Doğu'ya değen el!..
Referandum'da Doğu ve Güneydoğu'dan çıkan 'Evet' oylarının oranı rabia işaretinin bölgedeki işaret fişeği olmuştur.
Türkiye referandum sonuçlarının ardından Doğu ve Güneydoğu’dan çıkan ’Evet’ oylarını konuşuyor…
Nasıl oldu bu iş!..
Nasıl mı oldu!..
O güzel atasözü var ya..
Ne ekersen onu biçesin...
İşte öyle oldu...
Milli politikalar...Milli yol haritası... Milli Bakan...
Belki de Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İçişleri Bakanı Soylu dışında hiç kimse AK Parti’nin Türk milliyetçiliğinin temeli olan MHP ile yaptığı referandum ittifakı ortamında bölgeden böylesine ‘evet’ oyu sıçraması olacağını tahmin etmiyordu…
Çünkü son süreçte doğuya doğrudan değen elin sonuçları hesaba katılmıyordu…
Bu köşede sık, sık Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın terör ile mücadelede işin başına İçişleri Bakanı olarak Süleyman Soylu’ yu getirmesinin tarihi bir karar olduğunu ve Soylu’nun bu yönde başarısını dile getirdim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Doğu ve Güneydoğu için oluşturduğu politikaları başarılı şekilde uygularken, yüksek bir irade ortaya koyduğunu anlattım…
Referandum sonrası ise Reis’in 16 Nisan halk oylamasından bir kez daha ‘Yenilmez armada’ olarak çıkmasında; kendine milli bir röl biçtiği Bakan Soylu’nun Doğu ve Güneydoğu’da terörle mücadeledeki başarısının, devletle milleti buluşturmasının önemli rol oynadığını belirttim…
Çünkü Reis’in talimatını verdiği, Soylu’nun icraata geçirdiği terörle mücadeledeki milli politikaların olumlu sonuçları, sandığa damgasını vurdu adeta…
Güneydoğu ve Doğu’da PKK’nın arka bahçesi olmuş belediye başkanlarının görevden alındığı, belediyelere kayyum atandığı, teröre sırtını veren milletvekillerinin cezaevine gönderildiği sıcak bir ortamda, tek bir protesto dahi olmadan bölge halkının yüzünü devlete çevirmesini başarmak öyle kolay iş değildi…
Özlenen tablo oldu..
Devlet bölge halkını “Siz bizim canımızsınız yok kimseden farkınız” düşüncesiyle kucaklarken, bölge halkı “Bizi terör örgütünden kurtarın, artık yalnız bırakmayın” diyerek devlet babasına sarıldı…
İşte Reis’in yeni stratejisi ve Soylu’nun İçişleri Bakanı olmasının ardından hem terörle mücadelede hem de Güneydoğu ile Doğu halkının Türk devletine bakış açısında milat yaşandı..
Daha dün gibi karşımızda…
Güneydoğu ve Doğu halkı 2015 ve 2016’da terör örgütü ’nın özyönetim getirmek amacıyla kurduğu ler ve barikatlardan çok çekmişti..
Operasyonlar sırasında siviller öldü, asker ve polisler şehit oldu, birçok vatandaşın evi yıkılırken doğdukları yerden kaçan insanlar ilçeleri boşaltmıştı…
Ama bölgede geliştirilen yeni strateji hendek ve barikat siyasetini ters teptirirken, devletin demir yumruğu hainlerin yüzüne inmeye başladı…
Güven geldi, huzur geldi, umut geldi..
Bölge halkı;
Ankara’da oturup emir yağdırmayan, kendilerini bir gün dahi ihmal etmeyen, dertleşen bir bakan gerçeği ile tanıştı…
Girilemez denilen sokaklarda, mahallelerde, ilçelerde gezen; oturup halkla sohbet eden bir bakanla tanıştı…
Güvenlik güçleri;
Dağlara kadar çıkıp kendisi ile dertleşen, moral veren, karavanada birlikte yemek yiyen bir bakanla kucaklaştı…
Millet;
Terör örgütünün arka bahçesi olan belediyelere hesabını sorup başkanlarının görevden alınmasını sağlayan, sırtını bölücü terör örgütüne dayayan milletvekillerinden hesap sorarken cezaevine gönderilmesine vesile olan bir bakan gerçeğini yaşadı..
