BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,30
ALTIN 2.840,72
HABER /  GÜNCEL

Erdoğan Arap dünyasına böyle seslendi

Başbakan Erdoğan, Türk Arap Turizm Buluşması'nda konuştu

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Türkiye, her ne kadar yönünü Batı'ya çevirmiş olsa da veya böyle tanıtılıyor olsa da sırtını asla ve asla Doğu'ya, Güney'e dönmeyecektir'' dedi.

Erdoğan, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen ''Türk-Arap Turizm Buluşması'' toplantısında yaptığı konuşmada Türk Arap Turizm Zirvesi'nin, hayırlara vesile olmasını diledi. Erdoğan konuşmada, şunları kaydetti:

''Son yüzyıl içinde, aramıza konulmuş olan mesafelerin, sınırların, aramızdaki engel ve bariyerlerin tamamının sanal olduğuna inanıyoruz. Bin yıllar boyunca bir arada yaşamış, birbirine dost, komşu, akraba, hatta kardeş olmuş milletlerin, bugün yapay engellerle birbirinden uzak kalmasına, uzak tutulmasına bizim gönlümüz razı gelmiyor''

BURSA'YA DAVE ETTİ

Misafirlerimizin, yeşiliyle, tarihiyle, misafirperver insanlarıyla, kadim kültürüyle Bursa'nın eşsiz havasını teneffüs etmelerini, memleketlerine en güzel hatıralar ve en güzel izlenimlerle dönmelerini temenni ediyorum. Her yıl yüzbinlerce Arap turisti ağırlayan Bursa, inanıyorum ki, burada bulunan çok değerli ve mümtaz misafirlerimizin katkılarıyla, önümüzdeki yıllarda artan sayıda kardeşimizi konuk edecektir. Bursa'yı gezdiğinizde, bu şehrin, sizin hiç yabancısı olmadığı bir şehir olduğunu göreceksiniz. Bursa, eski ile yeninin, tarih ile geleceğin buluştuğu, kaynaştığı bir şehir. Bursa, aynı zamanda, tüm Afrika'dan, Asya'dan, özellikle de Balkanlar ve Ortadoğu'dan esintiler, renkler, kokular, diller ihtiva eden bir şehir. Bursa, zaman kavramının farklılaştığı, zaman mefhumunun yeni bir anlama büründüğü şehirdir. Meşhur Türk yazar Ahmet Hamdi Tanpınar, Bursa'da, zamanın, billur bir avizeye dönüştüğünü ifade eder. Türbeleriyle, camileriyle, bahçeleriyle, şadırvanlarıyla, Bursa, bir yandan sizlere büyük bir devletin kuruluş hikayesini anlatacak; Bir yandan da ekranda az önce izledik su sesinin, kanat seslerinin, onlara karışmış Kur'an-ı Kerim seslerinin ahengini iletecektir. Evet Bursa, bir cihan devletinin, Osmanlı İmparatorluğunun devlet oluşuna şahitlik etmiş, 3 kıtada adaletle hükmeden bir imparatorluğun sadece ilk başkenti değil, adeta tasarım atölyesi olmuştur.''

OSMAN GAZİ'NİN OĞLU ORHAN GAZİ'YE VASİYETİ

Osmanlı'nın kurucusu, merhum Osman Gazi'nin, sağlığında Bursa'yı sadece uzaktan gördüğünü ifade eden Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Bursa'nın fethedilmesini ve kabrinin de Bursa'ya taşınmasını arzu eden eden Osman Gazi, oğlu Orhan Gazi'ye, son derece anlamlı bir vasiyet bırakmıştı. Diyor ki Osman Gazi:

'Zulümden, bid'atten sakın, benden ibret al ki, bu diyarlara zayıf bir bey olarak gelip, haketmediğim halde bunca inayet-i celile-i rabbaniye'ye mazhar oldum. Sen de benim yolumdan git ve bu Din-i Muhammedi'yi ve ashabını, bundan başka sana tabi olanları koru.Allah'ın hakkını ve kulların hukukunu gözet. Senden sonrakilere böyle nasihat etmekten geri durma. Adalet ve insafa riayetle zulmü kaldırmaya devam ile her bir işe teşebbüste Allah'ın yardımına güven. Ey oğul! Yaradandan korkmayan, yaradılandan hiç korkmaz'

Evet değerli kardeşlerim, Bundan 600 yıl önce, Osman Gazi, Bursa önlerinde oğlu Orhan Gazi'ye bu nasihatte bulunmuştu. İşte bu nasihat, 600 yıl boyunca bu topraklarda yankılandı, 600 yıl boyunca kulaktan kulağa ulaştı, gönülden gönüle ulaştı ve bugün de bizim ufkumuzu aydınlatıyor. Şunu da çok büyük bir memnuniyetle ifade etmeliyim ki, tıpkı 600 yıl boyunca olduğu gibi, bugün de biz, Arap halklarını kardeşimiz, yol arkadaşımız, iyi ve kötü günde dostumuz, komşumuz olarak görüyoruz. Türkiye, her ne kadar yönünü Batı'ya çevirmiş olsa da, veya böyle tanıtılıyor olsa da sırtını asla ve asla Doğu'ya, Güney'e dönmeyecektir. Son yüzyıl içinde, aramıza konulmuş olan mesafelerin, sınırların, aramızdaki engel ve bariyerlerin tamamının sanal olduğuna inanıyoruz. Bin yıllar boyunca bir arada yaşamış, birbirine dost, komşu, akraba, hatta kardeş olmuş milletlerin, bugün yapay engellerle birbirinden uzak kalmasına, uzak tutulmasına bizim gönlümüz razı gelmiyor. İşte bu anlayıştan hareketle, son 9,5 yıl içinde, Hükümet olarak, kadim dostlarımızla, kardeşlerimizle, çok farklı bir iletişim ve işbirliğini tesis ettik.''