BIST 9.771
DOLAR 33,98
EURO 37,67
ALTIN 2.728,39
HABER /  GÜNCEL

Enişte de atv taliplisi

Milli enişte de atv'ye talip olabileceğinin sinyalini verdi.

Abone ol

Hülya Avşar'la olan birlikteliğinden sonra neredeyse milli eniştemiz hale gelen Saadettin Saran, sadece Saran Holding’in yeni hedeflerini değil, Fenerbahçe yönetimi hakkındaki görüşlerini  anlattı.

SARAN HOLDİNG'İN İLK İŞİ MEDYA

Medyaya ilk girdiğimde Türkiye’de yalnızca TRT1 vardı. TRT2’nin kurulup kurulmaması tartışılıyordu. Ben makine mühendisiyim. Amerika’da master’ımı bitirince “ne yapayım” diye oldukça bocaladım. Medya piyasasının önünün açık olduğunu gördüm. Öncelikle de medyada içeriğin önemli olduğunu farkettim ve o alana yoğunlaştım. Amerika’da kapı kapı dolaşıp içerik topladım. Eski milli sporcu olmam dolayısıyla başta spor programlarına ağırlık verdim. 

CANLI MAÇLARIN HAKKINI ALDIM

Spor programlarından sonra işin biraz da canlı bölümüne geçtim; çizgi film ve sinema filmleri gibi... Canlı maçlar için kulüplerin yayın haklarını aldık. O zaman havuz sistemi yoktu. Anadolu kulüplerinin yıllık harcamaları bir milyon doları bile bulmuyordu. Bütün futbol pastası 100 milyon dolar bile değildi; oysa bugün piyasa değeri 700 küsur milyon dolar oldu. Bunları da öngörerek, futbolun yanı sıra basketbolun da yayın haklarını aldık. Sanal reklam, saha içi reklam ve Türkiye’de oynanan maçların yurt dışına sinyal satımı gibi konseptleri geliştirdik. 

MİLLİ TAKIMIN YAYIN HAKKI DA SARAN HOLDİNG'DE

Saran Holding olarak Milli Takım’ın maçlarının yayın hakkını aldık. Futbol Federasyonu ile Milli Takım'ın 2006-2010 yılları arasında Türkiye'de yapacağı maçların yayınlarının uluslararası dağıtımıyla ilgili anlaşma imzaladık. Ayrıca 200’e yakın kulübün yayın hakları bizde. 2007 bitmeden kulüplerle ilgili bilet işine de gireceğiz.

1 KİŞİDEN 1000 KİŞİYE

İş hayatıma başlarken tek başımaydım... Sonra bir ortağım oldu. Bugün yaklaşık bin kişiyiz ve henüz holdingleştik. Bünyemizde benim de çok hakim olmadığım alanlar var ama başarılı olmamızın sebebi doğru insanlarla çalışmamız. Biz insanlara önce işi verip sonra destek olur, arkalarında dururuz.

ATV İHALESİNE GİREBİLİRİM

Bir şekilde görsel medyada bulunmak istiyoruz. Bu çerçevede Flash TV ile görüştük. Uygun alan bulursak yine ilgileniriz. Yakında uygun bir zaman olacak... Atv için ciddi çalışmalarımız var. İhaleye girersek yabancı bir ortakla gireriz. Size “yüzde 50 girme ihtimalimiz var” diyebilirim. Başvuru için 15 Ekim son tarih. Bakacağız.

HILLARY CLINTON İLE ABD’DE İKİNCİ RANDEVU

Malum o sıralar Ermeni tasarısı gündemdeydi. Bu konudaki düşünce ve beklentilerimizi ilettik... Irak’ta devam eden yapılanma ile ilgili Amerika’nın Türkiye’nin önemini anlaması gerektiğini söyledim. “Biliyor musunuz Irak’ta İngiliz askerinden daha çok Türk kamyon şoförü öldü” dedim. Çok şaşırdı. Bayan Clinton çok yapıcı bir eleştiride de bulundu, “Amerika’daki lobiniz çok zayıf” dedi. Onun ekibi ile bizim ekibimiz arasında ortak bir çalışma başladı. Önümüzdeki haftalarda bir kez daha bir araya gelmemiz söz konusu. Sadece onunla değil, üst düzey başka politikacılarla da görüşmeyi düşünüyorum.

FENERBAHÇE'YE DÖNECEĞİM

Fenerbahçe’ye geri döneceğime inanıyorum. Kişisel sorunlar ile kulübümü birbirine karıştırmam. Fenerbahçe sevdam büyüktür. Başkanlık da önemli bir hizmettir. Dönersem başkanlığa adaylığı koyacağım inşallah. Ve başkan olursam “idare edebileceğim bir hoca”yla çalışmam. Profesyonel iş yaşantımda olduğu gibi genel müdürlerimi atayıp, onlara destek olurum. Destek olmazsanız sene sonu hesap soramazsınız. Fenerbahçe’ye de böyle bir teknik direktör getirip, her türlü ortamı hazırlayıp, destek olup, sene sonunda da hesabınızı sormalısınız. Sürekli karışıp, müdahale edeceğim hoca istemem.

HAYATINDA YALNIZCA SPOR VE İŞ VAR

Kızım Lal’i okula bıraktığım günler saat 6 buçukta uyanırım. Sonra spor salonuna giderim. Haftada 2-3 gün tenis oynuyorum. Beş gün fitness, iki gün kickbox yapıyorum. Hayatımda yalnızca spor ve iş var; başka bir şey yok. Gece hayatım yok. Hafta sonları iki senedir işe gelmiyorum. Artık daha çok zaman ayırıyorum kendime. Eskiden iş için Amerika’da bir gün kalıp geri döndüğümü bilirim. Sürekli seyahat ediyordum. Neredeyse uçak yemekleriyle besleniyordum. Kendime her beş sene için plan yaparım. 40 yaşından sonra da bu kadar yoğun çalışmayıp, eleman yetiştirmeye öncelik verdim. 

Kaynak: CNBC-e Business / Neslihan AKDAŞ