BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Ekonomi MGK'da kriz istemiyor

1,4 katrilyon liralık nema ödemesiyle rahat bir nefes almaya hazırlanan piyasaların MGK toplantısına kilitlenmesi tehlikeli bulunuyor.

Abone ol

Şubat 2001’deki kriz Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in Anayasa kitapçığını dönemin Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan’a fırlattığı MGK’nın ardından patlak vermişti. Uzmanlar, Çankaya’daki bugünkü toplantıda ekonomiyi etkileyecek herhangi bir kriz beklemediklerini vurgulayarak, “Ancak toplantıdan çıkacak olumsuz bir mesaj piyasalardaki bahar havası beklentisinin yerini tedirginliğe bırakabilir.” uyarısında bulundu. İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sadi Uzunoğlu, MGK sonrası ciddi bir kriz beklemediğini söyledi. Para–piyasa uzmanları ise, devletin zirvesinde ciddi bir kriz yaşanması durumunda faiz, dolar ve borsada dengelerin bozulabileceği uyarısı yapıyor. Aynı kaynaklara göre kötümser bir hava oluşursa yüzde 54’lerde seyreden faizler yükselir. Yine dolar 1 milyon 750 bin sınırını zorlayabilir. Borsa 9 binler seviyelerine gerilerken, yabancı yatırımcılar ürkebilir. Ciddi bir siyasi krizde en önemli konulardan birisini ise Uluslararası Para Fonu’yla (IMF) ilişkiler oluşturuyor. Uzmanların bu konuda ise; “Yeni stand by gereği IMF iki ayda bir kontroller yapacak. Bozuk ve tedirgin bir ekonomik yapı Türkiye için olumsuz puan anlamına gelecek ve ikili ilişkileri bozabilecektir.” şeklinde görüş belirterek, siyasi krizlerden kaçınılmasını istiyor. İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sadi Uzunoğlu da, kriz durumunda ekonominin altüst olacağını vurgulayarak, şunları söyledi: “Ciddi bir ekonomik kriz, piyasaları muhakkak olumsuz etkileyecektir. Çünkü, siyasi risk demek anında bunun faize yansıması demek, anında dövize yansıması demek. 30 Nisan’da yapılacak MGK toplantısı sonrası çok ciddi olarak piyasalarda bir gerginlik çıkacağını düşünmüyorum. Piyasalar böyle bir şeyi zaten satın almış durumda. Fakat, bundan sonraki dönemde Türkiye ekonomisini bekleyen riskin siyasi risk olduğu açık. Yani onun ilk sinyallerini aldık. Burada yönetim yapanların, olayı germeden götürmeleri lazım. Aksi halde, ciddi bir siyasi kriz ekonomiyi altüst eder. Çünkü ekonomide işler, henüz sanıldığı kadar düzgün değil ve makroekonomik istikrar sağlanabilmiş değil.” Kaynak : Zaman