DYP Lideri Ağar, Türkiye ile AB ilişkilerinde gelinen noktayla ilgili yaptığı yorumla diğer muhalefet liderlerinden ayrıldı. Ağar'ın değerlendirmesi şapka çıkartacak cinsten...
Abone olDYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, Avrupa Birliği (AB) ile müzakerelere başlama kararının, Cumhuriyet’in büyük bir başarısı olduğunu belirterek, "Ancak Müzakere Çerçeve Belgesi, bu başarıyı taçlandıramamıştır" dedi. Ağar, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, AB’ye tam üyeliğin Türkiye’nin 42 yıldan beri hedefi olduğunu ve bu hedefin tüm zorluklara karşın ilerleyeceğini söyledi. "Ancak ortaya çıkan tablo endişelerimizi belirtmemize mani değildir" diyen Ağar, AB ile ileri yıllarda önemli krizler yaşama tehlikesi bulunduğunu kaydetti. Ağar, şöyle devam etti: "Müzakere Çerçeve Belgesi’ni incelediğimizde, Türkiye’yi 17 Aralık’tan daha gerilere götürmüştür. 17 Aralık’ta ortaya çıkan olumsuzları giderecek diplomasi atağı yapılamamıştır. Hiçbir aday ülkenin Müzakere Çerçeve Belgesi’nde ’ucu açık’ deyimi bulunmamaktadır. ’Hazmetme’ kriteri ilave olarak getirilmiştir. Belgenin içinde, Ek Protokol’ün uygulanmasıyla ilgili açık beyanlar bulunmakla, bizim karşı deklarasyonumuzun bir anlam ifade etmediği karşımıza çıkarılmıştır." "AVRUPA, TÜRKİYE’NİN ÖNEMİNİ ANLAMIŞTIR" Sular, sınır anlaşmazlıkları, Ermeni meselesi, azınlıklar gibi meselelerin AB müktesebatı içinde yer aldığını öne süren DYP Genel Başkanı Ağar, "Müzakere Çerçeve Belgesi sadece AB’yi değil Türkiye’nin bütün geleceğini bağlıyor. 15 sene süreceği kabul edilirse, 3-4 hükümet ve parlamentonun geleceğini bağlıyor" diye konuştu. Müzakere Çerçeve Belgesi’ni, Türkiye’nin geleceğini etkileyen önemli bir belge olarak niteleyen Ağar, ayrıntıların zaman içinde görüleceğini, Türkiye’nin endişelerini giderici, rahatlatıcı hükümlerin yer almadığını görmenin endişesini yaşadıklarını söyledi. Ağar, şunları kaydetti: "Endişemizin temelinde, ileride müzakere sürecinde karşı karşıya kalınacak zorluklar nedeniyle, meselenin askıya alınması tehlikesi önemli ölçüde vardır. Ortaya çıkan tablo, 2. sınıf üyeliği satır aralarına gizlemektedir ve bunun önüne her türlü açıklığı koymaktadır. Müzakere Çerçeve Belgesi, ’hazmetme’ gibi önemli bir kriteri içinde barındırmaktadır. Bütün bunları mevcut hükümetin hazmetmesi mümkündür ama bizim hazmedebilmemiz mümkün değildir. Türkiye’nin önemini Avrupa iyi anlamıştır. Cumhuriyet Türkiyesi’nin bu önemini, bu ağırlığını onu temsil etmek durumunda olan hükümetin müzakere tarzı anlayamamıştır." "MİLLETLE DOĞRULAR PAYLAŞILMALIDIR" Mehmet Ağar, Türkiye’nin bütün bu zorlukları başka bir hükümetle aşacağını da belirterek, "Türkiye, bu yolda daha emin adımlarla daha açık bir güzergahta yürüyebilirdi. Kimseyi karamsarlık içerisine sokmak amacında değiliz. Ancak uluslararası müzakerelerde bir cümlenin, bir paragrafın, bir maddenin önem taşıdığı gerçeğini gözden ırak tutamayız" dedi. "Cumhuriyet Türkiyesi’nin vazgeçilmezliği tescil edilmiştir. Bu çok önemli ve ciddi bir gelişmedir" diyen DYP lideri Ağar, sözlerini şöyle tamamladı: "Diğer aday ülkelere uygulanmayan bir çok rahatsız edici unsur, Müzakere Çerçeve Belgesi’ne monte edilmiştir. Ortada onurlu bir duruşun getirdiği Müzakere Çerçeve Belgesi yoktur. Milletle doğrular paylaşılmalıdır. Millet tam bilgi sahibi değildir. Türkiye, modern Cumhuriyet döneminin en önemli projelerinden biri olan AB’ye tam üyeliği, karşısına çıkarılacak zorluklara rağmen başaracaktır."