BIST 9.390
DOLAR 34,44
EURO 36,33
ALTIN 2.837,25
HABER /  GÜNCEL

Ekonomik kriz evlilikleri de vurdu!

ATO'nun hazırladığı Boşanma Raporu'nda ilgi çekici konulara yer verildi. Raporda, Türkiye ekonomisindeki olumsuzluklar sadece kurumları değil kişileri de vurdu...

Abone ol

Ankara Ticaret Odası'nca (ATO) hazırlanan ''Boşanma Raporu''nda, Türkiye ekonomisindeki olumsuzlukların sadece işletmeleri değil, insanları da vurduğu belirtilerek, Türkiye'de boşanma sayısının 2000 yılından sonra hızla artmasının temelinde ekonomik nedenler olduğu bildirildi. ATO'dan yapılan yazılı açıklamada, Oda tarafından Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Nüfus ve Vatandaşları İşleri Genel Müdürlüğü verilerinden yararlanılarak ''Boşanma Raporu'' hazırlandığı kaydedildi. Hazırlanan rapora göre, Türkiye'de 1990 yılında 25 bin 712, 2000 yılında 34 bin 862 olan boşanan çift sayısı, 2002 yılında 90 bin 454 çıktıktan sonra 2004 yılında 88 bin 736'ya düştü. Raporda, TÜİK verilerine göre, 1990 yılında 25 bin 712, 1991 yılında 27 bin 167, 1992 yılında 27 bin 133, 1993 yılında 27 bin 725, 1994 yılında 28 bin 41, 1995 yılında 28 bin 875, 1996 yılında 31 bin 540, 2000 yılında ise 34 bin 862 çiftin boşandığı belirtilerek, Türkiye'nin en ağır krizi yaşadığı 2001 yılında boşanma sayısında belirgin bir atış yaşandığı, boşanma sayısının 2000 yılına kıyasla yüzde 44,6 artarak 50 bin 402'ye çıktığı ifade edildi. Nüfus ve Vatandaşları İşleri Genel Müdürlüğü verilerine göre, boşanma sayısı 2002 yılında yüzde 79,5 artışla 90 bin 454, 2003 yılında 89 bin 311, 2004 yılında 88 bin 736 olarak gerçekleşirken, söz konusu 3 yılda boşanan çiftlerin sayısı toplam 268 bin 501 oldu. Rapora göre, boşanma nedenleri arasında ''geçimsizlik'' ilk sırada yer alırken, boşanma, en çok evliliğin 6-10. yılları ve 16. yıldan sonra gerçekleşti. İCRA OLAYLARI VE İNTİHARLAR DA ARTTI ATO'nun raporunda, 1995-2004 dönemini kapsayan icra davaları rakamlarına da yer verildi. Rapora göre, 1995 yılında 4 milyon 924 bin olan icra sayısı 10 yılda yüzde 80,4 artarak 2004'te 8 milyon 881 bine ulaştı. İcra sayısı, söz konusu dönemde en yüksek seviyesine 2002 yılında çıkarken, bu yıl 10 milyon 26 bin icra gerçekleşti. Raporda, ekonomik sıkıntıların vatandaşların psikolojik durumuna da yansıdığı ifade edilerek, 1995 yılında 1530, 1996 yılında 1949, 1997 yılında 2 bin 293, 1998 yılında 2 bin 361, 1999 yılında 2 bin 683, 2000 yılında 2 bin 973, 2001 yılında 1848, 2002 yılında 1831, 2003 yılında 1661, 2004 yılında ise 1674 intihar vakası gerçekleştiği kaydedildi. 2004 yılında en çok intiharın yaşandığı 3 ilin sırasıyla İstanbul, Ankara ve İzmir olduğu dile getirilen raporda, en çok intihara teşebbüs edilen ilin ise Ankara, Bursa, Konya İstanbul, Balıkesir, Eskişehir ve Mersin olduğu bildirildi. ATO BAŞKANI AYGÜN ATO Başkanı Aygün, icra, boşanma ve intihar vakalarında yaşanan artışın temelinde halkın ekonomik sıkıntılarının yattığına dikkat çekerek, Türkiye ekonomisinde, makro göstergelerde yaşanan iyiye gidişin, vatandaşın cebine yansımadığını savundu. Protestolu çekler, ödenmeyen senetler, kredi kartlarında yaşanan olumsuzlukların boşanmaları tetiklediğini belirten Aygün, şunları kaydetti: ''Her ailenin içinde boşanan ya da boşanma aşamasına gelen aile bireyleri görmek mümkün. Geçim sıkıntısı aileleri vurdu. 2003 yılında 480 bin senet protesto olmuşken bu rakam 2004 yılında 590 bine, 2005 yılında 920 bin 641'e çıktı. Yani 2 yılda protestolu senetler ikiye katlandı. Karşılıksız çeklerde de durum pek parlak olmadı. 2003 yılında 849 bin 642 çek karşılıksız çıkarken, bu rakam 2004 yılında 964 bin 611'e, 2005 yılında da 1 milyon 102 bin 535'e yükseldi. 2003 yılında karşılıksız çek konusunda toplam 18 bin 340 mahkeme kararı bulunurken, bu rakam 2004 yılında 70 bin 672'ye, 2005 yılında da 95 bin 978'e yükseldi. 2 yıldaki artış yüzde 423 oldu.'' Aygün, 2005 yılında bireysel kredi ve kredi kartı borçlarını ödeyemedikleri veya gecikmeli ödedikleri için kara listeye eklenenlerin sayısının 2004 yılına oranla yüzde 140 artarak 343 bin 95 kişi olduğunu belirterek, kara listedeki toplam kişi sayısının 2005 yılı sonu itibariyle 757 bine ulaştığını bildirdi. Bu rakamların, ''Türkiye'de her şeyin iyiye gitmediğini, her şeyin süt liman olmadığını gösterdiğini'' ifade eden Aygün, ailelerin dağılmasının toplumun sosyal sorunlarla karşılaşmasına neden olduğunu, ekonomik sıkıntılar nedeniyle bir arada mutlu olamayanların mutluluğu tek başına bulma umuduna koştuğunu kaydetti.