Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Sıfır Atık Projesi ile Dünya Bankası tarafından bir ilk olan "İklim ve Kalkınma Liderlik Ödülü"ne layık görüldü.
Abone olCumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Devlet Konukevi bahçesinde düzenlenen Dünya Bankası İklim ve Kalkınma Liderlik Ödül Töreni'ne katıldı.
Dünya Bankası tarafından kendisine layık görülen “İklim ve Kalkınma Liderlik Ödülü"nü tüm doğaseverler adına kabul ettiğini söyleyen Emine Erdoğan, iklim değişikliğinin yalnızca bir çevre sorunu değil, ülkelerin kalkınmasını ve refahını derinden etkileyen küresel bir kriz olduğunu kaydetti. Küresel iklim eyleminin önemli bir aktörü olmayı sürdüreceklerini kaydeden Erdoğan, “İklim değişikliğiyle mücadelede adil yük paylaşımı, kimsenin geride bırakılmaması ve tüm ülkelerin mücadeleye aktif katkı sağlaması son derece önemli. Bu farkındalıkla önümüzdeki süreçte küresel iklim eyleminin önemli bir aktörü olmayı sürdüreceğiz. Müreffeh bir dünya geleceği, istisnasız tüm ülkelerin müşterek sorumluluğudur. Türkiye olarak küresel sera gazı emisyonlarındaki tarihsel sorumluluğumuz yüzde 1’den az. Ancak biz bu meseleye atacağımız her adımın, ardımızda bırakacağımız bir insanlık eseri olduğu nazarıyla yaklaşıyoruz. Dolayısıyla her gün icraatlarımıza bir yenisini ekliyoruz” dedi.
“Çevreyi korumak için ciddi yatırımlar yapıyoruz”
Emine Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“2017 yılında başlattığımız ’Sıfır Atık Projesi' ile atıkların geri kazanım oranını 2035 yılında yüzde 60’a taşımayı hedefliyoruz. Sıfır Atık Projemizin bir diğer ayağı da ‘Sıfır Atık Mavi’ oldu. Bu sayede bugüne kadar 138 bin ton deniz çöpü toplandı. 324 kıyı tesisimizde atığı alınmamış tek bir gemi dahi bırakılmıyor. Denizcilik Atıkları Uygulaması ile gemi ve tekneler 7/24 online takip ediliyor. Denizlerin temizliğinin bir göstergesi olan mavi bayraklı plaj sayımız 2002 yılında 151 iken, bugün bu sayı 531’e çıktı. Ayrıca ülkemizin orman alanını ve ağaç servetini çoğaltmak, biyolojik çeşitliliği geliştirmek ve çevreyi korumak için ciddi yatırımlar yapıyoruz.”
“2023 yılına kadar ülkemizde 7 milyar fidanı toprakla buluşturmayı hedefliyoruz”
Emine Erdoğan, 2030 yılına kadar Türkiye’nin yüz ölçümünün yüzde 30’unu ormanlık alan haline getireceklerini vurgulayarak, “2023 yılına kadar ülkemiz genelinde toplamda 7 milyar fidanı toprakla buluşturmayı hedefliyoruz. 2030 yılına kadar ise ülke yüz ölçümümüzün yüzde 30’unu ormanlık alan haline getireceğiz. Çölleşmeyle mücadele çerçevesinde hazırladığımız eylem planlarıyla arazi rehabilitasyonu ve restorasyonunu içeren faaliyetler gerçekleştiriyoruz. Ülkemizin yenilenebilir enerji alanında da öncü bir rolü var. Halihazırda elektrik kurulu gücümüzdeki yenilenebilir enerji kaynaklarının payını yüzde 54’e yükselttik. Bu oranla Avrupa’da beşinci, dünyada 12'nci sırada yer alıyoruz. Türkiye, önümüzdeki günlerde Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi’nin 16. Taraflar Konferansı’na ev sahipliği yapacak. Bu vesileyle ülkemizin biyolojik çeşitliliğinin korunmasında öncü rol oynamaya devam edeceğini belirtmek isterim” diye konuştu.
