BIST 9.390
DOLAR 34,46
EURO 36,34
ALTIN 2.865,00
HABER /  GÜNCEL

Enflasyon hedefi yüzde 5,5

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz enflasyon hedefini açıkladı. 2009 yıl sonu enflasyon hedefi yüzde 5,5.

Abone ol

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, 2009 yıl sonu enflasyonunun yüzde 70 olasılıkla, orta noktası yüzde 5,5 olmak üzere yüzde 5,0-6,0 aralığında olacağının öngörüldüğünü bildirdi.

Merkez Bankası Başkanı Yılmaz, İdare Merkezinde, bankanın ''Enflasyon Raporu''nun tanıtımına ilişkin düzenlediği basın toplantısında, enflasyonun 2010 yılı sonunda ise orta noktası yüzde 5,4 olmak üzere yüzde 3,9 ile yüzde 6,9 aralığında gerçekleşeceğinin tahmin edildiğini kaydetti.

Yılmaz, enflasyon oranının 2011 yıl sonunda yüzde 4,9, 2012 yılının 3. çeyreğinde ise 4,8 düzeyinde öngörüldüğünü belirtti.

Yılın üçüncü çeyreğinde kamu mali dengesini sağlamaya yönelik vergi ayarlamaları nedeniyle enflasyondaki düşüşün yavaşladığını belirten Yılmaz, dayanıklı tüketim malı vergi oranlarındaki indirimlerin kademeli olarak geri alınmasının da üçüncü çeyrekte tüketici fiyatlarının oluşmasında öne çıkan bir diğer unsur olduğunu kaydetti.

 Merkez Bankası Başkanı, ''Bununla birlikte yılın son çeyreğinde hizmet sektörünün kademeli olarak toparlanma eğilimine gireceğini, ancak fiyatların artış hızının ılımlı seyrini koruyacağını tahmin etmekteyiz'' dedi.


''ENFLASYONDAKİ DÜŞÜŞ ÜLKEMİZE ÖZGÜ BİR GELİŞME DEĞİL''

Son bir yıl içinde enflasyonda gözlenen hızlı düşüşün Türkiye'ye özgü bir gelişme olmadığını söyleyen Yılmaz, küresel krizin derinleştiği dönemden bu yana talep ve maliyet koşullarının yarattığı baskı sonucu enflasyonun bütün dünyada hızla gerilediğini vurguladı.

Para politikası kurulu kararıyla ilgili değerlendirmelerde de bulunan Yılmaz, Merkez Bankası olarak küresel krizin derinleştiği 2008 yılının son çeyreğinden itibaren enflasyonda hızlı bir düşüş olacağını öngördüklerini ve iktisadi faaliyet üzerinde oluşabilecek potansiyel tahribatı sınırlamaya odaklandıklarını kaydetti.

Yılmaz, bu süreçte bir yandan kısa vadeli faiz oranlarını süratli bir şekilde aşağı çekerken, diğer yandan dengeleyici bir likidite politikası izleyerek kredi piyasasındaki tıkanıklığı gidermeyi hedeflediklerini ifade etti.

Gelişmekte olan ülkeler arasında, küresel krizin derinleştiği dönemden bugüne en fazla faiz indirimine giden Merkez Bankası olduklarını belirten Yılmaz, şöyle konuştu:

''Faiz indirimlerinin başladığı günden bu yana enflasyona ve iktisadi faaliyete dair açıklanan verilerin öngörülerimizi teyit etmesi, para politikası kararlarının beklentiler üzerindeki etkisini güçlendirmiş ve risk primindeki iyileşmenin de katkısıyla piyasa faizleri kademeli olarak gerileyerek tarihteki en düşük düzeylerine inmiştir. Piyasa faizlerindeki bu düşüşte Merkez Bankasının etkin iletişim politikası ve beklenti yönetimi ile Eylül ayında orta vadeli programın tutarlı ve gerçekçi olduğuna dair piyasada oluşan algılamalar da önemli rol oynamıştır.''

Ekim ayında kredi koşullarındaki sıkılığı daha da azaltmak ve faiz indirimlerinin etkisini güçlendirmek amacıyla Türk Lirası zorunlu karşılık oranlarında indirime gittiklerini hatırlatan Yılmaz, bu çerçevede yılın son çeyreğinde kredilerde toparlanma eğiliminin kademeli olarak devam etmesini beklediklerini bildirdi.