Habur Gümrüğü dünyanın en sorunlu coğrafyasına Türkiye'nin kapılarını açıyor. Tempo Dergi'si araştırdı
Abone olHabur Gümrüğü dünyanın en sorunlu coğrafyasına Türkiye'nin kapılarını açıyor. Binlerce karınca, sınırın öte yakasına ulaşmak ve ardından geriye, evlerine dönmek için günlerinin büyük bir çoğunluğunu Habur Gümrüğü'nde geçiriyor. Birkaç yıl öncesine kadar Silopililer, Habur sınırını yürüyerek geçer ve Irak'ın Zaho kentine ulaşırdı. Çoğu, ellerinde büyük siyah poşetlere doldurdukları gıda maddeleriyle dönerdi geriye. Ellerinde büyük siyah poşetler taşıyan ve tenleri güneşten karamış Silopili gençlerin bu sınır aşan yürüyüşleri, karıncaların ince bir çizgiyi andıran ilerleyişlerini hatırlatırdı. Adlarını, "incitmenin en ayıp olduğu" hayvanlardan aldılar; kendilerine tenlerinden, poşetlerinin renginden ve ilerleyişlerinden dolayı 'karıncalar' dendi. Sınır ticareti yapan karıncalar, günde en az iki sefer Irak'a gidip geliyor; çay, şeker, çikolata ve sigara alıp dönüyor; Silopi, Şırnak ve Mardin bölgesinin market ve bakkallarına ya da özel müşterilerine getirdiklerini satıyorlardı. Ancak, savaşın hemen ardından Irak Kürdistanı olarak adlandırılan bölgeye yönelik yaya geçişleri yasaklandı. Silopililerin karıncayı andıran yürüyüşleri sona erdi. Ancak, 'karınca' olarak adlandırılmaları hala devam ediyor ve bugünlerde karıncaları sarı taksiler Irak'a ulaştırıyor. Karıncalar, büyük bir inatla, 'Türkiye'nin en garip ithalatını' yapmaya devam ediyor. Gariplik, getirdikleri malların hemen hemen büyük bir çoğunluğunun Türkiye'den ihraç edilen ya da Birleşmiş Milletler gözetiminde bölge halkına ücretsiz dağıtılan yardım malzemeleri olmasından kaynaklanıyor. Habur Gümrüğü, dünyanın en sorunlu coğrafyasına Türkiye'nin kapılarını açıyor. Habur'dan ötesi, daha da uzun süre öyle kalacağı düşünülen Ortadoğu'nun kanlı toprakları olarak tanımlanıyor. Habur'un bir başka anlamı da, Türkiye'nin dolaylı olarak iki yeni komşu kazanmış olması gerçeğinde yatıyor. Her ne kadar bir devlet statüsü taşımasa da, Kuzey Irak'ın bir Kürt devletine dönüşmüş olduğu gerçeğini herkes gayri resmi olarak kabul etmiş gibi görünüyor. Öte yandan, ABD'nin Irak'ı işgal etmesi sonrasında, dolaylı olarak yeni bir komşu olarak algılanmaya başlandığı gözlerden kaçmıyor. Habur Gümrüğü'nde düzenli olarak, Kuzey Irak'tan gelen ABD'li yetkililerle sınır ticareti ve güvenliği konusunda toplantılar düzenleniyor. Resmi olarak var olmayan bu iki 'ülke' ile aramızdaki en sıcak ilişki ise 'Silopili karıncalar' tarafından sağlanıyor. Sınır kapısından günde ortalama bin 200 kişi giriş ve çıkış yapıyor. Bu sayının yaklaşık yüzde 75'ini karıncalar oluşturuyor. Yaz aylarında etkisi daha kavurucu olacak güneşin ilkbahar zamanında binlerce karınca, sınırın öte yakasına ulaşmak ve ardından geriye, evlerine dönmek için günlerinin büyük bir çoğunluğunu Habur Gümrüğü'nde geçiriyor.