BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,80
ALTIN 2.972,27
HABER /  GÜNCEL

Edep tartışmasına Sezer'de katıldı

Hükümet ile YÖK arasındaki Yasa Tasarısı tartışmasına Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'de katıldı..

Abone ol

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, ülkeleri geleceğe hazırlayan ve gelişmelere öncülük eden kurumlar olan üniversiteleri, aydınlık yarınların güvencesi olarak niteledi. Üniversitelerin siyaset üstü olmasını isteyen Sezer, ''Siyaset bilimle yönlendirilirken, üniversitelerin siyasallaştırılması ve siyasal gücün etki alanına girmesine olanak verecek yöntem ve yaklaşımlar kabul edilemez'' dedi. Ege Üniversitesi'nin (EÜ) 2003-2004 eğitim-öğretim yılı açılışı Cumhurbaşkanı Sezer'in de katıldığı törenle yapıldı. Cumhurbaşkanı Sezer, burada yaptığı konuşmada, aydınlık yarınların güvencesi olduğunu belirttiği üniversitelerin bu önemli işlevlerini yerine getirmelerinin özgür bir ortamın, bilimsel ve yönetsel özerkliğin, demokratik ve saydam bir yönetim yapısının varlığı ile olanaklı olduğunu söyledi. "ÜNİVERSİTELER SİYASET ÜSTÜ TUTULMALI" Üniversitelerin siyaset üstü tutulması gereken devletin anayasal kurumları olduğunu işaret eden Cumhurbaşkanı Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Üniversitelere ilişkin olarak saptanacak ve izlenecek politikalar da devlet politikası olmalıdır. Üniversite, yüksek öğretim sistemi ve üst kurullar yeniden yapılandırılırken bu yaklaşımın göz önünde bulundurulmasının önemi büyüktür. Yeniden yapılanma çalışmalarıyla getirilecek düzenlemelerin sorunlara gerçek anlamda çözüm üretmesi, toplumun, üniversitelerin ve üniversite gençliğinin beklentilerini ve isteklerini karşılaması gerekmektedir. Siyaset bilimle yönlendirilirken, bilgi üreten üniversitelerin siyasallaştırılması ve siyasal gücün etki alanına girmesine olanak verecek yöntem ve yaklaşımlar kabul edilemez.'' ÜNİVERSİTE EVRENSEL ANLAMDA BİLGİ ÜRETİMİ Cumhurbaşkanı Sezer, üniversitelerin yalnızca diploma dağıtan değil, evrensel ölçütlerde bilgi üreten, ülkeye ekonomik değer kazandıran, bilim politikalarının oluşturulması ve uygulanmasına katkıda bulunan böylelikle bilimsel gelişmeye öncülük eden kurumlar olması gereğinin altını çizdi. Sezer, bu kurumların bulundukları bölgenin toplumsal, ekonomik, kültürel gerçeklerini iyi tanıması, toplumun tüm kesimleri ile çeşitliplatformlarda biraraya gelerek bilimsel araştırmalarını ve yaratıcılıklarını yurttaşlarla paylaşmasının önemini de vurguladı. EGE ÜNİVERSİTESİ'NİN BAŞARISI Sezer, 1955 yılında kurulan Ege Üniversitesi'nin gösterdiği gelişme ile kısa sürede ülkenin saygın üniversitelerinden biri durumuna geldiğini bildirdi. Cumhurbaşkanı Sezer, İzmir'in bugün ulaştığı konumunda bilimsel ve kültürel etkinlikleri ile bu üniversitenin büyük payının bulunduğunu söyledi. Türkiye Cumhuriyeti'nin çağdaşlaşma atılımlarının başarıya ulaşması için büyük önem verdiği eğitimin, ülkenin her köşesine ve kişisine ulaştırılması ve kalitesinin yükseltilmesi için yoğun çaba gösterdiği bir etkinlik alanı olageldiğini