Tüp bebek denemelerine rağmen çocuk sahibi olamayan çiftlere müjde. Doğurganlık aşısı çocuk sahibi olamayanlar için yeni bir umut olacak. Doğurganlık aşısı nedir, nasıl uygulanır sorularının yanıtı Prof. Dr. Timur Gürgan açıkladı.
Abone ol14. Akdeniz Ülkeleri Üreme Tıbbı Derneği Kongresi'nden çocuk sahibi olamayanlara yeni bir umut ışığı doğdu.
Doğurganlık aşısı yöntemi Türkiye'de uygulanmaya başladı. Hormonla uyarılmış özel kan hücrelerinin bulunduğu sıvılarla oluşturulan aşının Türkiye'deki ilk uygulama sonuçlarında yüzde 50 başarı sağlandı.
Çeşme'de düzenlenen Akdeniz Ülkeleri Üreme Tıbbı Derneği Kongresi'nde, Dünya IVF ve Infertilite Başkanı Prof. Dr. Timur Gürgan, doğurganlık aşısı araştırma sonuçlarını açıkldı.
Doğurganlık aşısı tedavisinin, tüp bebek denemelerine rağmen çocuk sahibi olamayan kişilere, içinde hormonla uyarılmış özel kan hücrelerinin bulunduğu sıvılarla aşı uygulanmasını içeren bir çalışma olduğunu anlatan Prof. Dr. Gürgan, tedavinin iki aşamada gerçekleştirildiğini müjdeledi. Prof. Dr. Gürgan, ilk aşamada tedaviye alınacak kadınlara rahim içini kuvvetlendirmek için bir sıvı verildiğini, sonrasında tüp bebek tedavisine başlandığını kaydetti.
DOĞURGANLIK AŞISINDA BAŞARI YÜZDE 50
Çalışmayla gebelik oranlarının yüzde 50'ye ulaştığını belirlediklerini açıklayan Prof. Dr. Gürgan, şu bilgileri verdi:
"Türkiye'de son çalışmamızda bağışıklık sistemi dengelenmesi yapılan, daha öncesinde 3 ve üzerinde tüp bebek başarısızlığı olan 93 hastada tedavi başarısı yüzde 42, tedavi yapılmayan grupta ise yüzde 24,2 olarak bulunmuştur. Doğurganlık desteği uygulaması yapılan hastalarda düşük yapma olasılığı yüzde 17,9 eve canlı çocuk götürme oranı yüzde 34,4 olarak bulunmuştur. Elde edilen olumlu sonuçlar, bu tedavi yaklaşımının geliştirilmesi ve detaylandırılmasıyla kişiye özel tedavi uygulamalarında öncelikli bir yeri olabileceğini göstermiştir."
DOĞURGANLIK AŞISI KİMLERE UYGULANABİLİR?
Doğurganlık aşısı, 2 veya 3'ün üstünde tüp bebek başarısızlığı olan çiftlerde, bağışıklık dengelenmesi tedavisinde başarılı sonuçlar almayı amaçlıyor.
Çalışmayla 40 yaşına kadar olan kadınlarda başarılı sonuçlar elde edilebileceği öngörülüyor. Düşük olasılığını azaltacağı tahmin edilen yeni yöntemle polikistik over, rahim içi kalınlaşma, çikolata kistleri ve tekrarlayan düşüklerin de engellenmesi hedefleniyor.
GEBELİK ŞANSI
Dr. Gürgan, ilk olarak tüp bebek tedavilerinde spermin yumurtayı döllemesi sonucunda oluşan embriyonun genetik yapısı, ikincisinin ise kalitesiyle rahim içini döşeyen endometrium bölgesinin embriyonun gömülmesi için uygunluğu olduğunu söyledi.
Embriyonun gebelik için uygunluğunun genetik dengeleme adlı özel laboratuvar analizleri ve teknikleriyle değerlendirildiğini anlatan Prof. Dr. Gürgan, sağlıklı gebeliği oluşturabilecek olanların seçildiğini anlattı.
Prof. Dr. Gürgan, Uygun ortam yaratılamadığı durumlarda gebelik oluşsa dahi düşük yapma riskinin yüksek olduğuna işaret ederek,
"Kadınlara ait yetersizlikler, bağışıklık sitemiyle ilgili bozukluklar, kan pıhtılaşma bozuklukları, kilo sorunları, sonradan oluşmuş enfeksiyonlar, travmalar, hormon bozuklukları, kullanılan yumurta geliştirici ilaçlara bağlı olarak oluşan gelişme uygunsuzlukları ve rahim anomalileri, endometrium zarının gebelik için elzem olan gömülgenliğini azaltarak gebeliği önleyebilmektedir. Bu nedenle rahim içindeki zarın gömülgenliğinin artırılmasına yönelik tedavi teknikleri geliştirilmektedir. Bu tekniklerin bir kısmı tüp bebek tedavisine gerek kalmadan gebelik şansını artırabilmektedir."