Hükümetin sağlıktaki tasarruf tedbirleri Tüm Eczacı İşverenler Sendikası'nı çileden çıkarttı.
Abone olTüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, kamu hastanelerinde kolesterol ölçümü yapacak birimlerin sayısının yetersiz olduğunu kaydederek, bu ilaçları kullanması gerekenlerin rapor alırken zorluklar yaşadıklarını savundu.
Saydan, düzenlediği basın toplantısında, 2005 yılında ilaç harcamalarında yaşanan artışın, ilaç dışındaki sağlık harcamalarında yaşanan artışın yanında dörtte bir oranında olmasına rağmen, sağlıkta tasarruf denilince ilk akla gelenin ilaç harcamaları olduğunu söyledi.
20 Ocak tarihinden bu yana geçen sürede ilaç fiyatlarında 16 defa düşüş olduğunu ifade eden Saydan, bu ilaç indiriminden doğan raflarındaki stoklarına ilişkin zararlarının karşılanmadığını kaydetti.
''Kademeli ıskonto'' uygulamasını eleştiren Saydan, bunun hukuka bir çok yönüyle aykırı olduğunu savundu.
SSK'LILARIN İLAÇLARI
Saydan, 29 Nisanda yürürlüğe giren Bütçe Uygulama Tebliği'nde, tüm sosyal güvenlik kurumlarının ilaç alım koşullarında uyacağı esasların tek tip hale getirilmiş olmasına rağmen, SSK'nın ''kendi iç yapısından kaynaklandığı''nı ileri sürdüğü uygulamalara ''ısrarla'' devam ettiğini iddia etti.
SSK'lı hastaların, kurumun ödediği eşdeğer ilaçlar yerine, fark ödeyerek reçetede yazılı ilacı almak istemesi halinde, başka hiçbir kurumun istemediği ''Kuruma kabil-i rücu olmamak kaydıyla kurumca verilen eşdeğer ilaç yerine reçetede yazılı ilacı kendi rızam ile fiyat farkı ödeyerek aldım'' gibi ''hukuki geçerliliği olmayan'' ifadenin yazdırılıp imzalatılmasının istendiğini belirten Saydan, bu tür uygulamaların yürürlükten kaldırılmasını istedi.
KOLESTEROL VE OSTEOPOROZ İLAÇLARININ RAPORLARI
Saydan, bir soru üzerine, kolesterol hastalarına gerekli olan ilaçların rapor karşılığında verilebildiğini kaydederek, ''Ancak kamu hastanelerinde kolesterol ölçümü yapılacak birimlerin sayısı son derece yetersiz. Bu nedenle hastalar gerekli raporları alırken son derece zorlanmakta ve ilaca erişimleri güçleşmektedir'' diye konuştu.
TEİS Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Yılmaz da, trigliserid (kolesterol) değeri 200-498 arasında olan kişilerin risk grubunda olduğunu ve mutlaka ilaç kullanmaları gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
''Ancak devlet kolesterol değeri olarak 300'ü baz alıyor. Bu nedenle kolesterol değerleri risk grubuna girmesine rağmen, ilaç kullanması gereken çok sayıdaki hastaya ilaç yazılamıyor. Son yapılan değişiklikle raporunu daha önce alanlara ilaç verilebiliyor. Ama bu kişilere raporlarının süresi bittiği zaman kolesterol değerleri tutmadığı takdirde ilaç yazılamayacak. Bu hastalar mutlaka almaları gereken ilaçları alamadıkları için daha büyük sağlık sorunlarıyla karşılaşacak ve ilaçtan tasarruf yapalım derken bu sefer tedavi hizmetlerinde büyük artış olacak.''
''KEMİK KIRILINCA MI İLAÇ YAZILABİLECEK''
TEİS 2. Başkanı Sedat Sofugil de, osteoporoz adı verilen kemik erimesi için kullanılan ilaçlarla ilgili olarak aynı sorunun yaşandığını kaydederek, şu görüşleri dile getirdi:
''Daha önce kemik mineral yoğunluğu -1.5 olan kişilere kırık riski bulunduğu gerekçesiyle ilaç yazılabiliyordu. Ancak son düzenlemeyle kemik mineral yoğunluğu -2.5 olanlara ilaç yazılabiliyor. Ama bu değer kemikte kırığın gerçekleşeceği safhadır. Yani hastalara kemik kırıldıktan sonra mı ilaç yazılabilecek. Kırık gerçekleştikten sonra tedavi maliyeti yüksektir. Hastalar riskin bulunduğu dönemde ilaç alabilseler, bu tedaviye gerek kalmayacak.''
Sağlık alanında gereksiz harcamaların önüne geçilebilecek çok sayıda düzenleme yapılabileceğini belirten Sofugil, söz konusu uygulamalar koruyucu sağlık hizmetlerini ortadan kaldırdığı için tedavi masraflarının artmasına yol açacağını savundu. Sofugil, bu alanda düzenlemeler yapılırken ilgili kurum ve kuruluşların görüşlerinin mutlaka alınması gerektiğini kaydetti.