Anayasa Mahkemesi, telefon dinlemelerini, 'suçlu kişilere yönelik yapıldığı' gerekçesiyle iptal etmediğini açıkladı
Abone olYüksek mahkeme, hakkında dinleme kararı bulunmayan üçüncü kişilerin dolaylı olarak dinlenmesinin de anayasaya aykırı olmadığını vurguladı.
Ancak Mahkeme, dolaylı dinlemeye takılan kişilerin dinleme kayıtlarının imha edilmesi konusunda yasa uygulayıcılarına önerilerde bulundu.
Manisa 4. Asliye Ceza Mahkemesi, bir hırsızlık davası nedeniyle, telefon dinlemeleri düzenleyen CMK'nın 135. maddesinin 1. fıkrası ile 3. fıkrasının iptalini istedi. Yerel mahkeme, yasanın 1. fıkrasının "Hakkında dinleme kararı verilen kişiyi arayan herkesin iletişiminin, bu kişiler hakkında dinleme kararı olmamasına rağmen, dolaylı dinlenmesine olanak sağladığını", üçüncü fıkranın da "dinleme süresinin bir defaya mahsus olmak üzere 3 aylığına uzatıldıktan sonra birer aylık sürelerle sınırsız bir şekilde uzatılmasına olanak" verdiğini belirtti.
ŞİZOFREN TOPLUM VURGUSU
Yerel mahkeme iptal başvurusunda, toplumdaki dinleme paranoyasına da dikkat çekerek, "Bu şekilde dinleme paranoyası içinde, şizofrenik bir toplum yaratılmakta, insanlarımız sürekli 'ya aradığım kişinin telefonu dinleniyorsa' düşüncesi ile dinleme fobisi ve saplantısı içinde 'Biri Bizi Gözetliyor Evinde' yaşamını idame ettirmektedir" dedi.
AYM, iptal başvurusunu geçen mayısta karara bağlayarak, oy çokluğuyla reddetti ve düzenlemenin anayasaya uygun olduğuna hükmetti. Mahkemenin merakla beklenen gerekçeli kararı dünkü Resmi Gazete'de yayınlandı. AYM, gerekçesinde bütün vatandaşların değil, 'sadece suçluların' dinlendiğine vurgu yaparak, 'dinlenen kişiyi arayanların da dolaylı olarak dinlendiği ve özel hayatın gizliliğin ihlal edildiği' tespitini ise "Üçüncü kişilerin dolaylı olarak dinlenmesi, itiraz konusu kuraldan değil, dinlenme tedbiriyle ilgili bir zorunluluktan kaynaklanmaktadır" şeklinde yanıtladı.