İngiltere'de yayımlanan haftalık Economist dergisi son sayısında Türkiye'deki Cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmalarına yer verdi.
Abone olİngiltere'de yayımlanan haftalık Economist dergisi son sayısında Türkiye'deki Cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmalarına yer verdi.
Dergi, "Gül gidiyor mu, yoksa geliyor mu?" başlıklı yazıda, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ülkede mutlak güce sahip gibi gözüktüğünü, ancak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün tekrar ön plana çıkabileceğini yazdı.
Cumhurbaşkanı Gül'ün Kütahya'da gazetecilerin sorularını yanıtlarken "Bukünkü şartlarda gelecekle ilgili siyaset planım yok" sözlerinin yorumlandığı yazıda, açıklamadan her ne kadar Cumhurbaşkanı'nın aktif siyasetten çekilme mesajı verdiği yorumu çıkarılsa da, Gül'ün blöf yapıyor olabileceği söyleniyor ve "Bugünkü şartlarda" ifadesine dikkat çekiliyor.
"Abdullah Gül tekrar önemli bir figür haline gelebilir" denen analizde şu ifadeler yer alıyor:
"Gül, 30 Mart yerel seçimlerine kadar Başbakan Erdoğan ile görev takasına sıcak bakıyor gibi görünüyordu. Tüm yolsuzluk suçlamalarına karşın AKP, yerel seçimlerde oyların yüzde 45'ini alarak ve rakiplerine karşı ezici üstünlük sağlayarak kazandı. Bu tablo Erdoğan'ın Ağustos ayında ülke tarihinin ilk doğrudan seçilmiş Cumhurbaşkanı olması ihtimalini güçlendiriyor. Erdoğan gücünü artırmak için Başbakanlık görevine de Gül değil, kukla bir ismi düşünebilecek güçte."
'Gül ihanete uğramış hissediyor'
Economist'in değerlendirmesinde, "2013 yazındaki sokak eylemleri döneminde Erdoğan'ın yanında duran ve 17 Aralık sürecinde Erdoğan'ın anti demokratik yasa tekliflerini onaylayarak Başbakan'a destek olan Gül, şimdi kendisini ihanete uğramış gibi hissediyor olmalı" deniyor.
Yazı şöyle sürüyor:
"Gül'ün destekçileri iyi niyetle söylenen yalanların mübah olduğu görüşünde. Gül'ün, Başbakanlık koltuğuna oturduğunda Erdoğan'ın adımlarını terse çevirecek girişimlerde bulunmayı planladığını düşünenler var. Ancak artık Erdoğan'a açık biçimde meydan okumak çok zor. Gül bundan sonra AKP'nin son dönemdeki yönünden hoşnut olmayan partilileri yanına çekerek yeni bir parti kurmayı amaçlıyor olabilir mi? Sonuçta 2001 yılında Necmettin Erbakan'ın partisinden ayrılan Erdoğan'ın da yaptığı aynısıydı."
Ancak Economist'in yazısında görüşlerine yer verilen bazı Batılı diplomatlar, "Erdoğan'ın parti üzerindeki hakimiyeti neredeyse mutlak" diyor.
Yazıda Erdoğan'ın en büyük sorununun yavaşlayan kırılgan ekonomik yapı ve Kürt hareketi olduğu belirtiliyor.
Economist'in yazısı şöyle noktalanıyor:
"Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesi için Kürtlerin desteğini arkasına alması gerek. Bu da çözüm süreci kapsamında PKK'ya yeni tavizler verilmesi anlamına gelebilir. Ancak cömertlik milliyetçileri de Erdoğan'dan uzaklaştıracaktır. Bu tür ikilemler neden çok becerikli bir siyasi olan Gül'ü denklemden çıkarmak için henüz çok erken olduğunu gösteriyor."
ÖNCEKİ HABERLER
