”Karagümrük çetesi elebaşı” olarak bilinen babası Nuri Ergin'in oğlu tahliye oldu
Abone olFatih'te bir kişinin öldürülmesine ilişkin ”Karagümrük çetesi elebaşı” olarak bilinen babası Nuri Ergin ((Nuriş) ve 2 amcasının da aralarında bulunduğu 6 sanıkla birlikte yargılanan Nurettin Ergin tahliye oldu.
İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Nurettin Ergin, Ahmet Uğur Balıkçıoğlu, başka suçtan tutuklu Nuri Ergin ile tutuksuz sanıklar Soner Ergin ve Yaşar Ceylan katıldı. Diğer tutuksuz sanıklar Zeynel Ergin ile Ali Serhat Yıldırım ise duruşmaya gelmedi.
Duruşmada kimlik tespiti yapılan Nuri Ergin, adresinin sorulması üzerine ”10 yıldır hapisteyim, adresimi hatırlamıyorum” dedi. Mesleği sorulan Ergin, marangoz olduğunu söyledi.
Nuri Ergin sorgusunda, oğlu Nurettin Ergin'in komplo kurularak tutuklattırıldığını öne sürdü. Ergin, 17 yaşındaki oğlu Anıl'ın da bu dosyaya bir şekilde eklettirildiğini savundu.
Kültür Üniversitesinde eğitim gören 19 yaşındaki kızını, hasımları tarafından “suikast düzenlenir” diye okuldan aldırttığını anlatan Ergin, şöyle konuştu:
“Anneleri öldüğünde ben yetimlerimi Soner ve Zeynel amcalarına, amcaları kadar sevdikleri avukat Hikmet Çarboğa'ya emanet ettim. Bravo bu amcalarına. Soner, Organize Şubede ifade veriyor. Yanında tanık olarak yıllardır avukatlığımı yapan Hikmet Çarboğa var. Ne yapıyorlarsa, oğlum Nurettin Ergin'in ismini verdiriyorlar. Zeynel ifade veriyor, yine yanında Hikmet Çarboğa var. Organizede 2 saat işkence görmekten korktukları için oğlum Nurettin'in aleyhine ifade veriyorlar. Altına da avukat Hikmet Çarboğa imza atıyor. Benim karakol yüzü görmemiş 17 yaşındaki pırıl pırıl çocuğum Anıl Ergin, ifadesi alınıyor, cumhuriyet savcılığına çıkarılıyor yanında avukat yok. Bunlar nasıl amca? Öksüzlerimi ne hale sokmuşlar? Ben babam öldüğünde bunlara 'ben sizin babanızım' dedim. Bunlara atılan her kurşunun hesabını sordum. Benim kardeşlerim bu olaya alet oldu.”
“NURETTİN ERGİN'İN BABASINI SEÇME HAKKI YOKTU”
Oğlu Nurettin Ergin'in babasını seçme hakkı bulunmadığını, oğluna her zaman kendisi öldürülse bile öldürenlerden intikam almaması gerektiğini söylediğini ve yaşadığı dünyadan uzak tutmaya çalıştığını anlatan Ergin, “Neredeyse 3 yaşındaki torunumun beşiğinin altından silah çıkartıp, bu da örgüt üyesi diyecekler” dedi.
Öldürülen Emre Çakır'ı oğlu gibi sevdiğini, Abbas Özcan ve Serkan Erdemli'nin kardeşlerine kurşun sıkacağının aklına bile gelmediğini söyleyen Ergin, “Kurulan oyunlarla canım dediklerim, canımı almaya kalktılar” diye konuştu.
"CEZAEVİNE SİLAH GÖNDERDİM"
Abbas Özcan'ın ifadelerinde, cezaevindeyken kendilerine bakılmadığını, Uşak Cezaevindeki olaylarda insanların ne kadar rahat öldürüldüklerini görüp gruptan ayrıldığını söylediğini anlatan Ergin, şunları söyledi:
“Abbas Özcan, senin akli dengende bir sorun mu var kardeşim? Uşak Cezaevi olayından sonra bana gönderdiğin mektupların var. Bunları mahkemeye sunacağım. Benim davamdan hapiste yatan kimseyi biz yalnız bırakmadık. Çoraplarından iç çamaşırlarına kadar gönderdik. Helali hoş olsun. Bir delikanlıya cezaevinde ne lazımsa, silahsa silah, telefonsa telefon, paraysa para her şeyi gönderdim.”
“BİZ KENDİMİZİ KARDEŞLERİMİZE ADAMIŞIZ”
Kardeşlerinin ve oğlunun esnaf olduğunu söyleyen Ergin, “Vedat ile birlikte biz kendimizi kardeşlerimize adamışız. Bu soyadına yakışmayanlara. Ben kardeşlerime sıkan olursa onları korurum. Bunları sevdiğimden, bana layık olduklarından değil, bu soyadını taşıdıklarından” dedi.
