Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, terör örgütü YPG'ye güvence veren ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Bolton'a randevu vermedi. Grup toplantısı sonrası gazetecilere konuşan Erdoğan, "Bolton'ın muhatabı İbrahim Kalın'dır. Bolton Ankara'dan ayrıldı.
Abone olANKARA'ya ziyaret eden ABD Başkanı Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Bolton, bu sabah Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, MİT Başkan Yardımcısı ve diğer yetkililerle buluşmuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın randevu vermeyi reddettiği Bolton, umduğunu bulamamış olarak Ankara'dan ayrıldı.
Bolton ve beraberindekileri taşıyan özel uçak, saat 13.45'te Esenboğa Havalimanı'ndan hareket etti.
Bolton'a ziyareti sırasında, ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford ve Brett McGurk'ün yerine Küresel Koalisyon Özel Temsilcisi olarak atanan James Jeffrey de eşlik etti. Trump'ın danışmanı, Ankara ziyaretinde herhangi bir bakanla da bir araya gelmedi.
BOLTON'A NEDEN RANDEVU VERMEDİ? : Grup toplantısı sonrası gazetecilere konuşan Erdoğan, Bolton'la görüşme olmamasına ilişkin bir soruya "Bolton'ın muhatabı İbrahim Kalın'dır. Gerekli olsa görüşecektik ama gerekli olmadı, bir tepki olarak değerlendirmemek gerekir" şeklinde yanıt verdi. Erdoğan, ABD Başkanı Trump'la her an görüşebileceğini de belirtti.
ERDOĞAN GRUPTA VURDU: YUTMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL
Erdoğan randevu vermediği Bolton'a partisinin grup toplantısında ağır sözlerle yüklendi ve şunları söyledi:
-"Bolton’un İsrail’den verdiği mesajı bizim kabullenmemiz, yutmamız mümkün değil. Bunlar bu ülkede benim Kürt vatandaşım kimdir, PKK, YPG kimdir herhalde tanımıyor. PKK terör örgütü benim Kürt vatandaşlarımızın temsilcisi olamaz. Amerika eğer bunları Kürt kardeşlerimiz olarak değerlendiriyorsa burada çok ciddi bir yanılgı içindeler. Teröre yeni bir tarif mi geliştirdiniz. Eğer teröristse gereğini yaparız.
-John Bolton çok büyük yanlış yapmıştır. Bu noktada asla taviz vermemiz mümkün değil. Suriye'deki terör koridoru içerisinde yer alanlar gerekli olan dersi alacaklardır. Trump'ın Suriye konusuna bakış açısı, buradan çekilme konusundaki kararlığı bizim refarans noktamız olmaya devam ediyor. Teröristleri öldürmek için ne gerekiyorsa yaparız. Cudi'ye, Gabar'a, Tendürek'e de gireriz gereğini de yaparız. Suriye'de, Türkiye'nin Kürtleri hedef aldığı yalanı en alçak en çirkin iftiradır".
-Hassasiyetimizi bildikleri halde terör örgütlerinin arkasında duranlara sözümüz vardır. Türkiye her zaman sözünü tutan bir ülke olmuştur, müttefiklerinden de aynı hassasiyeti beklemektedir.
TRUMP'A AÇIKÇA DEDİM
-Münbiç’te uzun süre ABD tarafından oyalandık, hala oyalanıyoruz. Orada önemli mesafe kat etmiş durumdayız. ABD Başkanı Trump ile 14 Aralık’ta yaptığımız telefon görüşmesi tarihi bir görüşmedir. Trump’a memnuniyetsizliği açık bir dille ifade ettim. Kendisinin bu işbirliğini DEAŞ’ın bu bölgedeki varlığıyla ilişkilendirmesiyle ilgili de Türkiye bin ÖSO ile halledebileceğini ilettim. Trump da zaten Suriye’den çekilme niyeti olduğunu belirtti. DEAŞ bittiğinde ABD’nin Suriye’deki varlığına gerek kalmayacağını söyleyen Trump’a bu konuda her türlü inisiyatifi üstlenme sözü verdim. Bunun ardından da ekiplerimize detayları konuşma talimatı verdim.
"ÇOK YAKINDA HAREKETE GEÇECEĞİZ"
-Trump’ın kararlılığı referans noktamız olmaya devam ediyor. Askeri harekat için hazırlıklarımızı tamamladık. YPG içinde adımlarımızı atmaya kararlıyız. Çok yakında Suriye topraklarındaki terör gruplarını etkisiz hale getirmek için harekete geçeceğiz.