“İklim değişikliğiyle mücadelede çalışmamız gereken en önemli alanlardan bir vicdandır”
Bugün insanlığın doğaya artık bir ham madde deposu olarak baktığını belirten Emine Erdoğan, “Anadolu insanının tabiatla kurduğu muhteşem bir bağ var. Bu bağ, yüzyıllar içinde derin bir ahlaka dönüşerek bizlere miras kalmış. Yeme içme kültüründen müziğe, mimariye kadar bu düzgün ilişkinin izlerini takip edebilirsiniz. Tabiatla olan dostluğumuz bir hak hukuk ekseninde inşa edilmiş. İnsanın hakkı kadar ağacın, suyun, toprağın, hayvanların hakkı da gözetilmiş. Oysa küresel anlamda tüm insanlık, doğaya artık yalnızca bir ham madde deposu olarak bakıyor. Onu bir sömürü alanı olarak görüyor, doğanın kırılan kalbini görmezden geliyor. Tüm toplumların geçmişinde, kültüründe, inancında tabiat besleyen, saran, koruyan, kollayan bir anadır. Karşılıklı ilişkimiz aldığımız kadar vermek, verdikleri için şükretmek ve ihya etmek üzerine kurulmalıdır. Yani, iklim değişikliğiyle mücadelede tabiatın kanayan yaralarını iyileştirmek için çalışmamız gereken en önemli alanlardan biri vicdanlardır. Böyle bir vicdanı ayağa kaldıracak, çevre ahlakını yeniden tesis edecek eğitim ve kültür çalışmaları da diğer tüm yatırımlar kadar önemlidir” dedi.
Emine Erdoğan, farklı ülkelerin gençlerini bir araya getirecek çalışmalar yapılmasını teklif ederek, “Ben bu vesile ile bilhassa farklı ülkelerin gençlerini bir araya getirecek gençlik kampları ve çalıştaylar düzenlenmesini teklif ediyorum. Gençlere medeniyetlerin tabiata nasıl yaklaştıklarını ve bu yaklaşımın sanatta, edebiyatta ve yaşam kültüründeki karşılıklarını gösterelim. İnanıyorum ki bu çaba, ‘sürdürülebilir bir dünya’ için en önemli itici güç olan ‘sürdürülebilir sevginin’ tohumlarını atacaktır” ifadelerini kullandı.
Dünya Bankası Türkiye Direktörü Auguste Tono Kouame ise, Emine Erdoğan’ın desteğiyle Türkiye'nin artık ekonomik büyüme ve sosyal refah için ulusal stratejisinin merkezine iklim eylemini yerleştirdiğini anlattı. İklim değişikliği konusunda acil önlem alınması gerektiğini kaydeden Kouame, Türkiye’nin Paris Anlaşması'nı onaylamadan önce de iklim değişikliğiyle mücadele ettiğine vurgu yaptı.
Dünya Bankası tarafından dünyada ilk kez Emine Erdoğan'a layık görülen "İklim ve Kalkınma Liderlik Ödülü"nü Dünya Bankası Türkiye Direktörü Kouame takdim etti. Ödüle işlenen her bir kare ve kutucuğun kalkınmanın yapı taşları olarak tasarlandığı, ödülün yeşil ağırlıklı olmasınınsa iklim dostu ve kalkınmayla yoluna devam eden müreffeh Türkiye'yi temsil ettiği bilgisi paylaşıldı.
Ödül törenine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, Dünya Bankası Türkiye Direktörü Auguste Tano Kouame, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Yunus Kılıç ve iklim elçisi gençler iştirak etti.
"Daha çok işimiz var"
Alanda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca hazırlanan "Dünya Ortak Evimiz" başlıklı sürdürülebilir kalkınma hedefi maketlerinin önünde katılımcılar ve gazetecilerle fotoğraf çekinip sohbet eden Emine Erdoğan, tören sonunda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Projeye başlarken işlerin bu noktaya geleceğinin düşünülüp düşünülmediği sorusu üzerine Emine Erdoğan, “Başlarken bu kadar sonuç alacağım hiç aklıma gelmedi. Ödül almak için de yapmadım bunları. Bu ödülü ülkem, milletim, alt yapıyı hazırlayan akademisyenler, çevreciler adına aldım” cevabını verdi.
"Daha çok işimiz var. Ama hep birlikte bunu başaracağımıza inanıyorum. Hele gençlerin buna inanması çok önemli. Başladığımız yerden gençlere devredeceğiz, onlar devam ettirecek inşallah” diyerek gidilmesi gereken yollar olduğunu kaydeden Emine Erdoğan, vatandaşların Sıfır Atık Projesi’ni sahiplendiğini söyledi. Emine Erdoğan, bir şeyler alırken ve atarken dikkatli olunması çağrısı yaparak, "Vatandaşlarımız gereksiz şeyleri satın almasınlar. Uzun vadeli kullanımdan sonra da dönüştürmeyi denesinler. Bu sadece giyside değil bütün eşyalarımız için geçerli. Halkımıza güveniyorum, mutlaka en iyisini yapacaklardır” dedi.