Ergin, arkasında oturan tutuksuz sanık kardeşi Soner Ergin'e dönüp elini kaldırarak, “Sizden utanmasam vuracağım” diye konuştu. Emre Çakır'ın, kardeşi Soner Ergin'e yönelik bir kurşunlama olayı gerçekleştirdiğini, bunu Karagümrük'te bazı yerlerde anlatarak hava attığını söyleyen Nuri Ergin, şöyle konuştu:
"ADNAN ŞENSES'İ SÜSLEYİN"
“Karagümrük de ne nankör bir semtmiş. O semt, hayatımı söndürdü. Ben de avukat Ali Serhat Yıldırım'a, Uğur Balıkçıoğlu'na gidip Emre Çakır'a neden böyle yaptığını sorup bana bir cevap vermesini ve ona da bir ceza kesmesini istedim. Ama öldürmesini istemedim. Aralarında ne olduysa Emre Çakır ölmüş.”
Adnan Şenses'in Alaattin Çakıcı'nın duruşmalarına katıldığını belirten Nuri Ergin, “Adnan Şenses'in vurulmasını istedim. Uğur'a dedim ki, bunu bir süsleyin” dedi.
NURETTİN ERGİN SUÇLAMALARI REDDETTİ
Nurettin Ergin de, galericilik yaptığını, babasının hapiste olması nedeniyle evin geçimini kendisinin temin ettiğini anlattı.
Ergin, “Recep” adında birinin kendisini aradığını, babasının dostu olduğunu söyleyerek görüşmek istediğini, babasının hasımları olduğundan bu teklifi kabul etmediğini, hatta telefonu yüzüne kapattığını söyledi. Daha sonra avukat Ali Serhat Yıldırım'ın kendisini telefonla arayarak ”Recep”in, babasının sevdiği biri olduğunu, bir daha ararsa iyi davranmasını söylediğini belirten Ergin, şöyle konuştu:
“Bir arkadaşımın evindeyken Recep beni tekrar aradı. O evin adresini vererek buraya gelmesini söyledim. Arkadaşımın arkadaşları da vardı evde. Geldikten sonra biraz konuştuk. İçki içiyorduk. İçki bana dokundu. Tuvalete gittim oradan da bir odaya geçerek uzandım. Ben Recep'in gittiğini sanıyordum. Sabahleyin evi polisler basınca Recep'in de evde olduğunu gördüm. Daha sonra isminin Uğur olduğunu ve arandığını öğrendim. Emre Çakır'ı tehdit etmedim. Silah da taşımıyorum.”
Şikayeti sorulan Emre Çakır'ın annesi Melihat Şen ise “Evladım deyip duruyor, benimki neydi acaba? Çocuğumun hiçbir suçu yoktu. Sizi Allah'a havale ediyorum” dedi. Emre Çakır'ın kardeşi Mehmet Çakır da, “Emre'nin arkadaşları, Nurettin Ergin'in kardeşimi tehdit ettiğini söylediler” diye konuştu.
Nurettin Ergin'in tahliyesine, Ahmet Uğur Balıkçıoğlu'nun tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.
Nurettin Ergin, cezaevi aracına götürülürken “Seni seviyorum baba” diye bağırdı.
Bu arada, duruşmaya getirilirken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret içeren sözler söylediği belirtilen Nuri Ergin hakkında cumhuriyet savcılığınca işlem başlatıldı.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Emre Çakır'ın, Anıl Ergin ile aralarında geçen bir olay nedeniyle Soner, Zeynel ve Nurettin Ergin tarafından tehdit edildiği anlatılıyor.
Nuri Ergin'in avukat Ali Serhat Yıldırım aracılığıyla Ahmet Uğur Balıkçıoğlu'na verdiği talimatla Emre Çakır'ın 9 Ekim 2005 tarihinde öldürüldüğü belirtilen iddianamede, Nuri Ergin'in “adam öldürmeye azmettirmek”, Ahmet Uğur Balıkçıoğlu'nun da “adam öldürmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
İddianamede, avukat Ali Serhat Yıldırım'ın da “suç işlemek amacıyla oluşturulan örgüte üye olmak” ve “adam öldürme suçuna yardım etmek”ten 16 ile 24.5 yıl hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.
Nurettin Ergin, Soner Ergin ve Zeynel Ergin'in ise “suç işlemek amacıyla oluşturulan örgüte üye olmak” ve “tehdit” suçundan 3.5 ile 9.5'ar yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, Yaşar Ceylan'ın da “suç işlemek amacıyla oluşturulan örgüte üye olmak” ve “suç delillerini gizlemek” suçlarından 2 ile 9.5 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması öngörülüyor.