Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, ''Satanizm, alkol, uyuşturucu ve misyonerliğin kol gezdiği bir ortamda, din eğitiminden korkmayalım'' dedi.
Abone olHükümetin, bütçeden eğitime ayırdığı payı en azından iki katına çıkararak, ikili eğitim, birleştirilmiş sınıf, derslik ve öğretmen açığı sorunlarını çözmesi gerektiğini ifade eden Gündoğdu, şunları söyledi: ''YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı arasındaki diyalog kopukluğundan, çocuklarımız yeterince çekti. Hangi okuldan mezun olursa olsun her öğrenci, 1999 yılına kadar eşit soru ve puanla üniversiteye girebiliyordu. Bu tarihten itibaren, İmam Hatip Lisesi bahanesiyle mesleki eğitimin önü kesildi. Bugün, endüstri meslek lisesinin elektrik bölümü öğrencisi elektrik mühendisliğini yazamıyorsa bu Türkiye'nin ayıbıdır ve sorumlusu YÖK'tür, Anayasa'nın 130. ve 131. maddesini değiştirmeyip YÖK'ün bu keyfiliğine müsaade ettiği için biraz da hükümettir, özlük haklarıyla uğraşırken çocuklarımızın ayağındaki taşı çözdürmek için yeterli adım atmadığımız için de biz sendikalar ve sivil toplum örgütleridir.'' Gündoğdu, iktidar ve ana muhalefete 1999 öncesinde, gençlerin anayasanın eğitimde fırsat eşitliğinden yararlandığı yapıya dönmeleri çağrısında bulunurken, şöyle devam etti: ''Eğitim Bir-Sen olarak orijinal bir teklifimiz var; (Ne iş olsa yaparım) diyen 100 binler yerine, (Şu işi mükemmel yaparım) diyen 10 binleri meslek liselerinde yetiştirelim. İşsizliği önlemede meslek liselerini esas alıp, katsayı engelini kaldıralım. Satanizm, alkol, uyuşturucu ve misyonerliğin kol gezdiği bir ortamda, din eğitiminden korkmayalım; çünkü bu kirli akımlar (CHP'linin çocuğudur zehirlemeyelim, YÖK mensubunun çocuğudur es geçelim) demiyorlar. Çocuklarımızı bu zehirlere karşı güçlü bir yapıyla yetiştirelim.'' Kalifiye eleman yetiştirecek yapının kurulamaması yüzünden ülke kalkınmasının sağlanamadığını dile getiren Gündoğdu, Milli Eğitim, üniversite, mesleki eğitim ve iş dünyasının koordineli çalışarak bu sorunu çözmesi gerektiğini sözlerine ekledi.