Tokat'taki saldırıya DTP cephesi nasıl bakıyor? Milletvekili Gülten Kışanak saldırıyla ilgili ilginç açıklamalar yaptı.
Abone olDTP Diyarbakır Milletvekili Gülten Kışanak, Tokat'ta 7 askerin şehit olduğu saldırının derin devletin işi olabileceğini iddia etti.
Son 20 günde yaşananların tesadüf olamayacağını savunan Kışanak, olayların aynı tarihlere denk getirilmesine dikkat çekti..
NTV canlı yayınına katılan Kışanak, Tokat'ta askerlere yapılan saldırıyı ve açılım sürecini değerlendirdi.
BAHÇELİ VE BAYKAL'A KAN ÜZERİNDEN SİYASET YAPMAYIN ÇAĞRISI |
DTP'li Mielletvekili Gülten Kışanak, MHP lideri Devlet Bahçeli ile CHP lideri Baykal'ı da kan üzerinden siyaset yapmakla suçladı. Kışanak ikiliyi şu sözlerle suçladı: "Sayın Bahçeli'nin de, sayın Baykal'ın da, sayın Erdoğan'ın da, aynı vicdani sorumlulukla hareket etmelerini, artık bu kan üzerinden siyaset yapmaktan vazgeçmelerini öneriyorum. Vicdanlı bir yaklaşımla sorunlara çözüm bulmanın daha kolay olacağını düşünüyorum." |
BU KADAR OLAY TESADÜF OLAMAZ
Doğrusu ben Tokat'ta yaşanan olayları Türkiye'nin son günlerde son 20 günde yaşadıkları bütün içinde görmenin ve değerlendirmenin bizi daha doğru yorumlar yapmaya yönelteceğini düşünüyorum.
Bunların çok tesadüf olmadığını düşünüyorum. İmralı'daki koşulların kötüleştirilmesinin, DTP'nin kapatma davasının, sayın Erdoğan'ın Amerika gezisinin ve bu çatışmanın aynı döneme denk gelmesinin tesadüf olmadığını düşünüyorum.
DEVLET İÇİNDEKİ BAZI ODAKLAR
Bunların birbirleriyle bağlantılı şeyler olduğunu, eğer burada provokasyondan bahsedeceksek o zaman bütün bunlara aynı tarihlere kim denkleştirdi sorusunu sormamız gerekiyor. Bunun da ancak ya devlet ya da devlet içindeki bazı odaklar tarafından bu kadar herşeyin denk getirilebileceğini düşünmenin doğru olduğunu ifade etmek istiyorum.
VİCDANLI YAKLAŞIMLA SORUNLAR ÇÖZÜLÜR
(Muhabirin 'bu işin arkasında PKK yok devlet var gibi bir yorum yapılabilir mi?' sorusuna) Ben böyle bir yorum yapmadım. Sadece bütünü görmek gerektiğini düşünüyorum. Bütünün içinde anlamlı olabilir.
Sonuçta bütün bunları tartışıyoruz. Ama bugün artık Harun, Orur, Kemal, Ferit, Yakup, Cengiz ve Fatih aramızda değil. Bunu bilmek ve bunun vicdani sorumluluğu ile hareket etmenin daha önemli olduğunu düşünüyorum.
Bu sorunun ağırlığını hissedip vicdani sorumluluğunu hissedip çözüm bulsaydılar bugün aramızda olacaktılar. Serap ta yaşıyor olacaktı, Diyarbakır'da polis kurşunuyla öldürülen 23 yaşındaki Aydın da yaşıyor olacaktı.
KENDİ ÇAPIMDA ÖZÜR DİLİYORUM
Ben buradan kendi adıma bu savaşı önleyemediğim bu soruna çözüm bulamadığım için kendi çapımda bu insanlardan özür diliyorum. Eğer bugün Türkiye'de siyaset yapan herkes bu yaklaşım içinde olursa sorunun çözülebileceğimize inanıyorum.