BIST 9.420
DOLAR 34,32
EURO 36,35
ALTIN 2.835,73
HABER /  GÜNCEL

DTPli Demirtaştan sert sözler

DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş tutuklamalara sert tepki göstererek açılıma yönelik şok sözler etti..

Abone ol

DTP Grup Başkan Vekili Selahattin Demirtaş, 'Kürt açılımı' sürecinde partilerine mensup 10 kişinin tutuklanmasına tepki göstererek, "Daha açılımın başından bu kadar pervarsız bir yaklaşım sergilenirse, bundan sonra yapılacak olan açılımın başına TRT 6'nın başına gelenler gelir" dedi.

ÖNDERLİĞİMİZE SAYGI DUYACAKSINIZ

Açılımın gerçekten 'Kürt açılımı' olması için Kürt halkının hassasiyetleri ve taleplerinin ortada olduğunu belirten Demirtaş, "Birincisi siyasi iradelerine, önderliğine saygı duyacaksınız. Bu nettir. Halkımızın partisinin seçimlerine, öncüsüne saygı duyacaksınız. Ana diline kültürüne saygı duyacaksınız" dedi.

SÜRECİ TIKARSANIZ SOKAĞA İNERİZ

DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk da "Demokratik meşru zeminde mücadelemizi sürdürmek istiyoruz. Ancak bu yolu tıkarsanız, bu yolu halkımızla birlikte sokakta mücadelelerimizi sürdüreceğiz" diye konuştu.

AÇILIMIN ADI BAYKAL BAHÇELİ OLSUN

Böyle bir dönemde kimsenin kendilerine 'Kürt açılımı'ndan söz edemeyeceğini ileri süren Demirtaş, "Arkadaşlarımızın tutuklanması tam olarak şu mesajı içeriyor. Biz sizin iradenizi tanımıyoruz. Bizim irademizi tanımayanlar, nasıl bizimle açılım yapacak? CHP'nin MHP'nin hassasiyetini Kürt halkından daha fazla dikkate alacaksınız. Ama ismine Kürt açılımı diyeceksiniz. O zaman benim tavsiyem hükümet Kürt açılımının adını değiştirsin. Bu açılımın adı 'Baykal, Bahçeli' olsun, onlara da hayırlı uğurlu olsun" dedi. Demirtaş, 'Kürt açılımı' için Kürt halkının hassasiyetleri ve taleplerini sıraladı ve bunların karşılanmasını istedi.

Üniversitelerde Kürtçe bölümü açılmasıyla ilgili kararında Kürtçe adının geçmediğini ve YÖK'ün `Yaşayan Diller Enstitüsü' kurulmasına izin vermesini eleştiren Demirtaş, "Rektör bile buna isyan ediyor. Bu kadar saçmalık olabilir mi? Kürt açılımı olacaksa 20 milyonluk bir halkın ismini ağzınıza almaktan çekinmeyeceksiniz" dedi. Kürt halkı demenin bir gerçeğin saptaması olduğunu kaydeden Demirtaş, "Buna hükümet, YÖK, MGK, Cumhurbaşkanı kendini alıştırarak başlayacak. Eğer bu ülkenin Başbakan'ı Cumhurbakan'ı ise vatandaşların etnik kimliğinin ismini ağzına almaya çekinmeyecek. Başbakan Kürt açılımı altında yürüyen projede ağzına Kürt sözcüğünü almaktan çekiniyor" dedi.

Demirtaş, Kürt halkının örgütlü olduğunu söylediği konuşmasında, "Bu örgütlü yapı dikkate alınacaksa en başta seçilmişlere ciddi ve tutarlı bir yaklaşım bekiyoruz. Eğer itirazlarımızı dikkate alınarak bu arkadaşlarımız serbest bırakılırsa, biz de inanalım ki evet, bir hata yapıldı ve bu hatadan dönüldü. Halkımızda bunu görsün. Aksi taktirde bu şekilde kandırarak ve sulandırarak açılım da yapılamaz, demokratikleşmede gerçekleştirilemez. En azından Kürt halkını ikna edin. Ama mesele Baykal ile Bahçeli'yi ikna etmekse onlar zaten ikna olmuştur. Bundan sonrada biz yürüyeceğiz. AKP'yi de doğru yola, doğru çizgiye biz getireceğiz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın" diye konuştu.

Demirtaş'ın konuşmasının ardından yürüyüşe geçen grup, sloganlar atarak Büyükşehir Belediyesi önüne geldi. Burada kalabalığa hitap eden DTP İl Başkanı Fırat Anlı, "Askeri ve siyasi operasyonlardan vazgeçin, tutuklu arkadaşlarımıza sahip çıkacağız. Tüm arkadaşlarımız serbest kalıncaya kadar mücadelemize devam edeceğiz" dedi.

TUĞLUK: PARTİMİZİ KAPATIN BİZİ TUTUKLAYIN

DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk da yaptığı konuşmada barışa ve kardeşliğe ancak onurlu olması halinde hazır olduklarını söyledi. Baskılar ve dayatmaların kendilerini yollarından alıkoyamayacağını kaydeden Selahattin Demirtaş, "Çünkü biz ne bedeller ödedek, bu konumları kolay kazanmadık. Bunları kaybetmeyeceğiz. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bu operasyonları gerçekleştirenlere diyoruz ki, buyrun hepimizi tutuklayın, buyrun bütün belediye başkanlarımızı görevden alın, buyrun partimiz kapatın. Peki bu size ne kazandıracak?" dedi.

Operasyonların ve baskıların devam etmesi halinde kaybedenin kendileri olmayacağını anlatan Tuğluk, "Anayasal, yasal hiç bir hakkı tanınmayan halkımızın zaten kaybedecek bir şeyi yoktur. Sayın Başbakan `Çözüme en yakın olduğumuz bir dönemdeyiz' diyor. Biz de diyoruz ki Sayın Başbakan bu yöntemlerle, uygulamalarla çözümden uzaklaşıyoruzunuz" diye konuştu.