Emine Hanım"ın yanlışı nerede acaba?Meselâ, 'Allah Allah!' diye haykırıp GATA"nın kapısından içeri dalsaydı daha mı iyi yapardı?
Abone olADNAN BERK OKAN
Olayı mutlaka duymuşsunuzdur ama bir de ben anlatayım.
Hatırlayacaksınız…
Ünlü ve de (Allah geçinden versin) emri hak vâki olduktan sonra da unutulamayacak tiyatro sanatçılarımızdan biri olan Nejat Uygur hastalanınca uzunca bir süre GATA’da yatmıştı.
İşte o süreçte Emine Erdoğan, sanatçımızın eşi Necla Uygur’a telefon ediyor:
“Nejat Bey’i ziyaret etmek istiyorum.”
“Ziyaretinizden onur duyacağım” diyor Necla Hanım…
Diyor ama içine de bir kurt düşmüyor değil…
Malûm…
Emine hanımın başı örtülü…
GATA ise TSK’nın…
Bir terslik falan olmasın diye Necla Hanım hastane yönetimine durumu bildiriyor:
“Emine Erdoğan hanımefendi eşimi ziyaret etmek istiyor.”
Cevap buz gibi:
“Gelmemesi isabetli olur”…
Neden isabetli olurmuş?..
Çünkü Emine Erdoğan “türbanlı” imiş…
Necla Hanım’ın yerine koyar mısınız kendinizi?..
Nasıl söyleyeceksiniz bunu Başbakan’ın eşine…
Kolay değil ama zaten o anda yaşadıklarının hiç biri kolay değil…
Necla Hanım telefon ediyor, Emine Erdoğan’a durumu anlatıyor…
Dışarıda buluşuyorlar…
Emine hanım, Necla Hanım’ın elini tutuyor…
“Üzülmeyin” diyor… “Sizin hiçbir günahınız yok”…
Ama kırılıyor Başbakan’ın eşi…
Bir millete ait hastaneye, o milletin sevdiği bir sanatçıyı hasta yatağında; milletin kahir ekseriyetle seçtiği ve “tek başına” hükümet etme imkânı verdiği bir Başbakan eşi olarak giremiyor…
Neden giremiyor?..
Allah’a olan inançlarının, Ordu’nun Allah’a olan inançlarından farklı olduğu için…
Çünkü Ordu için Allah, sadece muharebe meydanında ve Mehmetçiklerimizi “ölürseniz şehit olup cennete gideceksiniz” sözüne inandırması için lâzım…
Savaşta, Allah’ın adı ile delikanlıları ölüme göndermeyi “Müslümanlık” karinesi olarak anlatanlar; hastanede, dost ziyaretini ise “Allah” adından korkarak yasaklıyorlar…
Necla Hanım, Emine hanım’ın hastaneye alınmayışını değerlendirişini şöyle özetliyor:
“ ‘Hastanede annem ya da babam yatsa ne olacaktı?’ diye sordu.”
Geçen Pazar günü TRT’de Başbakan’ın askere sitemini ise şöyle değerlendirdi Necla Hanım:
“Durum değerlendirmesini Başbakan ile asker aralarında yapsınlar. Ben bir asker gelini olarak böyle bir şeyi şık karşılamıyorum. Ama Başbakanımız askerlere genel olarak suçlama yapmıyor. Askerleri çok koruduğu dönemler de oluyor. Halen bayramlarda Emine Hanım’ı arayıp bayramlarını kutlarım. İlişkimiz devam ediyor. Ama benim bir tarafım da asker.”
Emine Hanım’ın yanlışı nerede acaba?
Meselâ, “Allah Allah!” diye haykırıp GATA’nın kapısından içeri dalsaydı daha mı iyi yapardı?..
Malûm…
Ordumuz "Allah, Allah!" diyerek savaşıyor da...