Fenerbahçe Futbol Takımı'nın kaptanı Emre Belözoğlu, 3 Temmuz sürecinden bu yana sarı-lacivertli camianın destansı bir mücadele ortaya koyduğunu söyledi. Takımın sıkıntıya itiliş dönemine tanıklık ettiğini vurgulayan Belözoğlu, Fenerbahçe'nin duruşunun Türkiye'ye örnek olduğunu söyledi.
Abone olEmre Belözoğlu, FBTV'ye yaptığı açıklamada, "Başlı başına sayfalara, ansiklopedilere kadar sığmayacak yaşanmışlıklar hem acı hem ülkemize ders niteliğinde. Fenerbahçe camiasının, bu büyük ailenin destansı bir mücadelesi var." ifadelerini kullandı.
2010-2011 sezonunda haklı bir şampiyonluk kazandıklarını aktaran 39 yaşındaki futbolcu, şunları kaydetti:
"Takımımızın ne yazık ki sıkıntılı sürece itiliş döneminde ben de bu şerefe nail olan ender sporculardan biriydim. O takımın içinde bir oyuncuydum. Bizim ayakta durmamıza en büyük vesilemiz bir kere bu camianın büyüklüğüydü ve taraftarın dimdik durmasıydı. O yüzden bizi bütün camialardan farklı kılan en büyük değerimiz bu.
Fenerbahçe'nin duruşu, Türkiye'ye örnek olabilecek çok büyük bir sürecin başlangıcı oldu. Gerçekten zordu, gerçekten kolay değildi. Bunları söylerken herkes çok samimi olduğumu biliyordur. O dönemde bu takımın içinde olan herkes. Oyuncu grubu olarak inanın maçlara çıkmak, tekrar bir hedefe odaklanmak kolay değildi. İşin tabii ki bir de hukuki boyutu var.
Onu da öyle düşündüğünüzde, Türkiye'nin geçtiği süreci de düşündüğümüzde herkes için hiç kolay bir süreç değildi. Fenerbahçe bu süreçten dimdik ayrıldı. Herkese örnek oldu. Bir bütün olarak ayrıldı."
"Haklı davamız devam ediyor." diyen Emre Belözoğlu, şöyle konuştu:
"Kazanacağımıza inandığımız dava devam ediyor. İnşallah oradan da iyi haberler gelecektir. Fenerbahçe takımı o süreci yaşadı ve Fenerbahçe'mizin o dönemdeki yukarıya ivmelenmiş sürecini baltalamaya olan süreci tekrardan irdelememiz gereken bir dönem yaşıyoruz. İnşallah bu haklı mücadelemizin sonunda herkesi mutlu edecek, camiamızı mutlu edecek bir karar çıkar. Bizim de en büyük isteğimiz bu. Tabii ki ülkemize, adalet sistemimize çok güveniyoruz. Her sabah yeni bir gazete haberiyle, internete düşmüş bir haberle uyanıyorduk. Kolay değildi. Bu işin bayrak oyuncularından biri olmak da bize nasipmiş. Elimizden geldiğince o dönem camiamızı doğru temsil etmeye çalıştık. Mutlaka hatamız olmuştur ama Fenerbahçe bayrağını arkadaşlarımla beraber yere koymadık. Bu önemliydi.
"Gelecek nesillere önemli bir miras bıraktığımı düşünüyorum"
Bana ve evlatlarıma, benden sonra gelecek nesillere önemli bir miras bıraktığımı düşünüyorum. Benim için önemli ve değerli olan budur. Türkiye bizim ülkemiz. Bu bayrak hepimizin üzerinde dalgalanıyor. Ama Fenerbahçe de bizim kıymetlimiz, değerlimiz. Ona sahip çıkmamız gereken bir süreçti. Takım arkadaşlarımla beraber başta Volkan'la, o dönem Aykut hocayla herkes sahip çıktı camiamıza. Bunu da söylememiz gerekiyor. Allah bir daha yaşatmasın. Zor süreçlerdi. Süreç ilerledikçe haklı olduğumuz ortaya çıksa da artık sonuçlanması, tescil edilmesi gerekiyor. Bütün camiamız gibi biz de bekliyoruz."
Fenerbahçe taraftarının verdiği desteğin dünyada örneği olmadığını vurgulayan Emre, "Bizim ayakta durmamıza, antrenmana bile gelmemize vesile oldular, motivasyonumuzu sağladılar. Fenerbahçe'yle ne kadar gurur duysak az. İslam ağabeyin yazdığı gibi Fenerbahçe'nin büyüklüğünün sadece kupa büyüklüğü olmadığını, şampiyonluk büyüklüğü olmadığını gösteren çok önemli bir süreçti. İnşallah bir daha bu süreçler yaşanmaz. Ne ülkemiz, ne Fenerbahçe ne de başka bir camia bu süreçleri hak etmiyor. İnşallah olumlu, herkesin vicdanını rahatlatacak kararla daha da güzel günlerimiz olacak." ifadelerini kullandı.