Avrupa'nın en iyi iki takımı Milan ile Liverpool çarşamba günü kozlarını Atina'da paylaşacak.
Abone olBundan tam iki yıl önce İstanbul’da yaşanan dramada UEFA Şampiyonlar Ligi finalinde Milan ile Liverpool karşılaştı. Milanlılar’ın aklında şu anda sadece intikam almak var. Carlo Ancelotti’nin takımı belki ufak bir farkla favori olan ekip olarak gösterilebilir ama Liverpool aynı yıldırımın iki kez çarpacağını kanıtlamak istiyor ve Rossoneri’nin kendileri için bir tehdit oluşturmadığını aynen 2005’te İstanbul’da olduğu gibi yine göstermek istiyor.
Türkiye’de 2005’te iki ekip arasında oynanan final hala akıllarda ve gelmiş geçmiş en iyi final olarak hatırlanıyor. Milan’ın ilk 45 dakikada bulduğu 3 gole Rafael Benitez’in öğrencilerinin ikinci 45 dakikada verdiği 3 gollü cevap ve penaltılara kalan maçta Liverpool’a giden kupa, futbol tarihinin en canalıcı sahnelerinden birinin İstanbul’da yaşanmasını sağlamıştı.
- Atina Olimpiyat Stadı ya da bilinen diğer adıyla OACA Spyro Louis Stadı bu dev şov için, kıtanın en iyi iki takımı için hazırlandı. Milan rövanşı almak isterken burasının Milan’a şans getirdiği de ayrı bir konu; ne de olsa 1994 Şampiyonlar Ligi finalinde aynı stadyumda İspanyol devi Barcelona’yı 4-0 yendiler.
- Milan ve Liverpool toplamda 11 Avrupa kupası kazandı. Milan için Atina’da gelecek zafer onlar için 7. Avrupa kupası olurken, Liverpool için de 6. Kupa olabilir. Dünya’da sadece 9 kupası olan Real Madrid bu ikiliden fazla bu onuru yaşayan takım oldu.
- Milan 11. finaline katılıyor ve daha önce 1963, 1969, 1989, 1990, 1994 ve 2003’te kupayı kaldırdılar. Rossoneri 1958, 1993, 1995 ve 2005’te ise final oynadı. Sadece Madrid (12) bir fazlayla daha çok finalde boy gösterdi.
- Liverpool’un 7. finalinde ise elde ettiği 5 kupa var, 1977, 1978, 1981, 1984 ve 2005. Anfield ekibinin tek final mağlubiyeti 1985’te geldi.
- Liverpool “ev formasını” giydiği her maçta kupaya uzanmayı başardı ve “beyazlar” üzerlerindeyken de rakiplerini yendiler. Öte yandan Milan ise “beyazlar” üzerindeyken İstanbul’da kaybetmiş olsa da çizgili forma ile kazanılan 1963, 1989, 1990, 1994 ve 2003’te gelen kupalara rağmen “beyazlar”ı şanslı forma olarak değerlendiriyor.
- Şahıs bazında bakılacak olunursa, Milan’dan Paolo Maldini Rossoneri ile 1989, 1990, 1994 ve 2003’te boynuna taktığı şampiyonluk madalyasından sonra bu finalde de 5. kez şampiyonluk madalyasını boynuna takabilir. Maldini Atina’da çıkacağı finalle birlikte Pacho Gento'ya ait olan 11 final rekorunu egale edecek. Gentho şu anda tarihteki en başarılı 3 futbolcudan biri; Real Madrid efsanesi adına 6 madalya taşırken, diğer efsane takım arkadaşları Alfredı di Stefano ve Jose Marira Zarraga 5’er kez madalya taktı.
- Eğer Maldini’nin babası Cesare’nin ayak izlerinden giderek Milan ile Avrupa Kupası’nı kazandığını söylüyorsak, o zaman Liverpool kalecisi Pepe Reina’nın daha iyisini yapmaya çalıştığını söyleyebiliriz. Pepe’nin babası Miguel, 1974 finalinde Atletico Madrid’in Bayern Münih’e kaybettiğinde üzülen tarafta yer aldı.
- Ancelotti ve Benitez ikisi de daha önce takımlarının müzesine birer kupa götürmeyi başardı. Ancelotti 2003’te ve Benitez ise 2005’te. Milan’ın çalıştırıcılarına bakacak olursak Ancelotti hem teknik direktör hem de futbolcu olarak kupa kaldıran 5 isimden biri.
- Milan’ın Avrupa’da tarih yazan bir diğer ismi ise kesinlikle Clarence Seedorf. O, 3 farklı takımla bu onura uzanan tek isim ve Hollandalı yıldız Ajax (1995), Real Madrid (1998) ve Milan (2003) ile Şampiyonlar Ligi’nde zirve yaptı.
- Bu iki dev 25 Mayıs 2005’te İstanbul’daki unutulmaz finalden beri ilk kez kozlarını paylaşacak. Milan o gece Maldini ile ilk dakikada golü bulmuş ve finallerin en hızlı golüne ulaşmıştı. Ardından da devre arasına girilmeden önce 39 ve 44’te Hernan Crespo ile farkı 3’e çıkartmıştı. Liverpool ise Seteven Gerrard liderliğindeki performans artışında 54’te kaptan Gerrard, 56’da Vlademir Smicer ve 60’ta da Xabi Alonso ile cevap vermişti. Nefes kesen finalide penaltılarda gülen ise 3-2 ile İngiliz ekibi olmuştu. O maçın unutulmaz anlarından biri de, gecenin kahramanlarından Liverpool file bekçisi Jerzy Dudek’di ve Dudek, Andriy Shevchenko'nun penaltısını kurtarmayı başarmıştı..