belirten Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü: ''1924 yılında Milli Eğitim Birliği Yasası'nın çıkarılması ile laik eğitim sistemi benimsenmiş, eğitim alanındaki tüm atılımlar, bu ilke temel alınarak gerçekleştirilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti'nin, eğitimin dayandığı çağdaş ilkelerden ve anayasal kurallardan ödün vermesi beklenemez. "12 YILLIK ZORUNU EĞİTİME GEÇİLMELİ" Türkiye, bir yandan düzenlenen kampanyalarla okur-yazar oranını artırma çabalarını sürdürürken, diğer yandan da 12 yıllık zorunlu eğitime geçilmesini hedeflemeli, gerekli koşulları oluşturmalıdır. Zorunlu eğitimin kesintisiz 12 yıla çıkarılması, 8 yıllık temel eğitimin zorunlu ve doğal bir sonucudur. Kesintisiz zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasının, ülkemizi güçlendireceği ve hedeflere daha kısa sürede ulaşılmasının yolunu açacağı kuşkusuzdur.'' Genç Türkiye Cumhuriyeti'nin eğitim alanındaki en önemli atılımlarından birinin de üniversite reformu olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Sezer, Cumhuriyetle başlatılan üniversite atılımının hızla sürdüğünü, binlerce gencin çağın gerektirdiği bilgi donanımıyla yetiştirildiğini bildirdi. Sezer, üniversite reformu ile üniversitelerin, ülkenin çağdaş dünyayla bütünleşme sürecine etkin biçimde katıldıklarına işaret etti. EGE'DE "BARIŞÇI ÇÖZÜM" ÇAĞRISI Cumhurbaşkanı Sezer, Ege Bölgesi'ndeki bu üniversitenin coğrafi konumunu dikkate alarak, Yunanistan ile ilişkilere de değindi. Türk dış politikasının temel hedeflerinden birinin, Yunanistan dahil tüm komşularla dostluk ve işbirliğine dayalı ilişkiler geliştirmek ve böylece bölgedeki barış ve istikrara katkıda bulunmak olduğunu kaydeden Sezer, şöyle devam etti: ''Yunanistan'a çağrımız, iki ülke arasındaki mevcut sorunların diyalog içinde barışçı yollardan çözüme ulaştırılması olmuştur. Bu çerçevede iki ülke arasında son yıllarda gerçekleşen yakınlaşma sürecinin daha da ileri götürülerek, sorunlarımıza adil, kalıcı ve kapsamlı çözümler bulunmasını diliyoruz. Böylece Ege'nin iki ülkeyi birbirine yaklaştıran ve kaynaştıran gerçekten bir dostluk denizi durumuna gelmesini istiyoruz. Yakınlaşma süreci, her iki ülke için de önemli ve kaçırılmaması gereken bir fırsattır. Türk-Yunan üniversiteleri arasındaki işbirliğinin yoğunlaştırılması da bu amaca hizmet edecektir.'' ÖĞRENCİLERE Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, öğrencilere hitap ederken de, ''Türkiye'nin çağdaşlık ereğini sürdürmesi ve bilgi toplumu düzeyine ulaşması konusunda, üniversitelerimize ve sizlere büyük sorumluluklar düşmektedir'' dedi. Sezer, öğrencilere şöyle seslendi: ''Yakın bir gelecekte, ülkemizin güçlü bir ekonomi ve demokrasi olarak çağdaş dünyada saygın konumuna yükselmesi amacıyla gösterilen çabalara yaklaşımlarınız, çalışmalarınız ve uygulamalarınızla katkıda bulunacaksınız. Sizlerin her zaman en iyisini yapmak, ülkenize ve insanlığa yararlı olmak arayışı içinde olacağınızdan, Cumhuriyete, Atatürk ilke ve devrimlerine her koşulda bağlı kalıp sahip çıkacağınızdan kuşku duymuyoruz.''