Emekli Orgeneral Hasan Iğsız annesinin cenazesine katılmayan muvazzaf askerlere böyle sitem etti...
Abone olEegenekon Davası’nda tutuklu yargılanan emekli Orgeneral Hasan Iğsız, annesi Münevver Iğsız’ın 6 Kasım’da İstanbul’daki cenaze törenine hiçbir muvazzaf askerin katılmamasını kabullenemediğini söyledi.
Iğsız "Ben bunu reva görenlerin yerinde olsaydım, madem ki bu hareketimle kişiyi toplum önünde mahkum edip dışlıyorum, tutarlılık adına taziye mesajı da yollamazdım" dedi.
Iğsız açıklamasını, "Bilinsin ki bazılarının çok uğraşmasına rağmen beceremediğini başardılar: "Çok acıttılar!" şeklindeki sitemli ifadelerle tamamladı.
MAHKEMEYE MÜTEŞEKKİRİM
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Ergenekon Davası’nda tutuklu olarak yargılanan emekli Orgeneral Hasan Iğsız yazılı yaptığı açıklamasına "Tutuklu bulunduğum bu dönemde kaybetmiş olduğum anneme son görevimi yapabilmem için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği izinle mümkün olmuştur. Müteşekkirim" ifadeleriyle başladı.
ACIMA ORTAK OLDULAR
Iğsız açıklamasında "Akraba ve dostlarımın yanında emekli komutanlar, devre arkadaşlarım, diğer emekli asker arkadaşlarım ve çok sayıda tanıdık, böylesine acılı bir günde beni ve ailemi yalnız bırakmadılar. Ayrıca mazereti nedeniyle cenazeye katılamadığı haberi yollayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, çelenginin yanında vekilinin kendisini temsilen cenazede bulunmasını sağlamış, tutuklu bulunmasına rağmen Sayın Doğu Perinçek gönderdiği çelenkle acıma ortak olmuştur. Cenazede hazır bulunarak ziyaret ederek veya uzakta bile olsalar çeşitli şekillerde ailemize ulaşarak acımızı paylaşan bütün dost ve tanıdıklara Silivri 5 No.lu cezaevi yönetimi ve personeline teşekkürlerimi sunuyorum" dedi.
BUNU KABULLENEMİYORUM
Iğsız açıklamasında "Ancak cenazede görevi olarak gönderilen sivil kıyafetli bir kişi dışında hiçbir muvazzaf askerin bulunmaması, üzüntümü katlayan bir neden olmuştur. Ben askeri öğrencilik dönemim dahil üniformamı tam 50 yıl taşıdıktan sonra 2010 yılında son görev yerim olan 1. Ordu Komutanlığı’ndan şerefle ayrıldım. Yaklaşık iki yıl sonra, annemin cenazesi son görev yerim olan İstanbul’da kaldırılıyor ve hizmetteki hiçbir meslektaşım yanında göremiyorum. Bunu kabullenemiyorum" şeklinde duygularını kaleme aldı.
ÇOK ACITTILAR
Emekli Orgeneral Iğsız şöyle devam etti:
"TSK’nin geleneksel örf ve adetleri ile TSK’ye uzun yıllar hizmet etmiş büyüklere saygı, vefa duygusu gibi değerleri bir kenara atarak insani bir ilişkiyi bile çok gören dışlayıcı bir davranış içine girişin sebebi, içinde bulunduğumuz durum nedeniyle yanımızda görünme tedirginliği ise hala bilinmiyorsa söyleyeyim: TSK’ye yöneltilen komplo ürünü davaların sanığı olan ben ve arkadaşlarımın tutuklu bulunma nedeni işlenmiş bir suç değildir. Tersi olsaydı bile bu tamamen insani bir görevin yerine getirilmesine mani olarak görülmemeliydi. Ancak, ben bunu reva görenlerin yerinde olsaydım, madem ki bu hareketimle kişiyi toplum önünde mahkum edip dışlıyorum, tutarlılık adına taziye mesajı da yollamazdım."
Iğsız açıklamasını, "Bilinsin ki bazılarının çok uğraşmasına rağmen beceremediğini başardılar: "Çok acıttılar!" şeklindeki sitemli ifadelerle tamamladı.