BIST 9.233
DOLAR 34,54
EURO 36,59
ALTIN 2.928,77
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan Bahçeliden aşağı kalmadı

İktidara yönelik sivil dikta eleştirilerine Erdoğan cevap verdi. Başbakanın gündeminde MHP ve CHP de vardı.

Abone ol

İNTERNETHABER- Son günlerde iktidara yöneltilen sivil faşizm ve dikta suçlamasına Başbakan Erdoğan cevap verdi. 7 yıllık görev döneminde yaptıkları demokratikleşme adımlarından örnekler veren Erdoğan, AK Parti'nin kitabında totaliterlik olmadığını söyledi.

Bahçeli'nin emeklilere yapılan zammı eleştirmesine de kızan Erdoğan, MHP liderini iktidarı bırakıp kaçıp gitmekle suçladı. TSK ile son 10 günde üç kez görüşmesini eleştiren CHP'ye çatan Erdoğan, "Onlar mafayayla çeteyle görüşür biz askerle görüşürüz farkımız bu" diye cevap verdi.

Erdoğan, alevi açılımı, dış politika ve doktorlar için getirilen tam gün yasası ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.. İşte Erdoğan'ın grup toplantısındaki konuşması:

AK PARTİ'NİN KİTABINDA BASKICILIK YOK
AK Panti'nin kitabında baskıcılık, vesayet, totaliterlik, tek seslilik yoktur. Olmayacaktır.. 7 yıl öncesine kadar bazı kurumları eleştirmek hayal bile edilemiyordu. Manşetlerin nerede pişirilip hazırlandığını gördü. İktidarımızda hiçbir kimseye baskı yapılamaz. Ama bugün konuşan bir Türkiye var. Seçimle geldik. Aynı şekilde vakti zamanı geldiğinde baş göz üstüne der hemen yerimize döneriz. Biz sadece bize oy verenlerin değil 72 milyon vatandaşın partisiyiz.

BUNLARI YAPAN KİM?
Geceyi Cizre'de geçirdik. Orada çürümüş kamyonlar gördük. Oradaki teşkilattan arkadaşlar çürümüş kamyonları gösterip soruna çözüm istelixlerdi. Şimdi oraya gidin sıfır km kamyonlar var. Bu denli bir değişim var. Bunu gerçekleştiren kim? AK Parti. DGM'yi kaldıran kim? Toplantı ve Yürüyüş Kanunu ne çabuk unutuldu TRT Şeş orada duruyor. Vesayete karşı kim dik duruş sergiledi? Çetelerle kıyasıya mücadele edenler kim? Laiklik elden gitti diyenler bugün sivil faşizmden bahsediyorlar. Değişimden rahatsız olanlar statükoculardı, jakobenlerdi. Kısacası tek parti özlemcileriydi. İşin ilginç yanhı bu eleştirileri yapanlar tek parti zihniyetiyle yoğrulmuş insanlar.

YALAN SÖYLÜYORSUNUZ YALAN
Kürtlere her ay şu kadar maaş verecek. Nereden duydun bunu yahu? Kimsenin böyle bir söz verdiği söz konusu değil. Ama dert ne? Dert Ak Parti iktidarını zora sokmak. Yalan söylüyorlar.Öbür tarafta, resmi dil Kürtçe olacakmış? Yok böyle bir şey, kim söyledi bunu? Tayyip Erdoğan mı? Beşir Atalay mı? Yalan söylüyorsunuz yalan. Kalkıpta halkımızı anlatmayın.

