Başbakan Erdoğan, Avrupa Birliği'nin Türkiye'nin müzakere sürecini yavaşlattığını savundu ve şunları dile getirdi;
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'nde büyükelçilere verilen iftar yemeğinin ardından yaptığı konuşmada, İspanya Başbakanı Zapatero ile birlikte BM Genel Sekreterinin öncülüğünde Medeniyetler İttifakı girişimini başlattıklarını anlattı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği'nin Türkiye'nin müzakere sürecini yavaşlattığını savundu.
"Türkiye bu sürece girene kadar açma-kapama diye bir anlayışın olmamasından yakınan Erdoğan, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda itirazlarını yüksek sesle dile getiren AB üyesi ülkeleri sert bir dille eleştirdi.
Erdoğan, şöyle konuştu:
"Açılıp kapanıp ne yazık ki, kovayla su çekmeyi bırakın, attığınız kova orada takılıp kalıyor. Çıkarabilene aşk olsun. O hale geldi. Bunun mücadelesini vermeye çalışıyoruz. Bir taraftan faslı açmaya çalışıyoruz ve diyoruz ki 'Bakın bu adil bir yaklaşım değil. Biz sizden iane istemiyoruz. Bizden öncekileri nasıl, hangi hakları tanıdıysanız bize de aynı hakları tanıyın. Bizi yük olarak görüyorsanız o da ayrı konu. Onu da bize açıklayın'. Türkiye yük olmaya değil, Türkiye yük almaya geliyor. Türkiye'yi böyle tanıyın." Şu anda 1.5 milyarlık İslam dünyasının Türkiye'nin AB sürecini izlediğini belirten Erdoğan, 7 fasılda müzakerelerin yürütüldüğünü, iki faslın da bu dönem Fransa'nın dönem başkanlığında açılmasını beklediklerini kaydetti.
AB SÜRECİ YAVAŞLATIYOR
Erdoğan, AB'yi müzakere sürecini yavaşlatmakla da suçladı. "Ne yazık ki AB tarafının fasıllar konusunda Türkiye ile aynı hızda olmadığını görüyoruz" diyen Erdoğan, AB'ye şöyle seslendi:
"Türkiye tüm yükümlülüklerini yerine getirirken, takvimini ortaya koyarken, Avrupa tarafının her dönem başkanlığında iki fasıl açmak gibi tavır benimsediğini, böylece süreci yavaşlattığını görüyoruz. Bu karşımıza çıkan ilk engel değil. Bütün bunlara rağmen Türkiye arzusunu, hevesini ortaya koydukça AB tarafından motivasyon, şevk kırıcı açıklamalar geldi. Şunu bütün samimiyetimle ifade etmek istiyorum AB kriterlerine, standartların ulaşmak noktasında ülke olarak hiçbir çekincemiz, tereddüdümüz yok. Samimiyetle buna yaklaşanlar Türkiye'nin bu noktada nerede olduğunu gayet iyi tespit, tescil ediyorlar."