Hollandalı Tulip firması tarafından Türkiye aleyhine açılan davada Bakan Bayraktar tanıklık yaptı.
Abone olÇevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Hollandalı emlak şirketi Tulip'in Türkiye aleyhine açtığı davanın görüldüğü Paris’teki Uluslararası Tahkim Kurulu’na “tanık” olarak bilgi verdi.
Hollandalı emlak şirketi Tulip'in Dünya Bankasında Türkiye aleyhine açtığı yaklaşık 300 milyon avroluk tazminat davasında, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar tanık olarak dinlendi. Paris'te Uluslararası Tahkim Kuruluna, Emlak Konut Yönetim Kurulu Başkanı olarak ifade veren Bayraktar, daha sonra yaptığı açıklamada, Türkiye aleyhine açılan davanın "haksız" olduğunu söyledi.
KARŞI TARAFIN AVUKATI BİLE...
Bayraktar Paris’teki açıklamasında şu hususlara dikkat çekti:
"Duruşma çok güzel geçti. Zaten buraya gelmeyi istedim. Türkiye Cumhuriyeti dava edilmiş. Son derece haksız bir dava. Biz Tulip firmasını, Türkiye'de iş yapması için bir kaç bakımdan son derece destekledik. Yabancı sermaye olması, Avrupa firması olması bakımından elimizden gelen her türlü desteği, gayreti gösterdik. Sonuna kadar süre uzatımı verdik, satışlarında ve ödemelerinde yardımcı olduk fakat bir kaç konuda, adi ortaklık 4 parçalı bir ortaklıktı. Dört parçalı ortaklıkta irade kaybı oldu. Aralarında mahkemeler oldu, şantiyede yürüme olmadı fesih etmek zorunda kaldık. Bütün gayretlerimize rağmen.. 470 gün gibi bir süre uzatma verdik. Mahkeme de bunu çok iyi anladı. İnşallah çok güzel bir netice çıkacak. Mahkemenin tavrından ve daha sonra bizle görüşmesinden bu anlaşıldı. Karşı tarafın mahkemeye müracaat etmesi bile çok büyük bir haksızlık. Biz de geldik mahkemeyi aydınlattık. Devletimiz ve hükümetimiz adına burada bulunduk. Hollandalılar da buradaydı bugün. 4 saat sürdü. Süreci tamamen anlattık. Hatta karşı tarafın avukatının bile ikna olduğunu sezdim. Biz Türkiye olarak yabancı sermayenin gelmesini arzu ediyoruz. Bu birileri tarafından suistimal edildi. Ama kanunsuz bir şey yapamazdık. Yasal çerçevede yürümek zorundaydı. Yasanın gerektirdiğini yaptık. Burada tüyü bitmemiş yetimin hakkı var. Bunları korumaya çalıştık. Onlar, "Biz bu işi yapacaktık, bizi fesih ettiler, bizi zarara uğrattılar. Zararımızı hükümet versin" diyorlar. Bana göre mahkeme durumu anladı. Çok iyi oldu. Beni Emlak Konut Yönetim Kurulu Başkanı olmam sıfatıyla tanık olarak çağırdılar. Biz çok rahatız, burada da belli oldu bu."