Emineddin Ülkereddin Tarhanoğlu!
Cumhurbaşkanlığı seçimi yaklaştıkça gündem ısınıyor. CHP'nin içi kaynar kazanı andırıyor!
Cumhurbaşkanlığı seçimi yaklaştıkça gündem ısınıyor. CHP'nin içi
kaynar kazanı andırıyor!
CHP lideri henüz Ekmeleddin İhsanoğlu'nun adının tamamını telafuz
etmeden biz neler olacağını söyledik ama kimseyi inandıramadık.
"CHP'deki 'çatı'rtı seslerini duyacaksanız"
demiştik fakat görünen o ki fazlasıyla yanılmışız.
Bizimki temenni değil tahmindi elbet ve o tahmin gerçekleşti.
Çatı uçtu uçacak!
Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Ekmeleddin İhsanoğlu"
inadı parti içi muhalifleri harekete geçirdi. Onların adayı da
"Emineddin Ülkereddin TarhanOğlu!"
Kendi aralarında imza toplamaya bile başlamışlar. İmza topladıkları
kağıt parçası beni şüphede bırakmadı değil hani...
Elle yazılmış ama, yazıyı görmeniz gerek!
Bildiğiniz adisyon!
İnanın cafelerdeki garsonlar bile böyle adisyon tutmaz yani!
Meğer bugüne kadar verdikleri önergeler de böyleymiş. Ondan sonra
da "Vay efendim Meclis bizim önergemizi neden kabul
etmiyor?"
Gel gelelim Emine Ülker Tarhan meselesine...
Belki hatırlamayanlar olabilir. Tarhan, "Yargıya militan
yetiştirmek lazım" diyen biri. Yani Anayasa Mahkemesi'ne
militan atayacak zihniyette olduğunu yıllar önce haykırmıştı...
Şimdi o atamaları yapabileceği koltuğa aday gösteriliyor.
Vallahi sizi bilmem ama ben şahsen Tarhan ve benzeri vekillerin
halkın önüne çıkmasını çok önemsiyorum. En azından ne kadar
beğenildikleri ortaya çıkıyor. En azından bir önceki CHP'li adaydan
ne kadar fazla oy aldıklarını görüp kendilerini ona göre
geliştiriyorlar!
Yazık!
Deniz Baykal zamanında iyi kötü bu partinin bir itibarı, bir
omurgası vardı. Parti içindeki otoritesi tartışılmazdı.
Şimdi kim kime, dum duma!
Partiden uzaklaştırılan Enver Aysever bile, mensubu olduğu partinin
liderine kişiliksiz yakıştırması yapıyor.
Ben söyleyince "yandaş" ve
"koyun", Enver Aysever söyleyince
"entellektüel" ve "aydın"
oluyor!
CHP'lileri öyle bir hale getirdi ki adam...
Kemal Kılıçdaroğlu başa geldiğinden beri sokakta bir kişinin
göğsünü gere gere, "Ben CHP'liyim" dediğine şahit
olmadım. Millet utanıyor "Ben oyumu Kemal Kılıçdaroğlu'na
verdim" demeye...
Bu durum sosyal medyaya bile yansıyor. AK Partililerin profil
fotoğraflarına bakıyorsun Recep Tayyip Erdoğan, CHP'lilere
bakıyorsun, profil fotoğrafı Atatürk!
Gösterilen adaya bakıyorsun Ekmeleddin İhsanoğlu!
MHP'de de durum farklı değil...
Ülkücüler bugün bile lider olarak Alparslan Türkeş'i görüyor.
Devlet Bahçeli yerine üç hilal fotoğrafları sayfalarını
süslüyor.
Sahi MHP demişken...
Bahçeli yıllardır içeride yatan Engin Alan'ı bize kahramanlar
kahramanı gibi gibi anlatmıyor muydu? "APO'yu Kenya'dan
paketleyip getirdi" dedi, "Dağları PKK'ya dar
etti" dedi. Neler demedi ki daha başka...
E o kahramanlar kahramanı Engin Alan çıktı mapustan. Hazır
Ekmeleddin İhsanoğlu da kabul görmemişken, göstersene Çankaya adayı
olarak?
Aklınız karışık ve "Bundan sonra neler olacak?"
diye sormadan edemiyorsunuz değil mi?
Ben neler olacağını söyleyeyim!
CHP'de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra büyük parçalanmalar
olacak. Umudunu kaybedenler daha şimdiden çareler üretmeye başladı
bile.
Mustafa Sarıgül yeniden kendi partisini kurmak için harekete
geçiyor. Yerel seçimlerde CHP'ye destek veren cemaat de kendi
partisini kurmak için harekete geçmiş. Ekmeleddin İhsanoğlu
hüsranından sonra CHP ile MHP'nin mut'a nikahı da sona erecek gibi
görünüyor.
Ortada tek bir seçenek kalıyor.
Partisindekileri yönetemeyenlerin, devasa bir ülkeyi yönetmeye
talip olanların turşusunu kurmak!
Onu yapmak da millete kalıyor!