SEN NİYE RAHATSIZ OLUYORSUN?
Siyaset sonu gelmez yarar sağlamayan tartışmaların içine çekiliyor. Hakim ve savcıları itham ederek bu ülkeye nasıl bir hizmet edeceksiniz? Kurumları yıpratarak ne elde edeceksiniz? TSK ile 10 gün içinde 3 kez görüşmesi CHP'yi ranhatsız ediyor. Sana ne ya niye rahatsız oluyorsun? Böyle saçmalık olur mu? Sen demokrasiyi tanımadın ki.. Onlar mafayayla çeteyle görüşür biz askerle görüşürüz farkımız bu. Türkiye değişiyor prangalarından kurtuluyor. Demokrasinin yükselmesi kimi neden rahatsız ediyor? Yıllarca karanlığa mahkum edenler şimdi demokrasiden ürküyor. Son günlerde sivil diktadan bahsetmeye başladılar. Sizin işinizdi bunlar. Mahalle baskısı dediler bölünme dediler parçalanma dediler ihanet dediler yeni kavramları pazarlayıp korku tüccarlığına soyundular.

ALEVİ AÇILIMINDA TARİH NETLEŞİYOR HABER SONRAKİ SAYFADA

[PAGE]

ALEVİ AÇILIMININ FİNALİ AY SONUNDA
Türkiye 7 yıl öncesine göre daha demokratik ülke değil mi halkıma soruyorum. AB ile katılım müzakakerelerini kim başlattı biz başlattık. Alevi açılımına biz cesaret ettik. Ay sonu itibariyle finali yapılacak. Ortak akılla bu işin ortalaması alınacak. Romanların sorunları var dedik. Onlara yönelik çalışma başlattık. Romanlar insanca yaşam tablosundan malesef uzaklar. AK Parti olarak hepimizin sorunu. Azınlıkların elinden alınan mülkleri biz iade ediyoruz.

HATAY İLE BEYRUT 300 KM
Lübnan Başbakanı Hariri ile birlikte 6 tane anlaşma imzalandı. Lübnan ile vizeler kaldırıldı. Suriye ve Ürdün'den sonra vizeler kalktı. Hatay ile Beyrut 300 km. Pasaportunuuz göstererek Suriye Lübnan ve Ürdün'ü görmek mümkün. Geçtiğimiz Cuma günü Halep-Antep demiryolu faaliyete geçti. 150 km'lik demiryolunu yeniden inşa ettik. 1912'den sonra bakımı yapılmamıştı. Tüm bu şehirlerin bize ne kadar benzediğini yerinde müşahade edeceğiz. Bu var ya bu bambaşka bir bayram sevinci. Yemeklerin birbirine ne kadar benzediğini göreceksiniz. Evinize hoş geldiniz diyorlar. Kimse rahatsız olmasın. Sadece olması gereken oluyor.

VURAL'IN MECLİS MARKETİNE ÖRNEKLERLE CEVAP
Bir litre süt 1.15 idi. O gün asgari ücret ile 160 litre süt alınıyor. Bugan asgari ücret ile 304 litre süt alabiliyorsunuz. Artış oranı yüzde 90. 2002 sonunda en düşük SSK emeklisi 257 lira idi. Şu anda 683 lira. Şu anda 336 ekmeğe tekabül ediyor Sayın Bahçeli. Bağ-kur tarım emeklisi 2002 sonunda 48 kilo toz şeker alırken, şimdi 146 kilo toz şeker alabiliyor. Cepteki paranın güneş karşısında kartopu gibi eriyen döneminde yaşamıyoruz.

SAYIN BAHÇELİ EMEKLİ İÇİN NE YAPTI?
Muhalefet kriz ipine tutunup ülkeye karamsarlık pompalamanın peşinde. Kendi çıkardıkları krizi yönetemeyip altında kaldılar. Kalkmışlar bizim kriz yönetimini eleştirme cüretinde bulunuyorlar. MHP'nin nin tabanını tenzih ederim, sayın bahçeli çıkmış yanındaki malum efradıyla bizim emekli maaşına yaptığımız zammı eleştiriyor. Meclis’i markete çevirmiş. Önlerine unu bulguru doldurmuş, bizim yaptığımız zamları eleştiriyorlar. Bir siyasi parti kendisine bu kadar zarar verebilir mi? Kendisini kendi eliyle bu kadar tuzağa düşürebilir mi? Bu kadar mahirdiniz milletin size vierdiği iktidar görevini niçin 3.5 yılda kaçır gittiniz? Siz test edilmiş siyasi partisiniz. Sayın Bahçeli siz emekli vatandaşlar için ne yaptınız? Hangi yüzle zamları eleştiriyorsunuz?

