Erdoğan, "Vergi barışından 6.6 katrilyon gelir sağlandı bu kaynakla ekonomiyi rahatlatacak" dedi.
Abone olSivrihisar-Eskişehir arasındaki duble yolun temel atma törenine katılan Başbakan Erdoğan, ülkede 3 Kasım'la beraber yolsuzluğu yol haline getirenlerin artık bu yollarının tıkandığını söyledi. Onların önü kesilince milletin önünün açıldığını ifade eden Erdoğan, "Bakın, seçime giderken 15 bin kilometre duble yol yapacağımızı ifade ettiğimiz zaman, 'bunu nasıl yapacasınız' diyenler, şimdi farklı şeyler konuşmaya başladı. Bugün burada attığımız temelle, 1250 kilometrelik yolun temelini atmış oluyoruz. Bu yıl hedeflerimizi gerçekleştirme gayreti içinde olacağız. Bizim için zor olan zaten bu yıl. Çünkü 1 Ocak itibariyle ödememiz gereken borç 72.5 milyar dolar. Dış borç, artı iç borç, artı faiz. Sadece 1 Ocak itibariyle faiz miktarı 65 katrilyon Türk Lirası" dedi. İktidara geldiklerinde kasada bir şey olmadığını kaydeden Erdoğan, "Bunu biz kucağımızda bulduk. Bunu bizden öncekiler devretti. Hamdolsun, şu ana kadar iktidarımız, Irak savaşına, ekonomik krize, AB süreci ve Kıbrıs sürecine rağmen tekleme yapmadı. Bir endişeye neden olmadı. Ekonomideki paramatreler her geçen gün daha iyiye gitmektedir. Göstergeler, sağlıklı bir şekilde geliştiğini gösteriyor. İhracatımız yüzde 35 artmış durumda. Onun için ihracatçılarımızı takdir ediyor, alkışlıyorum. İş bununla da kalmadı. Fakat ben şimdi bambaşka bir müjde vermek istiyorum. Geçen yıl ilk 3 ayda toplanan vergi 7.7 katrilyon Türk Lirası idi. Bu yıl toplanan tam 14 katrilyon lira. Benim halkım, 'Bu hükümet, benim bir kuruşumu zayi etmez' diyor. Bu, bir güveninin ifadesidir. Biz 'çiftçimize ucuz mazot vereceğiz' dediğimiz zaman bizimle dalga geçenler, emekliye, Bağ-Kurlu'ya zam yaptığımız zaman kaynağı nereden bulacağımızı soranlar, şimde vergi barışından 6.6 katrilyon lira geleceğini görünce, başka kılıflar uydurmaya başladılar. Şimdi ne diyorlar? 'Kendimizi aldatmayalım. Gerçekçi olalım.' Onun için biz tüccar- siyaset dönemini başlattık. Yoksa devletimizi müslif devletler arasına sokarız. Buna kimsenin hakkı yok. Bakın ne oldu? Zorunlu tasarruf oldu. Yıllar yılı, 13 yıldır vatandaşın maaşından bu para kesiliyor muydu? Kesiliyordu. Niçin kesiliyordu? Borçları ödemek için kesiliyordu. Şimdi bunları ödemek de bize düştü. Biz dedik ki, kendi işçisinin maaşından kesmek suretiyle borç ödeme dönemini kapatacağız. Ve önce ana parayı ödeyeceğiz. Ne zamana kadar? Nisan ayının sonuna kadar bunu halledeceğiz dedik. 1.4 katrliyon tutan bu parayı da hamdolsun ödemeye başladık. Toplam kaç kişiyi kapsıyor bu? Yaklaşık 9 milyon insanımızı kapsıyor. Bu, şimdi inşaallah ekonomiye girdi sağlayacağı gibi, canlılık, hareketlilik de getirecek. Bununla da kalmadık. Çiftçiye ucuz mazot vereceğiz dedik. Kaynak sordular. Hazır. İşte 6.6 katrilyon lira. IMF bile inanmıyordu. Bunun için hep bütçeye müdahil oldular. Niye? Çnkü onlar buradaki zemin etüdünü yapamıyorlardı. Nitekim 3 ila 10 katrilyon beklerken, 6.6 katrilyon gerçekleşmiş oldu. Biz gerek mayıs, gerek ekim ayında çiftçimize ucuz mazotu, yüzde 35 eksiğine vereceğiz. Bunun üzernde bile spekülasyonlar başladı. Efendim, bu rakamlar yarın değişir dediler. Biz rakam dememiş, oran demişiz. Yüzde 35 demişiz. 3 aşağı 5 yukarı bu oranla ödenecek. Hükümet, bu kadar ekonomik krize rağmen bunu yapıyor. Biz meydanlarda bizden 1 yıl hiçbir şey beklemeyin dedik. Ancak buna rağmen bizler işi daha da sıkı tuttuk. Çünkü biz işi sosyo ekonomik olarak ele alıyoruz. Bunu düşünürek bu kararları aldık. Bu da çiftçimizi ciddi manada rahatlatacaktır" diye konuştu. Ekonominin inşaat sektörü ile canlanabileceğine inandıklarını ve buna göre hareket ettiklerini dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Burada yine anlamlı bir adım atıyoruz. 78 kilometrelik Sivrisihar-Eskişehir-Bozüyük arasındaki bu yolu gerçekleştireceğiz. 3 şehir burada bir birine bağlanacak. Marmara ve İç Anadolu bölgemiz bu yol sayesinde daha emin ve güvenli şekilde bir birine bağlanacak. Özellikle kangren haline gelen kazalar asgariye inecek. Bize göre, ekonomik kalkınmanın dinamosu inşaat sektöründeki canlanma olacaktır. Hedef olarak bunu aldık ve bu konudaki adımlarımızı süratle devam ettiriyoruz. Bu, sadece ulaşım ve yol yapımında değil, bütün alanlarlarda kendini gösterecek. DSİ, Köy Hizmetleri ve Karayolları çoğu kez aynı hizmet alanında faaliyet gösterirken, bir birinden bağımsız olarak çalışırsa, halka hizmet götüremez."