Başbakan'ın 'teğet geçecek' sözü çok eleştirilmişti. Erdoğan bu konuda yine iddiasını sürdürdü ama 'teğet'in açıklamasını da yaptı.
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin ekonomik krizi en az zararla atlatan ülke olacağını belirterek, "İddiamı devam ettiriyorum, arkasındayım ve 'teğet geçecek' diyorum. Teğet geçmesi demek; bize zarar vermeyecek anlamında değil, sürtünüp geçecek" dedi.
Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Burada yine dikkat edilirse, Merkez Bankası gördüğünüz gibi 9,25'e inmiş vaziyette. Aynı şekilde devletin borçlanma faizi yüzde 11-12'ye kadar inmiş durumda. Ama hala 'Efendim, biz Merkez Bankasının açıklamış olduğu faiz oranlarına inmek durumunda değiliz' gibi bir yaklaşım içinde olan bankacılık anlayışı var. Ben bu anlayışa saygı duyarım, ama doğru bulmam. Çünkü bu acımasız bir yaklaşımdır. 'Bu acaba kapitalizmin acımasız yüzü müdür?' diye yaklaşanlara biraz haklılık payı kazandırıyor gibi geliyor bana. Onun için burada biraz daha insaflı olmak durumundayız. İnsaflı olacağız ki bu dayanışma ile ülkemiz ayakta kalsın, daha güçlü hale gelsin, rekabet gücünü kaybetmesin. Rekabet gücünde de bir basamak daha yükseldik."
SÜRTÜNÜP GEÇECEK
Başbakan Erdoğan, tedbiri elden bırakmadıklarını, her şeyin olumlu seyrettiği, krizin artık geride kaldığı iddiasında da olmadıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Benim iddiam şu; biz bu krizi en az zararla atlatan ülke olacağız. Bizim için bu yıl evvel Allah işin sonudur. Ve biz bu yıl sonuna doğru da bunun parıltılarını göreceğiz. İddiamı devam ettiriyorum, arkasındayım ve 'teğet geçecek' diyorum. Aynı... Teğet geçmesi demek; bize zarar vermeyecek anlamında değil, sürtünüp geçecek. Ama sürtünürken tabii bize de bir hasar verecek. Onun için moralleri yüksek tutacağız. Kriz ortamından çok kriz sonrasına yoğunlaşmanın, hem sektörlerimiz hem de ülkemiz için çok daha yararlı sonuçlar doğuracağını da görebiliyoruz.
Türkiye, kriz sürecindeki sağlam duruşunu mutlaka kriz sonrasına da taşıyacak ve istikrarlı büyüme eğilimini devam ettirecektir. Tüm sektör temsilcilerimizin, özellikle de Türkiye'nin lokomotif sektörü tekstilin karamsarlığa kapılmadan, moral bozucu söylemlere kulak asmadan geleceğe odaklanmasını bilhassa sizlerden rica ediyorum."