İstanbul'daki iki sinagog, HSBC ve İngiltere Başkonsolosluğu bombalamalarından sorumlu tutulan 69 kişinin bugün yargılanması başlıyor.
Abone olİstanbul'da 15 Kasım 2003 tarihinde sabah saat 9.30'da gerçekleştirilen Osmanbey'deki Beth İsrael Sinagogu ve eşzamanlı gerçekleştirilen Şişhane'deki Neve Şalom Sinagogu'na düzenlenen bombalı intihar saldırıları ile bu olaydan 5 gün sonra 20 Kasım 2003 günü saat 10.55'de yine eşzamanlı olarak gerçekleştirilen Levent'teki HSBC Bank Genel Müdürlüğü ve İngiltere Başkonsolosluğu'na yönelik bombalı intihar saldırıları ile ilgili yargılama pazartesi günü İstanbul 2 No'lu DGM'de başlıyor. Beş güne yayılan davanın ilk oturumunda 50'si tutuklu olmak üzere toplam 69 sanık, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nı değiştirmeye cebren teşebbüs, bu suça iştirak, yasadışı silahlı El-Kaide örgüt üyeliği ve bu örgüte yardım suçlaması ve 5 yıldan ömür boyu ağırlaştırılmış hapis cezası istemi ile hakim karşısına çıkacak. 61 ÖLÜ, 647 YARALI El-Kaide Türkiye yapılanması tarafından gerçekleştirildiği öne sürülen iki ayrı tarihteki dört eylemde intihar saldırılarını gerçekleştiren eylemciler Mesut Çabuk, Gökhan Elaltuntaş, İlhan Kuncak ve Feridun Uğurlu ile birlikte toplam 61 kişi yaşamını yitirmiş, 647 kişi de yaralanmıştı. Yaralıların müşteki sıfatı ile yeraldığı dava iddianamesinde ev, işyeri ve otoları zarar gören çok sayıdaki vatandaşın adlarına ise müşteki sayısının çokluğu nedeniyle yer verilmedi. 36 KLASÖRLÜK DAVA DOSYASI Dört ayrı intihar saldırısı ile ilgili davanın soruşturma ve dava açılma aşamasına kadar süreçte 36 klasörlük bir dava dosyası oluştu. 25 Şubat 2004 tarihinde tamamlanan soruşturma hakkında 128 sayfalık iddianame hazırlayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı dava dosyasını 2 No'lu DGM'ye gönderdi. İddianamede iki ayrı tarihte gerçekleştirilen dört intihar saldırısı, silahlı El-Kaide örgütünün yapısı, amacı, staratejileri, gücü, kaynakları ve kadroları, davanın sanıkları için istenen cezalar ve gerekçeleri, sanıkların El-Kaide Türkiye yapılanması içindeki yeri, eylem ve faaliyetleri ayrıntılı olarak anlatıldı. 5 gün sürecek duruşmanın ilk gününde iddianamedeki isim sırasına göre ilk dokuz sanık, diğer günlerde ise 15'er sanık duruşmalara çağırıldı. İLK SORGULANACAK 9 SANIK Dava iddianamesinde ilk günkü oturuma Kocaeli Cezaevi'nden çağırılan ilk dokuz sanık; Fevzi Yitiz, Adnan Ersöz, Yusuf Polat, Harun İlhan, Osman Eken, Süleyman Uğurlu, Metin Ekinci, Seyit Ertul ve Baki Yiğit. Bu sanıklardan Yitiz, Ersöz, Polat, İlhan ve Eken'in TCK 146. maddesine göre Anayasal düzeni silah zoru ile ortadan kaldırmaya kalkışmak suçundan ömür boyu ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırılması isteniyor. Davanın bir numaralı sanığı Fevzi Yitiz patlayıcıları hazırlayıp kamyonlara yerleştirmekle suçlanıyor. Yitiz'in El-Kaide örgütünün Afganistan'daki kamplarında siyasi ve askeri eğitim aldığı belirtiliyor. Adnan Ersöz El-Kaide Türkiye yapılanmasının finansal sorumlusu olarak tanımlanıyor. Örgütün lideri Usame Bin Laden'le yüzyüze görüştüğü iddia edilen Ersöz'ün bu görüşmenin ardından Türkiye yapılanmasını oluşturduğu öne sürülüyor. Yusuf Polat, Beth İsrael Sinagogu saldırısını organize etmekle