Eski Başbakan Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan ile Başbakan Tayyip Erdoğan ile ilgili tartışma yaratacak kıyaslamada bulundu. İşte Ecevit'in iki lideri değerlendirmesi..
Abone olBülent Ecevit AKŞAM'a Demirel Erbakan ve Erdoğan'ı değerlendirdi. Erbakan'a övgüler yağdırırken, "35. Madde kaldırılsın" tartışması açan Demirel'e sert çıktı: Orduyu darbe heveslisi gibi gösteriyor Eski Başbakan Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan ile Başbakan Tayyip Erdoğan ile ilgili tartışma yaratacak kıyaslamada bulundu. Ecevit, iki lider arasındaki farkı, “Erbakan hem dindar hem de sağlam milliyetçiydi; Erdoğan’ın milliyetçiliği ise çok zayıf” sözleriyle açıkladı. 12 Eylül darbesiyle kapatılan Milli Selamet Partisi (MSP) ile 1973 seçimlerinden sonra kurduğu koalisyon hükümeti için “Devrim, çığır açtık” nitelemesi yapan Bülent Ecevit, Erbakan’la kalıcı, manevi bir bağ kurduklarını söyledi. Ecevit, Oran’daki evinde kabul ettiği AKŞAM muhabirinin sorularını yanıtlarken, “35. Madde kaldırılsın” diyerek yeni bir tartışmanın kapısını aralayan eski rakibi Süleyman Demirel’e çattı. Süleyman Demirel’in Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) müdahale kapısı araladığı gerekçesiyle eleştirdiği ve kaldırılmasını istediği TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35’inci maddesiyle ilgili eleştirilerinde, orduyu darbe heveslisi gibi gösterdiğini ileri sürdü. TSK’nın demokrasiyi benimsemiş bir kurum olduğunu kaydeden Ecevit, “Türkiye’de bazı darbeler oldu. Ama TSK hiçbir zaman iktidara el koyma girişiminde bulunmadı. Tarihsel geçmişi ortadayken Silahlı Kuvvetler şöyledir, böyledir demek, AB’nin kışkırtmasıdır” dedi. YA KÖTÜ NİYET YA BİLGİSİZLİK AB’nin, ‘MGK tamamen kalkmalıdır’ talebi olduğunu hatırlatan Ecevit, şöyle devam etti: “Bu ya kötü niyet ya da bilgisizliğin sonucudur. Bugün AB ülkelerinde milli güvenlik kurulları sahibi olmalarını gerektiren bir durum yoktur. Türkiye’nin jeopolitik durumu farklı. Etrafı, sorunlarla çevrili. Biz MGK’yı etkisiz bırakırsak tüm bölge zarar görür. İki ayda bir toplanılsın denmiş ama şimdi ayda bir toplanma gereği duyuyorlar. ABD’yle aramızda sorunlar var ama onlar böyle bir talepte bulunmuyorlar.” ‘Bölgenin ve dünyanın koşullarını hiç bilmiyor’ BÜLENT Ecevit, Başbakan Tayyip Erdoğan’a soğuk baktığını söyledi. Ecevit, Başbakan Erdoğan ile ilgili olarak şu çarpıcı açıklamalarda bulundu: Başbakanlar arasında yazılı olmayan ilişkiler kuralı vardır. Mesela Kıbrıs konusunda ne bana görüş sordu, ne bilgi aldı. Olabilir. Mecbur değildir. Ama bütün dünyada başbakanlar birbirleriyle ilişki içerisindedir. Erdoğan yazılı olmayan bu kuralları önemsemiyor. Ben bu kuralları uygulamada özen gösteriyorum. Erdoğan, bu bölgenin sorunlarını da, dünya koşullarını da bilmiyor. Olabilir. Öğrenebilir. Sayın Başbakan dünya geleneklerini göz önünde tutsun. Kendilerine saygı duyduğumu, ancak partilerinin bayrağı altında konuşamayacağımı aktardım. Üslup tamamen özel bir şeydir. Kendi takdiridir. Gazetecilere davranış biçimi beni çok yadırgatıyor. Hakaret ediyor. Eleştirilere tahammül edemiyor. Ben erken seçimlere karşıyım. Partiler iktidara gelirler ve dediklerini yaparlar. Zamanlarını doldurup gitmeleri lazım. ‘Erdoğan çok zayıf, Erbakan sağlam milliyetçi’ BÜLENT Ecevit, siyasi liderleri değerlendirirken, Başbakan Erdoğan’la kıyasladığı Necmettin Erbakan’a övgüler yağdırdı. İşte Ecevit’in ağzından Erbakan: Erbakan ile Erdoğan arasındaki en önemli fark, Erdoğan’ın milliyetçiliği çok zayıftır. Erbakan ise hem dindar hem milliyetçidir. Mesela Kıbrıs konusunda Erdoğan’ın tavrına bakıyorum; bir de Erbakan’ın. Çok farklı. Erbakan sağlam milliyetçi. Sayın Erbakan ile kurduğumuz koalisyon bir devrimdi. Bir çığır açmıştı. Laiklikle dine bağlılığın bağdaşabileceği ortaya konmuş oluyordu. O bakımdan çok önemli bir olaydı. ARAMIZDA KALICI MANEVİ BAĞ OLUŞTU Sayın Erbakan’la, MSP döneminde koalisyon kurduk. O dönem için kolay değildi. O dönemde CHP ve MSP taraftarları birbirlerine çok karşıydı. Buna rağmen Erbakan’ın isteği üzerine, önceleri gizli olarak bir araya geldik, hükümetimizi kurduk. Kısa zamanda çok başarılı olduk. ABD’den gelen korkunç baskıya, tehditlere karşın, haşhaş ambargosunu kaldırdık. Aynı yıl Kıbrıs Barış Harekatı’nı yaptık. Bunlar aramızda kalıcı manevi bağ oluşturdu. Nermin Hanım’ın vefatı üzerine yanlarına gitmem benim tamamen içimden gelen bir duyguydu. Haber: Ali Ekber Ertürk Kaynak: www.aksam.com.tr