İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, Gezi Parkı olaylarının sürdüğü 18 gün boyunca polisin ve kendisinin yaşadıklarını anlattı.
Abone olİstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın , Gezi Parkı eylemlerinde bazı kesimlerin polisi pasifize etmeye çalıştığını belirterek, "Bir takım kirli bilgiler ve sosyal medya üzerinden atılan iftiralarla polisi pasifize etme istekleri gibi şeyleri gördük bu süreçte" dedi.
"HALKIMIZ BİLİNÇLENDİ"
Kurmayları ile birlikte gece geç vakitlerde Taksim 'de görev yapan emniyet mensuplarını ziyaret eden Çapkın, polise yönelik iftira kampanyası yürütüldüğünü söyledi. Çapkın, "Bir takım kirli bilgiler ve sosyal medya üzerinden atılan iftiralarla polisi pasifize etme istekleri gibi şeyleri gördük bu süreçte. Çok şey yaşadık. Vatandaşlarımız da çok önemli şeyler yaşadılar. Yanında yürüyen insanlarından birilerinin polise ateş ettiğini ve polisi yaraladığını gördü insanlarımız. Dolayısıyla bunun doğru bir şey olmadığını gördü halkımız. İçerlerinde marjinal örgütlerden unsurlar vardı, bunları gördüler. Buna benzer süreçler yaşadık, fakat bir noktaya geldiğimize inanıyorum. Halkımız bilinçlendi" şeklinde açıklama yaptı. Polisin rejimin bekçisi olduğunu ifade eden Hüseyin Çapkın, polisin yasaların uygulayıcısı olduğunu, dolayısıyla yasa dışı hareket eden gruplara göz yummasının mümkün olmadığını kaydetti.
"500 KİŞİNİN TAŞ ATMASI KARŞISINDA NE YAPSAYDIK"
Çapkın sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yaptığımız iş budur; yasal gerekler neyse onları yerine getiriyoruz. Bunu yerine getirirken de tabi tenkit edildiğimiz su atma, gaz atma gibi konular vardır. Hiç kimse keyfi bunları yapmaz, ancak mecbur kalındığında yapılan işlerdir bunlar. Düşünün ki on bin kişi üstünüze geliyor ve bunlardan 500 yüz tanesi taş atıyor, ne yapacak polis yani? Dolayısıyla yasaların kendine verdiği yetkileri kullanmak zorunda yapılan işler bunlar. Bugün buraya geliş amacımız; artık buralar hayli sükunete ermiştir. Önümüzdeki süreç ne gösterir çok bilemem, ancak bu sürecin hepimize çok şey öğrettiğine inanıyorum. Bundan sonra gittikçe daha bir sükunetli olacağımıza, vatandaş olarak, polis olarak daha bir muhakeme ederek hareket edeceğimize inanıyorum.
"POLİS, 40 SAATTE 4 SAAT UYKUYLA GÖREV YAPTI"
Bu gün burada olmamızın sebebi arkadaşlarımızla iç içe olmak. Onlarla birlikte olmak. Biraz önce arkadaşımız söylüyor; polis 40 saatte 4 saat uyuyabilmiş , 18 günde 1 kez evine gitmiş. Fedakarlıkla görev yapan ve rejimin bekçisi polislerimiz, kanunun bekçisi polislerimiz, böyle zahmetle çalışıyor. Bize ne iş düşüyorsa her türlü fedakarlığı yaparak bu işi yürütmek zorundayız."