BIST 9.591
DOLAR 34,64
EURO 36,51
ALTIN 2.929,92
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan 301i yorumladı

Başbakan Erdoğan Elif Şafak'ın beraat kararını ve 301. maddeyi değerlendirdi.

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Yazar Elif Şafak'ın Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301'inci maddesinden yargılandığı davada beraat kararı verilmesini memnuniyetle karşıladığını bildirdi. Erdoğan, Kamu Kesiminde Kaynakları Etkin Kullanma ve Maliyetleri Düşürme Projesi ödül töreninin, ardından gazetecilerin, yazar Elif Şafak'ın yargılandığı davadan beraat etmesine ilişkin sorularını yanıtladı. Erdoğan, şöyle konuştu:

''Elif Hanım'la ilgili olarak verilmiş karar tabii ki, benim açımdan memnuniyet verici. Özellikle de orada ifadesini bulan ve şu anda da gündeme giren konu zaten Elif Hanım'ın bir düşüncesi değil, sadece nakildi. Bu naklin maalesef bu şekilde değerlendirilmesi hakikaten üzücüydü. Ben verilmiş olan kararı memnuniyet verici olarak buluyorum. Dün akşamda Elif Hanımı aradım, doğumu sebebiyle kendisine sağlık afiyet diledim. Konuyla ilgili olarak da bu sürece yönelik düşüncelerimi kendisiyle de paylaştım. Bunun dışında söylenecek zaten her hangi bir şey yok''

Erdoğan, TCK'nın 301'inci maddesiyle ilgili bir düzenleme yapmayı düşünüp düşünmedikleri sorusuna da şu yanıtı verdi: ''Bu konu iktidarıyla muhalefetiyle tekrar oturulur konuşulur. Çünkü bu tür kanunlar illa nihaye, kalıcı olan şeyler değil. Otururuz, konuşuruz yeter ki iktidar, muhalefet bizler belli bir çizgiye varalım. Anlaşırız ve ona göre de adımları atarız. Bunlar konsensüs içinde alınması gereken yasalar belli hassasiyetleri var. Bu kanunlar çıkarken de durup dururken çıkmadı. Bir AB süreci içinde çıkarılmış yasalar.

Olaya 'salt özgürlük' diye bakmak bana göre yanlış. Eğer salt özgürlük olarak bakıyorlarsa bu noktada ben diyorum ki; bu özgürlük her zaman söylüyorum, bir başkasının özgürlük alanı içerisine girmek suretiyle değildir. Bunu Elif Hanım'ın romanıyla alakalı söylemiyorum. Bunun da altını çizerek söyleyeyim. Ama bazı yorumcuları dinledim, görüyorum. 'Bu özgürlüklere sınırlamadır.' Buna katılmıyorum. Özgürlük, bir başkasının özgürlük alanına girmek değildir.

Bu Türkiye Cumhuriyeti'ne hakaret hakkını doğurmaz. Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerine hakaret hakkını doğurmaz. Her zaman söylüyorum eleştiri başka şeydir, hakaret başka şey. Bu da, 'yoruma açık olmasın yani yasa soyuttur, somut hale getirilsin' bu konuyla ilgili varsa teklifler, bu tekliflerde bize getirilsin. Yani bu somut hale nasıl getirilebilir, bunu da görelim. Eğer bunun somut hale getirilmesi için alternatif şeyler olabilirse arkadaşlarımızı biz bunun üzerinde de yorarız ki, geçmişte de yorduk. Onu da yapmaya her zaman açığız ve hazırız.