BIST 9.725
DOLAR 35,19
EURO 36,80
ALTIN 2.970,00
HABER /  GÜNCEL

Dominique Villepin de çark etti

Avrupa Birliği'nde Türkiye aleyhtarlığı ile bilinen Fransız Başbakan Villepin'den u dönüşü. Villepin, bir tv programında "Türkiye'nin AB'ye katılımdan yanayım" dedi.

Abone ol

Fransa Başbakanı Dominique de Villepin, dün Türkiye ile Avrupa Birliği'nin (AB) 3 Ekim`de başladığı katılım müzakerelerinin sonucunun, imtiyazlı ortaklık da dahil olmak üzere bütün seçeneklere açık olduğunu söylemesinin ardından başka bir konuşmasında, Türkiye'nin AB`ye katılımından yana olduğunu net bir şekilde dile getirdi. Villepin dün France 2 televizyonuna yaptığı açıklamada, "Türkiye`nin katılımından yanayım" dedi. Villepin açıklamasında, yine de, Türkiye`nin 10-15 yıl sürmesi beklenen müzakere sürecinde tam üye olma isteğini göstermesi gerektiğini ve katılımın ancak Avrupa`nın hazmedebilecek durumda olmasıyla gerçekleşebileceğini ifade etti. Ağustos ayında, Türkiye`nin müzakerelere başlamadan önce Güney Kıbrıs Rum Yönetimini tanıması gerektiği yönünde görüş bildiren Villepin, daha sonra tonunu yumuşatarak önce müzakerelerin 3 Ekim`de başlaması gerektiğini söylemişti. Villepin müzakerelerin açılmasından bir gün sonra yaptığı bir konuşmada bu kez, Türkiye`nin tam üyeliği elde edip edemeyeceğini sorgulamıştı. Villepin, "Türkiye`ye kapının kapatılmaması Avrupa`nın jeopolitik çıkarınadır" dedi. Ancak Villepin France 2 televizyonuna bu açıklamasından önce dün Senato`da yaptığı konuşmada, müzakerelerin sonucunun imtiyazlı ortaklık da dahil olmak üzere bütün seçeneklere açık olduğunu ifade ederek, "Kimse bu müzakerelerden çıkacak sonucun ne olacağını bugünden söyleyemez ve imtiyazlı ortaklık da dahil olmak üzere bütün seçenekler açıktır" diye konuştu. Villepin ayrıca, Dışişleri Bakanı Philippe Douste-Blazy'den müzakerelerin her aşamasında kamuoyuna bilgi vermesini istediğini belirterek, müzakerelerin sonunda yapılacak referandumda Fransız halkının da söz sahibi olacağını yineledi. Villepin, "25 üyenin her biri, her aşamada oy kullanacak ve burada oybirliği gerekmektedir. 30'u aşkın fasıl bulunuyor ve üye devletlerin her birinde oy kullanması gerekiyor" dedi.