Dünya kamuoyu, AK Parti Hükümeti ve Başbakan Erdoğan'ın Kerkük söylemini tartışılıyor. Yabancı diplomatlar, şaşkınlıklarını şu sözlerle dile getiriyor..
Abone olHükümet kanadından yansıyan sert Kerkük açıklamaları, yerli ve yabancı diplomatik çevrelerde kafaları karıştırdı. Yabancı diplamatlar, ''Erdoğan'ın son açıklamalarına bir anlam veremiyoruz'' diyor. Diplomatlara göre, hükümet, bu konularda son derece ihtiyatlı bir görüntü yansıtan askeri kanada göre daha sert. Özellikle de yabancı diplomatlar, "Başbakan Erdoğan'ın son açıklamalarına bir anlam vermekte zorlanıyoruz" diyor. Kerkük konusunda ard arda gelen açıklamalar, Ankara'daki diplomatik kaynaklarca da dikkatle takip ediliyor. Diplomatik çevrelerdeki ağırlıklı görüş, Türkmenlere yönelik bir saldırı olmadan Türkiye'nin bölgeye müdehale edemeyeceği yönünde. Diplomatlar, bu çerçevede, 'Başbakan Erdoğan'ın sert açıklamalarıyla ima ettiği yaptırımların ne olabileceğini' tahmin etmeye çalışıyorlar. Gündeme gelen seçenekler Yaptırımlar konuşulurken Kürt bölgesine açılan Habur sınır kapısının kapatılması, Kerkük-Yumurtalık boru hattından petrol sevkiyatının durdurulması, İncirlik'in ABD tarafının kullanımının daha da sınırlandırılması gibi seçenekler gündeme geliyor. Ancak bu seçeneklerin de Türkiye'ye ciddi siyasi, diplomatik ve ekonomik maaliyet yükleyeceğine işaret ediliyor. Bu durum karşısında 'hükümet zor gerçekleştirebileceği uyarıları niçin yapıyor?' sorusuna yanıt aranıyor. Uyarılar AKP tabanı ile mi ilgili? Yerli ve yabancı diplomatlar, bu uyarıların hükümet tarafından daha çok AKP tabanındaki milliyetçi unsurları yatıştırmak amacıyla yapıldığını düşünüyorlar. Ancak bunun hükümet açısından tehlikeli olduğunu ve yerine getirilemeyen uyarılar karşısında hükümetin elinin güçlenmeyeceğini, aksine zayıflayacağını savunuyorlar. Batılı diplomatlar, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un son açıklamalarının, hükümet kanadından yansıyan açıklamaların aksine, ihtiyatlı, anlaşılabilir ve tatmin edici olduğunu da belirtiyorlar.