TEĞET SÖZÜ DOĞRU ÇIKTI
Ben hiç bir zaman kriz bizi etkilemeyecek demedim. Ama ben teğet geçecek dedim. Bunlar ne yazık ki teğet ne demektir buna bakmadılar. Bunun biraz sürtünme payı olacak anlamına geldiğini baksalardı görebbilirlerdi. Geçenlerde bir karikatürist teğeği gayet güzel çizmiş. Bugün bu sözümün ne kadar isabetli olduğunu ben değil piyasa analistleri söylüyor. Türkiye yüzyılda bir görülecek bir krizden en az zararı görerek başarıyla çıkmayı gösteriyor.

NOTU ARTAN 14 ÜLKE ARASINDAYIZ
2010 yılına yoğun gündem maddeleriyle giriyoruz. Sorun alanlarına cesretle kararlılıkla gidiyoruz. Moodys Türkiye'nin kredi notunu yükseltti. Krizin miladı Eylül 2008'den bu yana 40 ülkenin kredi notu toplamda 100 kez düşürüldü. Yalnızca 14 ülke için kredi artışı yapıldı. Türkiye notu artabilen 14 ülke arasında yer alabilme başarısını gösterdi. Hiç bir zaman populizm yapmadık

DOKTORLARA TAM GÜN YASASINI ANLATTI.. SONRAKİ SAYFADA

[PAGE]

LÜKS HASTANELERE GİRME İMKANI
Dedik ki biz bütün hastaneleri birleştireceğiz ve bununla da kalmayacağız, çünkü biz devlette yeni bir anlayış getiriyoruz. Bir koordinatör devlet anlayışını getiriyoruz. Devletin bu kurumlarının yanında özel sektörlerin, vakıfların hastaneleri vardır, bunlarla da anlaşmaya gideceğiz, dolayısıyla benim vatandaşım bu hastanelerin hepsinden yararlanacak.  Kapısından içeri adım atmaya fırsat bulamayan vatandaşım, o lüks hastanelere girme imkanına kavuştu. 8-10 kişinin yattığı hastaneleri düşünün, afedersiniz koskoca koridorda bir tuvalet. Sağlam girsen içinden hasta çıkarsın. Biz şimdi bunları değişime tabi tuttuğumuz gibi, yeni hastanemizde 1-2-3 kişilik odalarla, bu tür hastaneleri yapar hale geldik. Ta git Hakkari’ye, orada bunu görürsün.

5 İLAÇIN ÜÇÜ YOKTU
Herkes işin lafını, biz icraatını yapıyoruz. Eğer bugüne kadar oraya bu hizmet gitmemişse orada bir sorun vardır. Bununla kalmadık, o hastane kapılarında ilaç için bekleyen vatandaşlarımızı da düşündük. 5 ilaç yazmışsa doktor, ya ikisi var üçü yok, ya üçü var ikisi yok. Bu böyle olmaz dedik. SSK olarak hem para tahsil edeceksin, hem de ilaç vermeyeceksin. Bu adalet değil. Bir taraftan da anayasamızda demokratik laik sosyal bir devlet diyeceksin. Öyleyse bunu yapacağız.

Dedik ki artık, benim vatandaşım gitsin serbest eczaneden hepsini orada bulsun ve bu süreç başladı. O günden bugüne geliyoruz. Tabi bugüne geldik bakıyorsunuz, güzel bir süreç devam ederken, bazı aksamalar olmuyor mu tabiî ki var. Hastanelerde eczanelerde sıkıntılar oluyordu. Şimdi az oranda oluyor. Dünyanın en ileri ülkelerinde bu sıkıntılar var.

