CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na düzenlenen saldırı sırasında onu koruyan Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya saldırı anını anlattı.
Abone olCelal Uzunkaya, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na saldırı sonrasında neden şapka veya parka giyme önerisinde bulunduğunu anlattı. Uzunkaya "Bu öneri bir güvenlik zafiyeti anlamına gelmeyeceği gibi aksine korunmak istenen kişiye gösterilen bir ihtimamın da gereğidir" dedi.
Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk'ün "Gözü dönmüş 1000’in üzerinde kişi vardı" başlığıyla yayımlanan yazısında, Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya'nın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na düzenlenen saldırıya dair açıklamaları da yer aldı.
Gözü dönmüş kalabalığı o sakinleştirdi
Onun talimatıyla Ankara'dan zırhlı araçlar, yeterli sayıda tam donanımlı polisler getirtilmiş ve Kılıçdaroğlu'nun sığındığı evin etrafını saran grubun taşkınlıkları devam ederken, Celal Uzunkaya, trafik aracından getirttiği megafonu alarak, ‘Eğer burada birine zarar verecekseniz önce Emniyet Genel Müdürü olarak beni ve buradaki tüm görevlileri linç edeceksiniz. Bunu mu yapacaksınız?’ sözleriyle protestocuları biraz da olsa yatıştırmıştı. Celal Uzunkaya Saldırı anını şöyle anlattı.
Çıkış kapısı tehlikeli bir cisim atma mesafesindeydi
‘Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bulunduğu evden dışarı çıkış esnasında, evin çıkış kapısının tam karşısında ve her iki alanda bulunan son derece agresif ve gözü dönmüş yüzlerce, belki binin üstünde insan arasından birilerinin taş veya başka tehlikeli bir cisim atma mesafesindeydi.
Kamuflaj giyme teklifinde bulundum Kılıçdaroğlu kabul etmedi
Bu yüzden sadece Sayın Kılıçdaroğlu'nun evden çıkışı esnasında riske edilmemesi, herhangi bir taş ya da başka bir cismin zarar vermemesi amacına matuf bir öneri olarak kendisine kibarca şapka takmasını önerdim. Sayın Kılıçdaroğlu da teşekkür ederek bu öneriyi kabul etmedi.
Amacımız Kılıçdaroğlu'nun zarar görmemesi içindi
Olay tamamen bundan ibarettir. Amacımız tamamen Sayın Genel Başkanın en küçük bir zarar görmemesi içindi. Bu öneri bir güvenlik zafiyeti anlamına gelmeyeceği gibi aksine korunmak istenen kişiye gösterilen bir ihtimamın da gereğidir. Ben de zaten tamamen bu amaçla önermiştim.’