Zaman gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, İnternet kullanıcılarını şok eden bir yazı kaleme aldı.
Abone olZaman gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı bugünkü köşesinde internet kullanıcılarını şoke eden imalarda bulundu. Dumanlı filtrelemeye olan tepkinin "Ben bu sitelerden rahatsızım, bunlar evime girmesin" diyen kişinin özgür iradesinin kısıtlanması olduğunu söylerken "İnternetime Dokunma" eyleminin ardında internet filtresi rantçılarının olduğunu iddia etti.
cnnturk.com'un haberine göre Dumanlı, Zaman gazetesinde yayınlanan yazısında İnternet yasağına ilişkin ilginç tespitlerde ve imalarda bulundu. Dumanlı'nın yazısındaki ilginç tespitleri sizin için derledik:
YASAK SİYASİ İMASI
Ekrem Dumanlı'ya göre "internete sansür geliyor" denmesinin seçim zamanında olması düşündürücü...
ÇARPITMA VAR
"İnternetime dokunma" sloganı gerçekçi olsa bari! Gerçeğe baktığınızda anlıyorsunuz ki internete dokunan yok. Bir kısım medya radikal kışkırtmalar eşliğinde gerçeği (gizliyor demiyorum) çarpıtıyor.
FİLTRESİZLİKTEN ÇARESİZLİK İÇİNDE KIVRANAN İNTERNET KULLANICISI
Eğer bir internet kullanıcısı "ben zararlı gördüğüm şu içerikli siteleri görmek istemiyorum" ya da "evimde, işyerimde şu tarz yayınlar yapan sitelere ulaşılmasını arzu etmiyorum" diye başvuruda bulunursa, TİB o talebe uygun bir filtreleme yapabilecek. Bundan niçin rahatsız oluyor bazı çevreler? Bazı aileler cinselliğin istismarına karşı, fuhşa, alkole, uyuşturucuya karşı böyle bir önlem almak isterse çaresizlik içinde kıvransın mı?
SANSÜR DEYİP GEÇMEK
"İnternetime dokunma" diyene TİB, "al güle güle kullan" diyor zaten. Ancak bazı insanlar bazı yayınlardan rahatsız oluyor ve çocuklarını pornodan, uyuşturucudan vs. korumak istiyorsa sen neden rahatsız oluyorsun ki! Ayrıca, dünyada da internet suçlarına karşı yoğun bir mücadele yapılıyor. Bunların tamamına sansür deyip geçmek doğru bir yaklaşım olmasa gerek.
FİLTRE PROGRAMCILARI RANTÇI
Bir insan bazı siteleri filtrelemek istese bunu kendi başına yapamaz mı? Bir kısım pornografik yayınlar için filtre görevi gören programlar satılıyor; ancak bunun bir bedeli var. 15-20 dolar civarında yapılan ödeme sonucunda aileler, çocuklarını bu sitelerden uzak tutabiliyor. Çoğu zaman bu da işe yaramıyor. Şimdi devlet vatandaşına "şayet böyle bir talebin varsa başka bir ödeme yapmana gerek yok, bana başvuruda bulunursan ben bu isteğini yerine getirebilirim" diyor. "İnternetime dokunma" diyenlerin bir bölümü acaba filtre programı satanların gazına mı geliyor? Oradaki rant yabana atılır cinsten değil çünkü.
BAŞKASININ ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLAMA ÖZGÜRLÜĞÜ
Ortada gerçekten bir sansür olsa topyekün herkesin ayağa kalkması gerekir; ancak yok öyle bir sansür. İnsanların resmî başvurusuna bağlı bir filtre sistemi nasıl sansür sayılabilir? Başvurunu yapmazsın, şu anki konforun neyse onu doya doya yaşarsın olur biter. Ancak "ben bu sitelerden rahatsızım, bunlar evime girmesin" diye dilekçe veren bir kişinin özgür iradesini nasıl kısıtlayabilirsin?
ÖNCE YUMURTA KAPIYA DAYANSIN SONRA PROTESTO EDERİZ
Bir gün birileri çıkar, uygulamayı bir devlet sansürüne dönüştürmeye kalkarsa toplumun ve medyanın tamamı sansür girişiminin karşısında yekvücut durmasını bilir. Öyle bir durum söz konusu değilken bugün çıkarılan aşırı gürültü ve bilgi kirlenmesi kimin işine yarıyor?