Dünya iki manyaktan daha masumdur

Beklide kıymetini bilmeli bu günlerin, yarının ne getireceğini bilmeden, evdeki huzurun, işindeki bereketin, etrafındaki seni seven ve hala sevdiklerinle beraberken, küçük dertlenme lerin, almak isteyip de, aldıklarının heyecanı nı.

Sırada beklerken, yoğun trafikte millete laf yetiştirirken,sen,ben acaba değişim rüzgarlarının estiği hatta insanların çıldırdığı, kan ve gözyaşıyla kavrulmuş toprakların çocukları mı olacağız?

Dünya yeniden güncellenmeye çalışılıyor, bu güncelleme ile hayatımızın akışı şekli değiştirilmek üzere.

Hani pahalı akıllı telefonlara verilen yeni özellik ve yeni güncellemeler nasıl bize yeni bir telefon ve kabarık bir fatura olarak geliyor sa, Korkarım ki ayar yapmaya çalışan kendini dünyanın efendisi sananlar herkese kalabalık bir hesap çıkarmış durumdalar.

Dünya o kadar büyük ki hepimize yer var,herkesi doyurur desek de maalesef insan oğlunun midesi doymuyor, istekleri bitmiyor, tüm nimetler dünyayı kendi evi sananlara, dışında kalanlar onların kölesi.

Malum uzun zamandır bir gerilim var dünyanın her yanında, ABD, ile Rusya arasında, görünen sanki bu olsa da, batıyla orta doğunun savaşı bitimine yakın, Batının yeni savaşı, batı ile doğudur.

ABD ve Rusya üzerinden yürütülen savaş üçüncü dünya savaşının ön provalarıdır ki, aslında herkes tarafını seçmiş, sadece tarafsızların tarafı belli değildir.

Savaş meydanı dünya,bahanesi Suriye dir.

Tarafsız gibi görünen iki ülke vardır. Biri Türkiye diğeri Japonya’dır.

Zorla taraf edilmeye çalışılan Türkiye 15 temmuzda ben bağımsızım dedi, dedi ancak ben şu taraftayım hala demedi.

Japonya etliye sütlüye karışmam modunda görünse de Hiroşima’nın acısı hala içlerinde ve yaralarını hiç iyileştirmedi, acıları hep taze saklamak için doğan her Japon’a önce bu acıyı öğrettiler. Bence intikam alma dan da asla yara kabuk bağlamayacak.

Aslında 15 temmuzda bizim için büyük bir yaradır, ihanet ve hainlik dolu. Her ne kadar üstümüze alınmasak ta, memleketin var olma ya da yok olma meselesidir, bıçak sırtında gidilip gelindiği tarihi bir depremdir.ve bunun mimarı dost müttefik ve yersen stratejik ortağımız ABD dir ve onun uzantısı köpekleridir.

Şimdi ne olacak,gün gelip ufukta savaş çıktığında Türkiye hangi mevzide kendine can bulacak.

Sorun şu ki kavgalı tarafların bir davası var, oda: dünyaya hâkim olmak, kaynakları hoyratça kullanma özgürlüğüne sahip olmak. İşte bu ödül için yaşananlar, klasik mahalle kavgası ağzında başlayan dünya savaşının provasıdır.

Türkiye iki mahalle arasında bıyıkları az önce terlemiş, yeni yeni kim olduğunun farkında eski mahalle muhtarının varisi civan genç delikanlıdır. Sadece yumurta topuk ayakkabısı,tesbihi, belinde kaması birde kaytan bıyıkları yok,farkında olmasa da tarihten gelen genetik bir miras,doğuştan liderlik özelliği var.

Gel gelelim ki karşı taraf lar da her türlü silah var, hile, hurda, alçaklık kol geziyor,

İki ayrı iki mahallenin iki manyağı ara sıra Türkiye’nin sırtını sıvazlayıp, çaktırmadan sırtına sırtına vursa da , genç delikanlı her seferinde başını iki yana sallayıp ya sabır çekip, her seferinde belaya bulaşmamayı başarıyor.

Karşı taraflar dediğim deli Tramp ve tilki Putin, ikisinin de ipiyle kuyuya inilmez ama Türkiye’nin evi maalesef iki mahallenin tam ortasında.

Putin  az şeytan değil, dağılan Sovyetler birliğinden başını her kaldıran ülkenin başına çorap örmekte çok maharetli

Tramp ve ahalisi de, kendinden olmayanı köle zanneden, sömürgeci zihniyetin temsilcileri.

Türkiye civan delikanlısının hısım akrabası çok ama onlarda kendi derdiyle cebelleşiyor, kendi başına değil birinin adamı olarak ancak hayat da kalıyor,

Ah işte ABD ve Rusya’nın etrafındaki ülkeler kendi taraflarını i ilan ederken, çıksa bu akrabalardan birkaçı, bizde Türkiye’nin yanındayız, o ne derse ve neredeyse oradayız bir diyebilse, işte o zaman dünya iki kutuplu değil, üç kutuplu yaşamayı öğrenir,

Eminim ki üçüncü kutba girenler de çok olacaktır.

o zaman iki manyak bir birine posta koyarken hep üçüncü gücün durduğu yeri hesaba katmak zorunda kalacaktır.

Dünya ikiden büyüktür

Dünyanın üçüncü denge kutbuna ihtiyacı vardır, bu denge gücü iki manyak kavga ederken diğerlerinin bu kavgaya katılma mecburiyetini de ortadan kaldıracaktır.

Türkiye ne yapacak bilemiyorum, ancak aklı karışık, çok hesap yapmak zorunda, topluyor çıkarıyor, sorunun cevabı çıkmıyor.

Bence en stratejik yaklaşımı dengeleri değiştirebilecek taraflarıyla kenarda beklemek olmalı, kazananı olmayacak bu kavganın kazananı olmaktır.

Tüm Türki cumhuriyetleri, balkanlar, Pakistan ve havarisi Türkiye’nin yanın da ayrı bir kutup oluşturup,

Çıkın lan kavganızı dışarıda yapın, etrafı da dağıtmayan diyebilseler…içinde Müslüman ülkelerin çoğunlukta olduğu üçüncü güç olarak…

Bence de saçma bir hayal oldu….

O zaman tek seçenek kalıyor, çok güçlü bir Türkiye lazım, onu da çoğalttığınız imam hatipler de Deist yetiştirerek değil, meslek liselerinde ve üniversitelerde bilimsel çağdaş eğitimle sağlayabilirsiniz.

Dünyanın en kötü eğitim sistemine sahip olup birde, güçlü ülke olmaya kalkarsanız gülünç olursunuz.

Allah dünyanın yardımcısı olsun. Bugün olmasa da taraflar birbirine hava atsa da, bir gün bu manyaklar birbirine dalacak, işte o gün güçlü olmak için tek çare çalışmak.