OBAMA'YA ÖNERİ

Obama’yı sağlık reformuna götüren hadisenin nelere mal olduğu ortada. Sultanahmet’te ABD’li turistlerle birlikte oldum, dediler ki siz sağlık reformu yaptınız, bunu Obama’ya da anlatsanıza dediler. Biz de anlatırız dedik. O arada az bir oy farkıyla da olsa, sayın Obama hedeflediği sağlık Orada da halkın anlayışı şu, benim paramı dar gelirliye vermek suretiyle, o dediğiniz uygulamayı yapamazsınız diyor. Türkiye hamdolsun bunu gerçekleştirdi.

TABABET YEMİNİ YOK

Sağlık konusu, itfaiye konusu, diyanet konusu, yargı, polisiye güvenlik ideolojilere kurban edilemez. Bakıyorsunuz hastanelerde, efendim işte ne yapacaklarmış, işi durdurma yapacaklarmış. Ameliyat masasında, acilde benim vatandaşım, beyefendiler, eylemini bitirsin gelsin de ameliyat olurum diye bekleyebilirim. “Biz oraya nöbetçi bıraktık” neyin nöbetçisini bıraktın yahu? Tababet yemininde böyle bir şey yok. Bir gün seni de farklı bir şekilde vurur.

YA ANLAŞIRLAR YA DA YOLUMUZA DEVAM EDERLER

“Eczaneleri kapatıyoruz” ne demek kapatıyorsun? Biz sorumluluk üstlenmişiz, atılması gereken adım neyse bunu biz atarız. O dernekmiş şu dernekmiş anlamayız. Biz 2.5 katrilyonluk matrahı size devrettik. Bu kaynağı buldun, devlet geri dönemez diyorsun. Ben geri dönmem de farklı formüller bitti mi? Yolumuza devam ederiz. Ben bu konuda eczane sahiplerine açık söylüyorum. Şu anda sorumlu olan birlik, ilgili bakanımla ya oturur anlaşır, oturmadığı takdirde de müracaat eden bütün eczanelerle anlaşmayı yapar yolumuza devam ederiz.  Artık hiç zor değil, eczaneler anında ilgili bakanlıkla irtibat kuruyor. Biz halkımızın sağlığını ideolojilere kurban etmeyeceğiz.

BÖYLE ŞEY OLUR MU?

Bakıyorsun doktor hastanede yok. Nerede? Part time çalışıyor. Böyle şey olur mu? Niye part time çalışıyorsun arkadaş gel full time çalış. Nereye gitti? Muayenesine gitti. Bir zamanlar ameliyat için gün verilmezdi. Hemen kart verilirdi. Muayeneye gidilirdi. Yine nereye çağırılsın. Nereye çağırılırsın? O beyefendinin görevli olduğu hastanesine. Biz bunu yaptırmak istemiyoruz.

Biz bu uygulamayla, bu tasarının amacı, halkımıza yüksek standartta kaliteli, kolay erişilebilir bir sağlık hizmet vermek. Sağlık çalışanlarımıza yeni imkanlar sunmaktır. Bu konudaki itirazlar son derece yersizdir.

Bu uygulama sayesinde, tüm personelin ek ödemeleri, hekimlerin mali haklarını da düzenlenecektir. Maaşlarına çalışmalarından bağımsız olarak sabit bir ek katkı yapılacak. Bu emekli maaşlarına da yansıyacak. Buna göre pratisyen hekimlerin maaşları yüzde 42, uzman hekimlerin maaşı yüzde 71, klinik şef ve şef yardımcılarının maaşı yüzde 80 oranında artırılacaktır.

HEKİMLERE YÜZDE 71 ZAM OLACAK

25 yıl çalışan bir pratisyen hekimin emekli maaşı yüzde 44, uzman hekimin emekli maaşı yüzde 82, klinik şef ve şef yardımcısının emekli maaşı yüzde 100 oranında artırılacaktır.  Hekimlerin raporlu ve izinli olduğu dönemdeki ek ödeme kayıtları düzenlenecek. Daha önce başlattığımız, sağlık kuruluşunu ve hekimini seçme hakkı daha da genişletilecek. Özel ve üniversite hastanelerinde sadece para ödeyenlerin hekimini seçme dönemi de sona erecek. Hastanın bekleme süreleri en aza indirilecektir.