BIST 8.932
DOLAR 34,32
EURO 37,31
ALTIN 3.039,73
HABER /  GÜNCEL

Eczacılardan ilginç iddialar

Ezcacıların bir çoğu SSK'lılara ilaç verilmesine karşı çıkıyordu. Bir süre sonra karşı çıkanlar protokolü imzaladılar. Ne oldu da kararlarından döndüler? İşte nedeni.

Abone ol

Kamudan alacaklarını zamanında alamayan , bu nedenle mali sıkıntılar çeken serbest eczane sahipleri SSK’lılara ilaç vermeye baştan sıcak bakmadılar. Ancak TEB tabandan gelen 'Bu protokol bizi batırır' feryatlarına kulak asmadan hükümetle masaya oturup SSK’lılara serbest eczanelerden ilaç verilmesini içeren protokole imzayı attı.

Arkasından da 'İsteyen eczacı imzalar istemeyen imzalamaz' denildi. Bazı eczacı odaları düzenledikleri basın toplantılarında TEB’ i sert bir dille eleştirip protokolün 'serbest eczacıların sonunu hazırlayacağını' kamuoyuna duyurdular.

Ancak protokol uygulamaya konulduğunda eczacı odalarının sesleri kesildi ve çok sayıda eczane SSK’lılara ilaç vermeye başladı.

Serbest eczane sahipleri istemedikleri bir uygulamayı neden kabul etmişlerdi? Sagliginsesi.com bu nedenleri açıklıyor:

Protokole en çok karşı çıkan İstanbul Eczacı Odasına mensup eczanelerin çoğu SSK’ lılara ilaç veriyor. Bunun nedenini Oda Başkanı Ecz. Zafer Kaplan şöyle açıklıyor:

“Protokole karşı çıkış bazı ezcacı odaları tarafından yapıldı. Basın toplantıları ile bu protokolün serbest eczaneleri düşüreceği durum gözler önüne serildi. Ancak baskılar, tehditler uygulanmaya başladı. Bunlardan biri sosyal güvenlik yasasındaki 20 maddeyle ilgiliydi. Bu madde ‘Türkiye’deki tüm sosyal güvenlik kurumları birleşip tek sağlık güvenlik kurumu haline gelince, eğer gerekirse kurum kendi eczaneleri açacaktır’ diyor. Yani

Türkiye’de ilacın yüzde 90’ının tüketen bir kurum var. O kurum kendi eczanelerini açacak kendi sigortalılarına ilaç verecek. Bir toplantıda bize yetkililer tarafından ' Eğer eczanelerle uzlaşamazsa kurum, kendi eczanelerini açmaya yönelecek’ dediler. Bu ciddi bir tehditti.

Diğer tehditte satır aralarında zincir eczane söylemiydi. 'Eğer size dayatılan sözleşmelere imzalamayıp zarar ettiğinizi iddia ederek kurumlara ilaç vermezseniz bir boşluk doğacak. Bu boşluğu doldurmaya hazır Türkiye’de sermaye çevreleri, yabancı ortaklı dağıtım tekeli var. O tekel Rusya’ da zincir eczanelerini açtı boşluk olursa Türkiye’de de açar' denildi. Bu da çok ciddi bir tehditti.

Eczacılar önemli bir sınav verecek. Bu sınavdan başarıyla çıkmazsanız zincir eczane geliyor. Bunu yapılan bir toplantıda yetkililerden çok açık bir dille dinledim.

Bir de duygusal baskı vardı. Türkiye yoksul bir ülke. Şu kadar işsizi var. Sizler bu ülkenin fedakar, özverili, eğitimli insanlarısınız. Bu ilaç hizmetini vermek zorundasınız. Fakire ilaç vermemek eczacıya yakışmaz, dediler. Bu da duygusal baskıydı.

Sıkıntılarımızı dile getirdik, geri ödeme zamanında yapılacak diye söz verildi. Kabullendik. Ödemeler 4,5 ay gecikti. Yeşil reçeteler de çeşitli bahanelerle topluca iade ediliyor. İşte serbest eczanelerin durumu bu…”

Kaynak: www.sagliginsesi.com