone olAKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Cinayet işleyenlerin, masumiyete kastedenlerin hiçbir mukaddesinin bulunmadığını" ifade ederek, "Onlar, bizim kültürümüzdeki ifadeyle, insan canına kastetmekle Allah'ın binasını yıkmış olurlar. Bu böyle bilinmeli" dedi. AKP İstanbul İl Kadın Kolları Danışma Meclisi'nin Grand Cevahir Otel'deki toplantısına katılan Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, "Türkiye'nin huzur ve mutluluk hazzını yaşadığı bir dönemde İstanbul'da üst üste meydana gelen terör olaylarının herkesin yüreğini yaktığını" söyledi. Terörün zamanı, zemini, dini, milleti ve ırkının olmadığını dile getiren Erdoğan, "Türkiye'nin teröre zemin olarak seçilmesi ve teröristlerin de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kimliği taşımasının" Türk milletini üzdüğünü kaydetti. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hiçbir zaman bu terör olayları, bizim özgürce yaşamamızı engelleyemeyecektir. Buradan ben de bir mesaj veriyorum: Öncelikle bugünleri siyasi rant haline dönüştürmek isteyenlere mesaj veriyorum... Buradan nemalanmak isteyenlere mesaj veriyorum... Bırakın da nemalanma alanınız buralar olmasın, nemalanma alanınızın meşru yolları olsun. Terörü ülkemizde birlik, beraberlik nedeni kabul ederek, birbirimize daha çok yakınlaşmamız gerekirken, bunu siyasi rant haline dönüştürmek veya bir medya köşesinde 'daha fazla okuyucu buluruz' anlayışına dönüştürmek, kusura bakmayın ama siyasi bir yaklaşım tarzı değil. Bunları özellikle her iki olayda da gördük." Başbakan Erdoğan, "İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın, bugün içindeki bir hezeyanı dile getirdiğini, buna pek normal bakılamayacağını ama kendisinin Cerrah'ı normal bulduğunu" kaydetti. Erdoğan, "Niye?.. İz sürerlerken, bu izi bulup da bu işi fark eden, ortaya koyan bir medya anlayışını bu dayanışmanın bir ürünü olarak görmüyorum" dedi. "Türkiye'de, DGM'nin karar almasına rağmen, dehşet verici sahnelerin hala yayımlandığını" ifade eden Erdoğan, "Benim eşim, yanımda hüngür hüngür ağlıyordu. Çocuklar bu sahneyi gördüğü zaman geleceği nasıl yaşayacaklar? Bu onların hafızasından silinecek mi?" diye konuştu. Bazılarının "Bizim Başbakanımız çok duygusaldır" dediğini anlatan Erdoğan, "Hayır, ben duygusal değilim. Sadece insanım. Recep Tayyip Erdoğan'ı bir taş parçası olarak kabul ediyorsanız da ben öyle değilim" dedi. Başbakan Erdoğan, "Türk medyasının, ne olursa olsun, ne yapılırsa yapılsın yasa dinlemediğini, kendisinin RTÜK'ün 25. maddesinin verdiği yetkiyi kullandığını" kaydederek, "Perşembe günü arkadaşlarıyla yaptığı toplantıda aldıkları kararı RTÜK'e bildirdiklerini ve bu tür yayınların durdurulmasını istediklerini, maalesef yayının durmadığını" söyledi. "Emniyet ve istihbarat teşkilatlarının eksiklerinin olabileceğini ama hepsinin de elinden gelen gayreti ortaya koyduğunu" belirten Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: "Bekara karı boşamak kolay... Bunu yaşamayanlar 'istifa edecek' diyorlar. Niye istifa etsin kardeşim? Terör, dünyada vurduğu her yerde oraların yöneticilerini istifa mı ettirdi? Zaten terörün amacı bu, siz de o amaca çanak tutuyorsunuz. Terörün amacı propagandasını yaptırmak, varlığını güçlü kılmaktır. Biz böyle anlarda medyanın desteğini istiyoruz." Erdoğan, "Her nereden gelirse gelsin terörün kendilerine göre lanetli olduğunu" kaydederek, "Cinayet işleyenlerin, masumiyete kastedenlerin hiçbir mukaddesi yoktur. Onlar, bizim kültürümüzdeki ifadeyle, insan canına kastetmekle Allah'ın binasını yıkmış olurlar. Bu böyle bilinmeli" dedi. Türkiye'nin devleti ve hükümeti ile doğru yolda olduğunu, ülkede de güven ve istikrarın bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, "Patlayan bombalar güven ve istikraradır. Fakat biz yılmayacağız, inat ve kararlılıkla bunun üzerine gideceğiz" diye konuştu. Daha önce söylediği sözü de hatırlatan Erdoğan, "yapılan eylemlerle teröristler kendilerine bir mesaj vermek istiyorlarsa, bu mesajı elinin tersiyle ittiğini ve ayaklarının altına aldığını" tekrarladı. Erdoğan, "kendilerinin hedefe giderken adalet yolunu seçtiğini, Türkiye'nin de demokrasi, insan hakları, hukuk ve özgürlük zemininde ilerlediği yoldan dönmeyeceğini" belirterek, şunları kaydetti: "Bizler bu yolda geri adım atmayacağız. Yaşanan arızi olaylar, milletimizin istikametini hiçbir zaman değiştirmeyecektir. Bizim bütün amacımız, demokrasi, adalet ve hukuku geliştirmek, insanlarımızı güldürmektir. Herkes emin olsun ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bölgesinde terör ve şiddetle reflekslerini değiştirmeyecek, istikrarsızlığın hakim olacağı herhangi bir ülke olmayacak."