Yani Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 31 Ağustos 2016 günü yeni İçişleri Bakanını atarken, milletin özlemle beklediği, terörle mücadelede yiğitçe mücadele eden bir adamı tercih ederek tarihi hamle yaptı.
Soylu’nun İçişleri Bakanı olmasının ardından daha 9 ay geçmeden bölgede çok ama çok şey değişti…
Referandum sonucu bunu belgeledi…
Evetin önde çıkmasına, Doğu ve Güneydoğu halkının devlete karşı yükselen bağlılık iradesi damgasını vurdu..
Hendeklerin ve tünellerin kazıldığı, operasyonların yapıldığı tüm ilçelerde, köylerde, Devlet Babaya (Recep Tayyip Erdoğan) sadakat ile evet oyları ciddi oranda yükseldi. 2015 seçim oranları ters yüz oldu. Bir düşünün artış bazı ilçelerde 5 katın üzerine çıktı.
Diyarbakır’ın hendek çatışmalarının yoğun yaşandığı ilçelerinde 2015 seçimlerine oranla Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ciddi oranda oy kayması yaşandı.
Bakın..
Sur: 2014’te Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yüzde 34.4 oy
verilen ilçede, 1 Kasım 2015
seçimlerinde yüzde 19.6
oranında oy aldı. Operasyonların ardından kentsel dönüşümün
başladığı Sur’da evet bloğu yükseliş göstererek yüzde 35.06 oranına
ulaştı.
Lice: 2014’te Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yüzde 4.7, 1
Kasım 2015’te ise AK Parti’ye yüzde
3 çıktığı ilçede, iktidar
yaklaşık 5 kat artış göstererek yüzde 14.28 oranında evet oyu
topladı.
Silvan: 2014’te yüzde 17.8 Cumhurbaşkanı
Erdoğan’a, 2015’te ise yüzde 10.5 AK Parti desteği olan ilçede,
evet oyları ciddi bir artışla yüzde 21.05’e ulaştı…
Nereden nereye?
Doğu ve Güneydoğu’da bölge halkının oylarındaki sıçrama oranlarına bir bakın…
Diyarbakır %22’den %32’ye çıktı
Mardin %28’den %40’a çıktı
Hakkari %11’den %32’ye çıktı
Şırnak %11’den %28’e çıktı
Van %30’dan %43’e çıktı
Bingöl %64’ten %73’e çıktı
Bitlis %43’ten %56’ya çıktı
Muş %33’ten %50’ye çıktı
Kars %35’ten %50’ye çıktı
Ağrı %27’den %43’e çıktı
Batman %28’den %43’e çıktı
İşte rakamlar…
HDP’ye kapılarını kapatan bölge halkı, Recep Tayyip Erdoğan’a verilen evet oyları ile devlete, millete müthiş bir dönüş yapmaya başladı..
İşte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu strateji Bakan Soylu’nun gece gündüz demeden cesur bir şekilde uygulaması, devletle bölge halkını yeniden buluşturdu…
Çünkü bölge halkı Reis Erdoğan’a içten içe sevdalı olduğunu dışa vurmaya başladı…
Bunun başka izahı olabilir mi?
Doğu ve Güneydoğu’ya devletin şefkatli eli değdi…
O nedenle durmak yok yola devam…
Çok güzel bir Hint atasözü var..
‘Kardeşinin salını karşıya geçirmeye yardım et, göreceksin ki sen de karşıdasın.’
Bu ülkenin her karış toprağındaki insanların rabia işaretinde buluşması demek bu ülkenin önünü hiç ama hiç kimsenin kesemeyeceği demek olacaktır…
16 Nisan’da O günlerin işaret fişeği de atılmıştır..