Ekonomik aktörlerin Türkiye'ye yönelik beklentileri olumlu

AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi ve Ankara Milletvekili Dr. Bülent Gedikli, reçete üretilemeyen küresel kriz ortamında ekonomik aktörlerin Türkiye'ye yönelik beklentilerinin ABD ve Avrupa için olduğu gibi kötümser değil, son derece olumlu

AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi ve Ankara Milletvekili Dr. Bülent Gedikli, reçete üretilemeyen küresel kriz ortamında ekonomik aktörlerin Türkiye'ye yönelik beklentilerinin ABD ve Avrupa için olduğu gibi kötümser değil, son derece olumlu olduğunu belirterek, "Türkiye'nin daha büyük başarılara imza atacağına yönelik bir inanç var. Sadece marş okumakla olmuyor bu işler" dedi.

Bülent Gedikli, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, 2008'den bu yana devam eden küresel krizin arka planının ve niteliğinin başta IMF ve Dünya Bankası olmak üzere uluslararası kuruluşlar ile Avrupa ve ABD tarafından tam anlamıyla teşhis edilemediğini ifade ederek, bunun birkaç tedbirle aşılabilecek basit bir ekonomik kriz olmadığını söyledi.

Küresel ekonomide fay hatlarının değiştiğini ve ekonomik gücün batıdan doğuya kaydığını dile getiren Gedikli, özellikle ABD ve Avrupa'da insanların ülkelerinin geleceğine ve devletlerine olan güveninin ciddi manada sarsıldığını belirtti.

Krizden çıkıldığına dair henüz herhangi bir işaret bulunmadığını ifade eden Gedikli, "Bazen bir çeyrek büyümesi iyi geliyor veya istihdamda biraz düzelme oluyor, hemen 'Krizden çıkılıyor' denildiğini duyuyoruz; fakat bunlar bir trende dönüşmüyor. Çünkü bu ülkeler tedbir üretemediler, temel noktalarda düzenlemelere, yapısal reformlara gidemediler ve insanların güvenini yeniden kazanamadılar. Tam tersine Avrupa'da sosyal devlet uygulamalarının budanmaya başladığını görüyoruz. Bu da sosyal patlamalara neden oluyor. Çok yansımıyor ama Avrupa'nın birçok başkentinde ekonomik sıkıntılardan kaynaklı protesto gösterileri yapılıyor" diye konuştu.

"TÜRKİYE POZİTİF OLARAK AYRIŞIYOR"

Böyle bir ortamda Türkiye'ye bakıldığında ise tam tersi bir durum görüldüğünü belirten Gedikli, "Bizde siyasi istikrar var, güven var, zamanında karar alabilen bir siyasi irade var. Bunlar bizi diğer ülkelerden pozitif olarak ayrıştırıyor" dedi.

Bülent Gedikli, Ak Parti olarak attıkları önemli adımlarla 11 yılda Türkiye'nin geldiği noktanın sadece rakamlarla ifade edilemeyeceğini, sosyal yapı olarak da ülkede büyük bir değişim yaşandığını söyledi.

Türkiye'nin sahip olduğu genç ve dinamik nüfus yapısının hem pazar hem de yatırım anlamında önemli avantajlar sağladığını ifade eden Gedikli, hem içeride hem de dışarıda, Türkiye'de bugüne kadar tesis edilen siyasi istikrar ve güvenin bundan sonra da güçlenerek tahkim edileceğine dair bir kanaatin var olduğunu dile getirdi.

Dünyanın bugün temel siyasi değerler noktasında açmaza girdiğini anlatan Gedikli, şunları kaydetti:

"İnsan hakları, demokratikleşme, özgürlükler ve emeğe saygı konularında devletlerin duyarsızlığı veya kendi savundukları ilkeleri ihlal etmeleri sorunlara yol açıyor. Türkiye siyasi değerleri üretme ve bunların arkasında durma noktasında da farklı bir konuma geldi. Bunlar Türkiye'nin yumuşak gücünü artırıyor. İnsanlar artık Türkiye'ye umutla bakıyor. Kendi insanlarına karşı adaletsiz davrananlara, zulüm yapanlara karşı Türkiye'nin bir duruşu var. Hem kendi milletimiz hem de birçok ülke tarafından takdirle karşılanan bu duruş da Türkiye'yi yükseltiyor."

Gedikli, Türkiye'nin ekonomik programlarını, bütçesini ve planlarını zamanında gerçekleştirebilmesinin de önemli bir özellik olduğunu belirterek, "Avrupa Merkez Bankası özellikle iflas noktasına gelen ülkelere 'Siz bana bir ekonomik program hazırlayıp verin, ben sizin devlet tahvillerinizi alayım, yani sizi finanse edeyim' dedi. Bugüne kadar daha hiçbir ülke ekonomik program sunamadı. Çünkü siyasi istikrarsızlıklar var, öngörülebilirlik yok. Dolayısıyla verdiği programın bir anlamı ve realitesi yok. Türkiye ise planlarını ve programlarını hazırlayıp zamanında uygulayan ve bunların arkasında duran bir ülke olmasıyla ayrışıyor" değerlendirmesinde bulundu.
 

"SADECE MARŞ OKUMAKLA OLMUYOR BU İŞLER"

Ülkede demokratik takvimin de sağlıklı bir şekilde işlediğini ve asla seçim ekonomisi uygulamayacaklarını dile getiren Gedikli, "Türkiye'de artık kaos üreterek, bozgunculuk yaparak, fitnelerle, manipülasyonlarla rant elde etme dönemi kapanmıştır" dedi.

Gedikli, gelecek dönemde ekonomi yaklaşımlarında öncelikli parametrenin tasarruf, verimlilik ve sonuç alma olduğuna işaret ederek, "Bütün plan ve programlarımızda bu unsurları dikkate alıyoruz. Bütün plan ve programlarımız gerçekçidir, çünkü gerçeklerden yola çıkarak hazırlıyoruz. Gerçekçi davranan biziz, retorik yapan muhalefettir. Onlar sadece laf üretiyor, ortaya somut bir proje koymuyor. Biz ise icraat yapıyoruz" diye konuştu.

Reçete üretilemeyen küresel kriz ortamında ekonomik aktörlerin, yatırımcıların, üreticilerin ve tüketicilerin Türkiye'ye yönelik beklentilerinin ABD ve Avrupa için olduğu gibi kötümser değil, son derece olumlu olduğunu belirten Gedikli, "Türkiye'nin daha büyük başarılara imza atacağına yönelik bir inanç var. Sadece marş okumakla olmuyor bu işler. 2023 hedeflerimizi, orta ve uzun vadeli bütün hedeflerimizi yakalayabilme noktasında kararlıyız" ifadelerini kullandı.