BIST 9.660
DOLAR 34,59
EURO 36,26
ALTIN 2.929,49

En fazla vakanın bulunduğu ikinci il! Diyarbakır'da ne maske var ne mesafe

En fazla vakanın bulunduğu ikinci il! Diyarbakır'da ne maske var ne mesafe

Sağlık Bakanlığı’nın koronavirüs risk haritasında 100 binde 627,55 vaka ile nüfusa oranla en fazla vakanın bulunduğu ikinci il olan Diyarbakır'da vatandaşların maske ve mesafe kurallarına uymadığı görüntülendi. Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesi'nde yoğun bakım doluluk oranı yüzde 70'lere çıktı, kliniklerde ise yatak doluluk oranı yüzde 60'lar civarında seyrediyor.Türk Tabipler Birliği Merkez Konsey Üyesi Yerlikaya kritik açıklamalarda bulundu.

En fazla vakanın bulunduğu ikinci il! Diyarbakır'da ne maske var ne mesafe

Aşılamada yüzde 57,3 ile turuncu kategoride olan kentin en işlek caddelerinden Bağlar ilçesi Sakarya Caddesi ile Sur ilçesi Gazi Caddesi'nde alışveriş yapanların, kısmen maskesiz veya maskelerinin çene altında olduğu kameralara yansıdı.

En fazla vakanın bulunduğu ikinci il! Diyarbakır'da ne maske var ne mesafe

Kalabalık alanlarda zabıta ekiplerinin uyarılarına rağmen bazı kişiler, çene altında olan maskelerini yukarı çekti, bazıları ise uyarıya aldırış etmedi. Kentte vatandaşların kurallara uymadığı görüldü.

En fazla vakanın bulunduğu ikinci il! Diyarbakır'da ne maske var ne mesafe

Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey Üyesi, İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Halis Yerlikaya, 4'üncü pikin yaşandığı Diyarbakır'da pandeminin hızla devam ettiğini belirterek, "Toplum olarak pandemiye bedel ödemeye devam ediyoruz. Her ne kadar birinci doz aşılamada turuncu iller arasına alınsak da vaka sayısı açısından halen kırmızıdayız. Diyarbakır aşılamada turuncuya geçse de vaka sayısı anlamında kırmızıda olmaya devam ediyor. 

En fazla vakanın bulunduğu ikinci il! Diyarbakır'da ne maske var ne mesafe

Hastanelere yansıyan çok sayıda hasta yatışı gerektiren vakalarla karşı karşıyayız. Ne yazık ki bu vakaların bir kısmı yaşama veda etmek durumunda kalıyor. En önemli şey de hastanelerde hem yatan hem de vefat edenlerin birçoğu aşısız olan kişilerden oluşmaktadır. Aynı zamanda şu algıyla da karşı karşıyayız. 'Aşılandık ve bu süreç bitti' gibi bir algıyla karşılaşıyoruz. Bu da çok doğru değil.