BIST 9.916
DOLAR 35,05
EURO 36,30
ALTIN 2.918,66
HABER /  GÜNCEL

DSP'den Bakan Çelik'e suçlama

Milli Eğitim eski Bakanlarından Necdet Tekin, Bakan Çelik'in fakir öğrenci projesine karşı çıktı.

Abone ol

Milli Eğitim eski Bakanlarından Necdet Tekin, bütün giderlerinin MEB tarafından karşılanacak olan 10 başarılı fakir öğrencinin özel okullarda okutulması fikrine tepki göstererek, "Bakan Çelik, özel okulları ihya etmek yirine Türk Milli Eğitimi'ni ihya etmenin yollarını aramalıdır" dedi. Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Merkezi'nde DSP Eğitim AR-GE Kurulu üyeleri olan Yrd.Doç. Dr. Hasan Erçelebi, eski milletvekili Ayşe Gürocak, DSP'li Hasan Macit, Güler Arslan ve Saffet Başaran ile bir basın toplantısı düzenleyen Milli Eğitim eski Bakanı Necdet Tekin, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in 10 bin başarılı fakir öğrencinin özel okullarda okutulmasıyla ilgili yaptığı açıklamara sert tepki gösterdi. Tekin, bütün ihtiyaçları MEB tarafından karşılanacak olan yaklaşık 10 bin öğrenci için özel okullara ödenecek olan 15 trilyonun MEB'in ihtiyaçları doğrultusunda kullanılması gerektiğini söyledi. Bu projenin özel okulların devlet okullarından daha iyi olduğu anlamı taşıdığını ve iyi öğrencileri devletin Anadolu Liseleri, Fen Liseleri veya yatılı okullarından caydırmak anlamana da geldiğini kaydeden Tekin, "Sayın Bakan özel okulları ihya etmek yerine Türk Milli Eğitimi'ni ihya etmenin yollarını aramalıdır" dedi. Bakan Çelik'in 10.5 katrilyonluk bütçeden ortalama olarak her öğrenciye 657 milyon lira ayrıldığını ve Bakan'ın 10 bin öğrenci için bu yıl 15 trilyon kaynak ayırdığını ifade ettiğini hatırlatan Tekin, 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'na göre her özel okulun zaten kontenjanının da yüzde 10 oranında fakir öğrencilere ayrılmak zorunda olduğunu belirterek, ek olarak 10 bin öğrencinin özel okullara gönderilmesinin ise bir anlamı olmadığını ifade etti. Çelik'in bu uygulamadaki amacının açıkça belli olmadığını belirten Tekin, Milil Eğitim Bakanlığı'nın PİO ve YİBO'lardaki öğrenci kapasitesinin ise yüzde 100 olmadan eğitim-öğretime devam ettiğini, buralara öğrenci gönderileceği yerde AK Parti iktidarının öğrencileri özel okullara göndermeye kalkmasına ise bir anlam veremediklerini sözlerine ekledi. Tekin, ayrıca Bakan Çelik'in bu proje ile gelecekte kendi fikirlerine uygun kitleyi oluşturmak ve bazı özel okulları partisinin arka bahçesi haline getirmeyi düşündüğünü ve AK Parti'ye destek verenlere destek vererek devlet bütçesinden 'Seçim Diyeti' ödemek niyetinde olduğu yorumunda bulundu. "BAKAN KENDİSİNE PADİŞAH YETKİSİ TANIMAKTADIR" Milli Eğitim eski Bakanı Necdet Tekin, Çelik'in 'Milli Eğitim Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri' hakkındaki kanunda yapılan değişiklik sonucu yönetmelikle kendisine 'Padişahlık Yetkisi'nin tanındığına da dikkat çekti. Milli Eğitim Bakanlığı'nın Türk insanının geleceğini belirleyen en önemli bakanlıklarından birisi olduğunu ve bakanlıkta görevde yükselme ve atamada yöneticilerin liyakatının tartışılmaz bir önemi olduğunu vurgulayan Tekin, DSP iktidarı döneminde yönetici atamalarına yönelik çıkarılan yönetmeliklerin Milli Eğitimi Bakanı, Bakanlar Kurulu ve Cumhurbaşkanı'nın denetimlerinden ve imzalarından geçerek oluşturulduğunu hatırlattı. Tekin, AK Parti hükümetinin Meclis'ten yeni çıkardığı 'yönetmelik çıkarma' yetkisini değiştirildiğini bu değişiklikle bakanın adeta 'padişah yetkisi' ile donatıldığını ileri sürdü. MEB Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun'da yapılan değişiklikte CHP'nin sayirci kaldığını belirten Tekin, "Yeni yasada bu belirleyici koşullar tamamen kaldırılarak, bakanın inisiyatifine bırakılmıştır, Demokrasilerde böyle bir yetki hiç kimseye verilemez. Kaldı ki bu kanun yüce meclisin 2000 yılında kabul ettiği AB uyum yasalarına da aykırıdır" dedi. ZORUNLU 8 YILLIK TEMEL EĞİTİM DELİNDİ İDDİASI Adalet ve Kalkınma Partisi'nin çıkarmış olduğu 'Genel Para Cezaları Yasasıyla' ilgili konuya de değinen Tekin, bu yasaya konulan bir madde ile velilere çocuklarını okula göndermeme halinde uygulanan hapis cezasının kaldırıldığını ve para cezasına dönüştürüldüğünü, ayrıca öğrencinin devamsızlığının ve okula gönderilmemesinin geçerli nedenini muhtar ve mülki idare amirine belirleme yetkisi vermesinin kaygı uyandırdığını söyledi. Tekin, bu uygulamanın 8 yıllık temel eğitimi delme yolunu açmak anlamına geldiğini söyledi. Temel Eğitimin anayasa gereği zorunlu ve parasız olduğuna işaret eden Tekin, kimsenin temel eğitimden kaçamayacağını ve bunun bütün çağdaş ülkelerde böyle olduğunu belirtti. 'YÖK Yasa Tasarısı ve Bedava Kitap' konularına da değinen Tekin, Çelik'in kendisinin YÖK çalışmalarıyla ilgili faaliyetler hakkında 'özel görüşmeler ve özel toplantılarla yeni YÖK Yasa Tasarısını hazırlıyoruz' dediğini hatırlatarak, Çelik'in YÖK konusunda düşüncelerini kamuoyuna ve bilim camiasına açıkça söylemekten kaçındığını vurguladı. Bakan Çelik'e çağrıda bulunan Tekin, "Tepki koymak ya da destek vermek açısından ne partiler, ne üniversiteler, ne de kamuoyu açıkca bilgilendirilmiyor. Sayın Bakanı açıklığa davet ediyoruz" diye konuştu. Milli Eğitim Bakanı Çelik ile daha önce Milli Eğitim Bakanlığı'nda bulunan Mumcu'nun icraatlarından biri olan 'Bedava Kitap' konusuna da değinen Tekin, bakanların her öğrenciye bedava kitap vereceğini söylemesinin yanlış olduğunu, bunun yanında bakanın ailelerinin ekonomik durumları iyi olan öğrenciyi de finanse ettiğini unuttuğunu söyledi. Tekin, "Bunun doğrusu, ihtiyacı olan öğrencilere devletin kitap desteğinde bulunmasıdır" dedi.