Erdil davasında tanıklar dinlendi

Emekli Oramiral İlhami Erdil ve ailesinin yargılanmalarına devam edildi. O dönemde Protokol Şube Müdürü olan Deniz Kıdemli Albay Turgay Aytaç ifade verdi.

Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral İlhami Erdil, eşi Füsun Erdil, kızı Deniz Erdil, Erdil'in emir subay yardımcısı emekli Yüzbaşı Yalçın Kayatunç ve Erdil'in kızının gizli ortağı olduğu öne sürülen Şirin Melek Özden'in yargılanmalarına devam edildi. Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü duruşmasına, sanıklar ve avukatları katılmadı. Duruşmayı yöneten Kıdemli Hakim Albay Turgay Çağlar, komutan katına ait harcama belgelerine ilişkin, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na yazılan yazının cevabının geldiğini söyledi. Albay Çağlar, yazıda, komuta katında yapılan harcamalara ilişkin belgenin Silahlı Kuvvetler Yönergesi dışında kalması ve aradan uzun süre geçmesi nedeniyle bulunamadığının bildirildiğini, komutanlık katı ağırlama belgelerinin ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderildiğinin belirtildiğini kaydetti. Duruşmada dinlenilen tanık Deniz Kıdemli Albay Turgay Aytaç, şu anda Sahil Güvenlik Komutanlığı Denetleme Başkanlığı görevini yürüttüğünü, dava konusu olay tarihlerinde ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Protokol Şube Müdürü olduğunu söyledi. 1999 yılının Ağustos ayından Temmuz 2000'e kadar bu görevde bulunduğunu ifade eden Albay Aytaç, İlhami Erdil ile 10 ay kadar birlikte çalıştığını belirtti. Albay Aytaç, görevde bulunduğu süre içerisinde, şu anda Tuğamiral olan, dönemin Genel Sekreteri Kurmay Albay Mücahit Şişlioğlu'na bağlı olarak görev yaptığını söyledi. -OTURMA PLANI VE MÖNÜ HAZIRLIKLARI- Resmi yemeklerin nasıl olacağı ve mönüsünün genel sekreter tarafından belirlendiğini ve komutana onaylatıldıktan sonra kendilerine bildirilerek hazırlıkların yapıldığını kaydeden Albay Turgay Aytaç, kendilerinin, yemeklerin oturma planı ve mönüsü ile ilgili hazırlıkları yaptıklarını bildirdi. Tanık Aytaç, yemekleri komuta katı veya Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda görevli personelin yaptığını anlattı. Kendisine bağlı olarak bir binbaşı, 2 astsubay ve 2 sivil memurun görev yaptığını dile getiren Albay Aytaç, kendisi ve personelinin yemekler sırasında konutta bulunmadıklarını ifade etti. Tanık Aytaç, yemeğe kimlerin katılacağının dönemin Genel Sekreteri Mücahit Şişlioğlu tarafından belirlendiğini söyledi. Albay Aytaç, konutta, dış ülkelerden gelen konuklara ya da MGK öncesi veya sonrasında komutanlara yemek verildiğini dile getirerek, yemeklerin yaklaşık ayda bir yapıldığını anlattı. Tanık Turgay Aytaç, yemeklere, yaklaşık 10-12 kişilik Türk komutanın yanı sıra gelen yabancı heyetin sayısına göre davetli katıldığını kaydetti. Aytaç, Hakim Albay Turgay Çağlar'ın sorusu üzerine, özel yemeklerin de temsil ağırlama giderleri ödeneğinden karşılandığına ilişkin bir bilgisinin olmadığını belirtti. Dinlenilen diğer tanık Deniz Yarbay Meftün Hıraca da şu anda Deniz kuvvetleri Komutanlığı Protokol Şube Müdürü olarak görev yaptığını söyledi. 2000 yılının Temmuz ayı sonunda Protokol Şube Müdürlüğü görevine başladığını ve 4 ay sonra o görevden ayrıldığını ifade eden Yarbay Hıraca, Ocak-Eylül 2001 arasında Harekat Başkanlığı'nda görev yaptığını, Eylül 2001'den bu yana da şu andaki görevini yürüttüğünü kaydetti. Komutanlık konutunda, çoğu zaman yabancı konuklara resmi yemekler verildiğini dile getiren Yarbay Hıraca, görevde olduğu 4 aylık süre içerisinde 1 ya da 2 yabancı heyete yemek verildiğini hatırladığını anlattı. -MEVZUATA VE YASALARA UYGUN OLARAK- Tanık Hıraca, dönemin Genel Sekreteri Mücahit Şişlioğlu'nun emirleri doğrultusunda, komutana onaylatıldıktan sonra, oturma planı ve yemek mönülerinin hazırlandığını söyledi. Yarbay Hıraca, görevde olduğu 4 yıllık süre içerisinde mevzuata ve yasalara uygun olarak komutan konutunda ve orduevlerinde resmi yemekler verildiğini bildirdi. Kıdemli Hakim Albay Çağlar, Askeri Savcı Yarbay Halil Çolak'ın da talebi doğrultusunda, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na yazı yazılarak, 1999-2001 yılları arasında komutan katındaki ağırlama giderlerine ilişkin belgelerin istenmesine ve diğer eksikliklerin giderilmesine karar vererek, duruşmayı 27 Temmuz'a erteledi. İddianamede, sanık Erdil hakkında 5 ayrı ''görevi kötüye kullanma'', bir olaydan dolayı ''görevi suiistimal'' ve 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu'nun 13. maddesinde tanımlanan ''haksız mal edinme'' suçlarından 18 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Sanıklar Füsun ve Deniz Erdil, Yalçın Kayatunç ve Şirin Melek Özden hakkında ise 1'er yıldan 3'er yıla kadar hapis cezası isteniyor.