Denediği nükleer silah ile dünya gündemini sarsan Kuzey Kore'ye tepki yağıyor. BM kınama kararı yayınladı, yaptırımlar yolda...
Abone ol NÜKLEER KRİZ Ekim 2006 - Kuzey Kore yeraltında bir nükleer deneme yaptı Şubat 2007 - Kuzey Kore, yakıt yardımı karşılığında ana nükleer reaktörünü kapatma sözü verdi Haziran 2007 - Kuzey Kore Yongbyon'daki ana reaktörünü kapattı Haziran 2008 - Kuzey Kore, uzun süredir beklenen nükleer varlıklarına dair beyanı yaptı Ekim 2008 - ABD, Kuzey Kore'yi terörizmi destekleyen ülkeler listesinden çıkardı Aralık 2008 - ABD'nin enerji yardımını askıya alma kararının ardından Pyongyang yönetimi, nükleer programını tasfiye çalışmasını yavaşlattı Haziran 2009 - Kuzey Kore, "düşmanca niyetleri" olduğunu söylediği Güney Kore ile tüm askeri ve siyasi anlaşmaları iptal ettiğini açıkladı Nisan 2009 - Pyongyang iletişim uydusu taşıdığını söylediği bir roket fırlattı 25 Mayıs 2009 - Kuzey Kore, ikinci bir nükleer deneme yaptı |
Kınama kararı, Kuzey Kore'de yeni bir nükleer aygıtın denendiğinin doğrulanması ardından, 24 saatten az bir süre içinde alındı.
Kuzey Kore'nin geleneksel müttefikleri olan Rusya ve Çin de, kınama kararına imza attı.
Kuzey Kore'nin dün denediği yeni aygıtın 2006 yılındaki denemede kullanılandan daha büyük olduğu haber veriliyor.
Rus savunma yetkilileri, patlamanın boyutunun 20 kilotona ulaştığını ve bunun da denenen aygıtın Amerika'nın 1945 yılında Hiroşima ve Nagasaki'ye attığı bombalara eşdeğerde olabileceğini gösterdiğini söyledi.
Yeni füze denemesi
Bu arada Güney Kore haber ajansı Yonhap, Kuzey Kore'nin doğu kısıyından iki kısa mezilli füze denemesi daha gerçekleştirdiğini bildirdi.
Yonhap, kimliğini açıklamadığı hükümet kaynaklarına dayanarak, denenen füzelerin menzilinin 130 km. dolayında olduğunu bildirdi.
Ajans haberinde, bugün yerel saatle öğleden sonra bir karadan havaya, bir de karadan gemiye fırlatılan füze denemesi yapıldığı belirtildi.
Güney Kore ayrıca, ABD öncülüğündeki bir küresel güvenlik grubu olan Silahlanma Güvenliği Girişimi'ne katılacağını açıkladı.
Kuzey Kore daha önce böylesi bir adımın kendisine karşı bir savaş ilanı anlamına geleceğini duyurmuştu.
Silahlanma Güvenliği Girişimi, her ne kadar tek bir ülkeyi hedef almasa da, Kuzey Kore bu girişimin başlıca hedeflerinden biri olarak görülüyor.
Kuzey Kore, dün gerçekleştirdiği yeraltı denemesinin, ülkenin nükleer caydırıcılığını artırma amaçlı olduğunu açıklamıştı.
Kuzey Kore meydan okuyor
Kuzey Kore resmi haber ajansı bugün, sert ifadeler taşıyan bir bildiri yayımladı. Ajans, Kuzey Kore'nin mücadeleye hazır olduğunu duyurdu.
Ajans haberinde, "ABD'nin, yeni yönetim altında bile, Kuzey Kore yönetimine karşı izlediği düşmanca siyasette hiçbir değişiklik olmadığı açık. ABD'nin, caydırıcı nitelikli herhangi bir düşüncesiz saldırıya girişmesi halinde, ordumuz ve halkımız, savaşa tam hazırlıklı durumdadır." denildi.
Pyongyang yönetimi, nükleer programı ile ilgili olarak uzun süre devam eden müzakerelerden, ABD'nin bu ülkenin daha önceki anlaşmaları da tanıması yönünde baskı uygulaması sonucunda çekilmişti.
Güvenlik Konseyi'ndeki gelişmeler
BM Güvenlik Konseyi Başkanı, üye ülkelerin Kuzey Kore'ye karşı alınacak önlemlere ilişkin yeni bir karar üzerinde çalışmaya başladıklarını söyledi.
Rusya'nın BM büyükelçisi Vitali Çurkin, Güvenlik Konseyi üyelerinin nükleer denemeye yönelik güçlü bir muhalefet sergilediklerini söyledi.
Çurkin, bu denemenin, Kuzey Kore'ye ilk denemenin ardından yaptırımlar getiren BM'nin 1718 sayılı kararının ihlali anlamına geldiğini söyledi.
BM'deki Fransız büyükelçisi ise alınacak yeni kararın metninde Kuzey Kore'ye yönelik sert önlemler ve yaptırımların da bulunması gerektiğini söyledi.
ABD'nin BM büyükelçisi, ülkesinin "güçlü yaptırımlar" talep ettiğini söyledi.
Susan Rice, Güvenlik Konseyi'nin yaptırım kararı ile ilgili olarak bugünden (Salı günü) itibaren çalışmaya başlamasını beklediğini söyledi.
ABD Başkanı Barack Obama, Kuzey Kore'ye karşı benimsenecek ortak tepkinin belirlenmesi için Japonya ve Güney Kore liderleriyle telefon görüşmesi yaptı.
Obama, ABD'nin, müttefiklerinin savunmasına bağlı olduğunu vurguladı.
(Kaynak:BBC)