suçlanıyor. Harun İlhan, her iki sinagog saldırısına bombalı intihar eylemi talimatını vermekle suçlanıyor. Osman Eken, El-Kaide Türkiye yapılanmasının emiri olarak tanımlanan firari sanık Habib Aktaş'ın bacanağı. Bombalı kamyonların hazırlanmasında aktif görev almakla suçlanıyor. Süleyman Uğurlu, HSBC Bank Genel Müdürlüğü'ne intihar saldırısı düzenleyen Feridun Uğurlu'nun kardeşi, Anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye kalkışmak eylemine iştirakle suçlanıyor. Metin Ekinci, davanın firari sanıklarından Azat Ekinci'nin ağabeyi. Beth İsrael Sinagogu'na saldırı düzenleyen Mesut Çabuk, Metin Ekinci'nin kimlik bilgilerini kullandı. Anayasal düzeni salah zoruyla değiştirmeye teşebbüse iştirakle suçlanıyor. Seyit Ertul, El-Kaide Türkiye yapılanmasının Konya ve Adana sorumlusu olduğu öne sürülüyor. Örgütün özel görevli üyesi ve yöneticisi olmakla suçlanıyor. Baki Yiğit'in da Laden'le görüştüğü ve örgütün kurucu liderlerinden olduğu iddia ediliyor. İNTİHAR EYLEMCİLERİ DNA TESTİ İLE BELİRLENDİ Toplumda büyük infial yaratan eşzamanlı, bonmalı intihar saldırılarını gerçekleştiren El-Kaide eylemcilerinin kimlikleri Adli Tıp Kurumu'nda yapılan DNA testleri ile belirenebildi. Kurumun DNA test sonuçlarına göre Beth İsrael Sinagog saldırısını Mesut Çabuk, Neve Şalom Sinagog saldırısı Gökhan Elaltuntaş, İngiltere Başkonsolosluğu'ndaki saldırı Feridun Uğurlu ve HSBC Bank Genel Müdürlüğü saldırısı İlyas Kuncak tarafından gerçekleştirildi. Saldırılar sırasında ölen dört intihar eylemcisi ile ilgili olarak yargılama yapılamayacağı için ek takipsizlik kararı verildi. DGM DURUŞMAYA HAZIR İstanbul DGM'de 31 Mayıs günü başlayacak 5 günlük El-Kaide duruşması için çok yoğun güvenlik önlemi alındı. Davanın tutuklu sanıkları Kocaeli ve Gebze Kapalı Cezaevi'nden sabah saatlerinde DGM'ye getirilecek. Duruşma tarihlerinde özel araçların İstanbul DGM ve çevresine yaklaşmasına izin verilmeyecek. Çok sayıda çevik kuvvet polisinin yanısıra İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ve Asayiş Şube'de görevli sivil polisler de güvenlik için DGM'de tutulacak. 20 SANIK AF İSTEDİ Davanın tutuklu 20 sanığı 4959 sayılı Topluma Kazandırma Yasası kapsamına alınarak af ve ceza indirimi talebinde bulundu. Sanıkların bu talepleri mahkeme tarafından yargılama sürecinde değerlendirilecek ve gerekli koşulların bulunması durumunda savcılıktan talepte bulunan 20 sanık yasadan yararlandırılabilecek. İSTEMEZLERSE İFADE VERMEYECEKLER DGM'lerin kapatılması kararından sonra ara sürecin yaşanmaya başlandığı bu mahkemelerde tüm yeni davalarda sanıklara istemeleri durumunda ifade vermeme, ifade vermeyi erteleme fırsatı tanınıyor. Hukukçular bu genel uygulamanın El-Kaide sanıkları için de geçerli olacağı ve sanıkların istekleri doğrultusunda ifade vermeyebileceklerini belirtiyor. DÜNYANIN GÖZÜ DGM'DE Olağanüstü davanın olağanüstü duruşması nedeniyle yerli ve yabancı basın da İstanbul DGM'de olacak. Özellikle yabancı haber ajansları günler öncesinden DGM'ye başvuruda bulunarak duruşmayı izleyeğini bildirdi. El-Kaide örgütünün özellikle 11 Eylül 2001 İkiz Kuleler saldırısının ardından tüm dünyada tanınması ve çokuluslu bir örgüt olması nedeniyle davaya yabancı basın kuruluşlarının yoğun ilgisi olduğu belirtiliyor.